‘’Ayna ayna söyle bana’’ …

Pamuk Prenses masalından önce de vardı ayna.

Aynalar ne kadar güzel olunduğunu görmek için değil, nasılsanız onu göresiniz diye var.

Vazgeçin süslenip püslenip kuaför aynalarına bakmaktan.

Evinizdeki aynaya bakın sabah uyandığınız halinizle, kimi görüyorsanız siz o sunuz.

Nicedir aynaya kendimizi görmek için değil de kendimizi daha da beğenmek için bakar olduk.

Bireycik bireycik ayna ile narsist ilişki kurmak bir yana da topluluk, örgütler, hatta halk olarak,   millet devlet olarak  narsist bir ilişki peşindeyiz aynalarla.

Osman Şahin’in, Anadolu insanlığının yüzlerce yıllık geleneklerinden süzdüğü ‘Mor Cepken’ ile dillendirdiği kadın hakkını,  hiçbir yasa anayasa sağlayamazken, biz mor çatı, mor iğne gibi batıdan apartılmış makyaj malzemelerini döşenip bedenimize ve aklımıza bakıyoruz olanca narsistiğimiz ile aynaya.

Aynalar oysa,  kendi gerçeğimizle yüz yüze gelmek için vardır.

Orhan  Kemal’in, büyük şehirlerdeki küçük insanları anlattığı hikaye ve romanları bizim gerçeğimiz değil de, Çetin Altan’ın bireysel fantezisi olarak birkaç kez yazdığı ‘tenis oynayan Ağrı’lı, Çemişkezekli kadınlar’ fantazyası ile bakıp aşağıladığımız için, Yunus Emre’nin, ‘ Köy Enistitüleri’nin , Aşık Veysel’in köylülerini,  yaratılan boşluktan yol bulup da yolu aça aça genişlete genişlete yürüdü gericilik, taasup Anadolu bozkırında, Toros dağlarında ve evet benim memleketim olan Kıbrıs da KKTC de.

Kendimizi, nasılsak o halimizi görmek için baksak aynaya. Göreceğimiz korkutuyor kendini elit sana ve sayanları.

Biri çıkıp felsefe batının işidir, Anadoluda felsefe yoktu, yoktur derken, her biri bir çarıklı erkânı harp olan, her biri Yunusu biçare olmak filozofisinden gelen mor cepkenliler ve onların erkek kardeşleri, itilip kakılmanın, hor görülmenin yalnızlığında boğuluyor ve padişahın çağrısına kulak veriyor.

Oysa dünyanın hangi dilinde ‘ kadın insandır ve biz de onların oğulları’ diyen bir Neşet Ertaş daha vardır.

Avrupa ülkelerinin çoğunda kadınların seçme hakkı bile yoktu, genç Türkiye Cumhuriyetinde kadınlar seçilme hakkına – olanağına  sahip olduğunda.

Aynaya bak sen de Kıbrıs Türkü, gör kendini ve utan en zor yıllarda yoksulluğu paylaşan dostlukla dayanışan kendinden.

Zenginliği paylaşamayan bu günlere nasıl geldin diye.

Dövün dur, belki düşünmeye de başlarsın.