‘Ceset görseydim, etkilenirmiydim bilmem’

Medyacı yazdı bunu, paslı bir kilit görmüş Maraş’da.

Onu kırarım, bunu yıkarım, haddini bildiririm, bunlar da giderek artan bir hazla savrulan sözler.

Evet balık kokuyor ve kokan sadece başı değil.

KKTC de bir kurumun başına oturan, daha üst bir makama gelmeden yerini terk etmiyor ve lafazanlığa bakarsak Kıbrıs Türkleri, medeni ilerici necip insanlar.

Gelin kendi kendimizi algılama maskaralığını bırakalım da hakikatlerimize göz atalım.

Spor külüplerinde bile genel kurulların TEK ADAY ile yapılmasına özen gösteriyor olduğumuz en basit hakikatimiz bizim.

Ne Kızılay başkanlığı, ne de KTTF başkanlığı, ne TÜRK SEN başkanlığı, ne KTÖS , EL SEN başkanlığı için farklı düşüncelerin kıyasıya bir genel kurul yarışı içine girdiklerini göremeyiz.

UBP başkanlığı için kıyasıya yarışlara tanık olmuşuzdur amma oradaki yarışlar da farklı fikirlerin yarışı değil başka bir yarış, yine de yarış ama.

Bir de modamız var,  Maraş bu modamızı azdıracak, vakti zamanında, yani UBP tek başına iktidar olacak konumda iken, UBP ye ve Rahmetlik  Denktaş’a yakın duranların, UBP için tek başına iktidar olasılığının kalmadığı 1990 sonları ve 2000 başlarından itibaren başka partilere tam da UBP ye yakın durdukları anlayışla yakınlaşmaları ( Colony Hotel toplantılarını hatırlayın) ve Maraş’ı kim ganimetledi gibi abuk sorgulamalar içine girmeleri modası.

Siz baylar, beyler beyzadeler siz, niye yakın duruyorsaydınız UBP ye ve lütfettiği koltuklara niye kuruluyorsaydınız, aynı nedenlerle avaz avaz bağırıyorsunuz bu gün.

Ah o müdürlüklerin müsteşarlıkların, havuz bekçiliklerinin, dönümlerce arazi almaların ağzı olsa da konuşsalar.

Yok hayır,  Kıbrıs Türkleri hükümet olma olabilme babında fena halde sınıfta kaldılar ve daha da kötüsü muhalefet anlayışında ana sınıfı, emekleme dönemini bile geçemediler.

Tufan Erhürman bir farklılık yaratmaya çalışsa da başta partisinin sansasyon yaratma sevdalıları olmak üzere parti üyelerinin ve sempatizanlarının üzerinde gerektiği kadar etkili olamadığını da üzülerek görmekteyiz.

Sorumlu bir anlayışı dillendiren ve öyle davranan hiçbir zihniyet Kıbrıs Türklerince ciddiye alınmamakta ve sırtında yumurta küfesi taşımayanlar ile fonlananlar,  sponse edilenler  yarattıkları gürültü ile KKTC nin gün yüzü görmemesine çalışmaktadırlar.

Ben alırım, benim partim bencilliği yeyip bitiriyor halk dokumuzu.

Ben alırım zihniyetinin % onda biri kadar ben sorumluyum ve üzerime düşeni yapmaya hazırım zihniyeti olsa, ahh olsa.