Son zamanlarda aramızdan pek çok değerli insan ayrılmış ve belleğimizde anıları kalmıştır.  İşte belleğimizde kalan ve devrilen son çınar, hepimizin yakından tanıdığı, sosyal ve kültürel yapısıyla çok değerli insan “Jale Dizdarlı”dır.

                Jale Dizdarlı’yı hep Jale Baha olarak tanıdık, ta ki soyadı kanunu geçinceye kadar.  Eşi Baha Dizdarlı da çok değerli bir Evkaf çalışanıydı.  Aynı zamanda TMT’nin en önemli elemanlarındandı.

                Jale Dizdarlı’nın tek kardeşi olan ortopedist Dr. Erdinç İnan da toplumda çok saygın bir yeri olan kişidir.

                Jale Dizdarlı’nın  rahmetlik anne babası ile rahmetlik annem aynı mahallenin, hatta aynı sokağın insanlarıydılar.  Sık sık birbirlerine misafirliğe gittiklerini, sabah kahvesi içtiklerini anımsıyorum.  Rahmetlik annem bakkal İbrahim Çolakoğlu’na gitmek için onların evlerinin önünden geçmek zorundaydı.

                Aynı mahallenin insanları mutlaka birbirini iyi tanır ve çok iyi ilişkiler içinde olur.  Jale Hanım’ın genç kızlık dönemlerini hep anne babasının bize komşu olduğu zamanlarından hatırlıyorum.  Kendini yetiştiren, mükemmelliği ve nüktedanlığı bünyesinde barındıran sevgili Jale Dizdarlı’yı, ilkokul öğretmenliğinden ve müzik hocalığından daha da iyi anımsıyorum.

                Okuldaki disiplini ve çocuklarla olan diyaloğu, sevecenliği ile bünyesinde bütünleşen erdemiydi esasında.  Toplumda sosyal ve kültürel yönü ile temayüz etmiş jale Hanım’a hayran olmamak mümkün değidi.  Onunla beraber aynı dönemin öğretmeneri adeta bir muhabbet yumağı idiler.

                Tabii ki Jale Hanım’ın genç kızlık dönemi, EOKA’nın faaliyete geçtiği dönemlerdi.  Oturduğumuz mahalle, Ayluka Rumları ile karışık bir mahalleydi.  Evlerinin hemen arkasındaki Aykuka kilisesinin Pazar çanları ile uyanırdık.  Sonra EOKA’nın acımasızlığı, o bölgede oturan Rumları göçe zorladı.  Yani bir diğer deyişle,  Türklerin yoğun olduğu bölgelerdeki Rumlar can havliyle Rumların yoğun oldukları bölgelere taşınmışlar, Rumların yoğun olduğu Tahtakale bölgesindeki Türkler de Türklerin yoğun olduğu bölgelere taşınmışlardı.

                EOKA’ya karşı kurulan TMT’nin Bayraktarı Kenan Coygun, ailesiyle Jale Hanımlar’ın Köşklüçiftlik’teki evlerinde kiracı idiler.  Sadece kiracı değil, onlarla aile dostuydular esasında.  O dostluğun temelinde Jale Dizdarlı’nın sıcak dostluk anlayışı ve saygınlığı vardı.

                Atatürk Meydanı’nında yapılan öğenci ve öüretmen mitinglerinde Jale Dizdarlı’yı görmek mümkündü.

                Gerçekten o günler zor günlerdi.  Herkesin can derdine düştüğü, ulusal mücadeleye katkı koyduğu dönemlerdi.

                Jale Hanım’ın babası, çok saygın ve efendi bir polis çavuşuydu.  Herkes ona “Çukulet Zaptiye” derdi.  Onu anlatmak isteyenler, “İşte yahu bizim Çukulet Zaptiye canım” der ve onu o ismiyle tanımlardı.   Onu o ismiyle tanımlamak küçültme değil, doğallık içinde onu yüceltmekti.  Çünkü o toplumun içinde yer etmiş bir değerdi.

                Bir polis çavuşu olarak evlatlarına düşkün olan “Çukulet Zaptiye”, Lefkoşa’nın unutulmaz değer ve simalarındandı.  Onun en büyük ideali mükemmel evlatlar yetiştirmesiydi.  Bütün o hasletler, Jale Hanım’la kardeşi Dr. Erdinç İnan’ın bünyesinde toplanmıştır.  Onlar da mükemmel evlatlar yetiştirmişler, toplumun yapılanmasına büyük katkı koymuşlardır.

                Jale Hanım’ın oğlu Dr. Bülent Dizdarlı da bir kulak-burun-boğaz uzmanı olarak toplumdaki yerini edinmiş ve ta Dr. Burhan Nalbantoğlu Genel Hastanesi’nin Başhekimliği’ne kadar yükselmiş, sonra emekliye ayrılmıştır.  Bunlara ilaveten Ombutsman görevinde bulunan Emine Dizdarlı ile evli olan Op Dr. Bülent Dizdarlı, toplumdaki çağdaş aile görüntüsünü gayet güzel veriyor.

                Op. Dr. Bülent Dizdarlı da yazın hayatının en önemli isimlerindendir.  Gerek gazetedeki yazıları ile, gerekse yayınlamış olduğu belgesel romanları ile toplum okurları tarafından büyük takdir toplamıştır.

                İşte o mükemmel anne Jale Hanım’la, mükemmel baba Baha Dizdarlı’nın kendi evladına verebildiği en önemli haslet ve hazine, onun anne babasının yolundaki yürüyüşünün belgesidir.

                Sevgili Jale Dizdarlı’ya Allah’tan gani gani rahmet, bütün yakınlarına başsağığı dilerim.

                Jale Dizdarlı’yı asla ve asla unutmayacağız...  Yattığı yerde rahat ve huzur içinde uyumasını dilerim.