Babamla Ayasofya Camisine giderken elini tutardım, ilahi söyleyerek camiye varışımızda, neşeli, sevinç saçansabah esintisi Bayramın müjdecisi idi. Kalabalık bazen caminin dışına taşar, cami dolardı. Bayram namazından dönüşümüzden sonra ilk önce Annemin elini öper hayır duasını alırdım, sonra babamın elini öper O da ‘behrudar ol oğlum’ der cebinden çıkardığı 10 şilini ( yeşil bir kağıt) bana verirdi. ‘Paranı Bayram yerinde dikkatlı harca diyede tenbih ederdi’ . Sonra sokağa çıkar komşuların elini öper hayır dualarını alırdık. Kimisi bir şeker verir, kimisi bir kuruş verirdi... Ama hepsinin sevgisi ayni idi. Mahallenin sevgi yumağı, komşuların birbirine saygınlığı bir kez daha kenetleşir, her tarafa neşe saçılırdı.
Daha sonra biz arkadaşlar toplanır, küçük yaşımıza rağmen, tam bir güvende , emniyetde olduğumuz hissi ile ipçiler hisarındaki Bayram yerine giderdik. Cincirakcı şişman Ahmet dayının salıncaklarında sallanırken zevkten dört köşe olur, sonra da Şamişici Mustafa dayının çadırına oturur, bir kuruş tanesi şamişi ısmarlar,zevkle yerdik.Hiçbir taciz veya çirkin medeniyetsiz bir tavırla karşılaşmadan...




PEKİ YA ŞİMDİ BAYRAMLAR?
Artık Lefkoşa fuar alanında yapılıyor. Diğer ilçelerde neden yapılmadığını hala anlamış değilim... Londra’dan gelen kızım ve iki torunumla, Mağusa da akraba ziyaretlermizin ardından, köyümüze dönerken, çocukların Bayram tadını tadmaları için fuar alanına götürdük.
İlk önce Lefkoşa mezarlığında yatan Babamın mezarını ziyaret ettik. Karanfillerle mezarını torunlar süsledi sonrada beraber dua ettik. Soylarının köklerinin ne olduğnu öğrenmeleri açısından çok yararlı oldu. Sonra fuar alanın solunda ki yolda aracımızı park ettik. Yolu karşıya geçmek hiçde kolay değildi, hele yalnız başına çocukların geçmesinin çok riskli olduğu aşikardı. Sağda döner ilanları olan bir restoran ancak ne döneri nede silinmiş fiyat listesinden başka birşey yoktu. Solda kaynanmış darı satan karı ,kocanın ilanı dikkatimi çekti. ( şöyle diyordu sakın eski darı almayınız. 4 darı 10 TL seçip alırsanız 3 darı 10 TL.
İçeriye yürüdük şağda kurulan elbise standları, fiyatlarını teşhir ederken, hiçbir seyyar lokantada fiyat listesi yoktu... Zaten ne satdıklarıda belli değil, üç dört masa, etrafında sandalyeler, köhne bir buzluk. Durduk sorduk ‘ Ne satıyorsunuz, tost ve sandwich ‘ dediler. Tamam bize 4 sandwich yaparmısınız. Evet, siz oturun biz getiririz dediler. Bizde oturduk. Çocuklar İngilizce konuştuklarından, içecek istediklerini söylediler. Ordaki saçı sakalı birbirine karışmış, garson tahmin ettiğimiz kişiye siparişimizi söyledik... Buzluğu açtı çocuklar, iki maden suyu ve bir küçük su aldı. Sandwich lerimiz geldi, doyurucu idi... Ancak tereyağı kullanılmamış, o hakiki sandwich tadı yoktu... Her ne hal ise dedik çocuklar acıkmış, mecburiyetden yemek zorunda kalmıştık...
Sağda billardocular diye tabir ettiğimiz sözde esnaf kişiler yanlarından geçen herkesi, taciz edercesine, önlerine çıkarlar, nerde ise şanslarını kumarda denemek için zorluyorlardı. Bizim çocuklar ziyadesiyle bu manzardan rahatsız oldular , onları da beni daha ziyade ürküten genç kızlara yapılan, terbiyesizce hareketler, nerde ise tecavüze varacaktı. Orda oturduğumuz müddetçe hiç kimsenin, bilet alıp oynadığını görmedik... Halbuki eski bayramlarda, insanımız billardocuları hep tanır onların saygısına mazhar olurdu ve billardo şans oyunları her ailenin vazgeçilmezleri idi. Bizde bu istenmeyen tavırlar karşısında herkes gibi oynamaktan vazgeçtik...
Sandwich lerin parasını ödemek için seyyar lokantaya gittim ‘ Borcumuz ‘dedim. Orda ki orta yaşlı kadın 40 milyon dedi. Ben biraz fazla değilmi diye itiraz ettim, ve sordum ‘ Sandwich in tanesi kaça?’ . 8 TL dedi, Peki ya maden suyu ve küçük suyun fiyatı ne? Tam o sırada garson tahmin ettiğimiz saçı sakalı birbirine karışmış tip geldi ‘ Buyur abi’ dedi. Sandwich kaç para dedim. O ,7 TL abi, 4 sandwich... biraz düşündü. Hesabı kitabı yapamıyordu. 28 TL dedim, peki maden suları 1.5 TL tanesi, küçük su 1 TL... eeh galiba 32 TL yapar. Peki senin burda niye bir fiyat listen yok?... Kimsenin yok abi... Ben ona 30 TL verdim ve senin hakkın bu dedim ve kazıklanmadan hoşlanmadığımı söyledim... Yok biz kimseyi kazıklamıyoruz... diye itiraz etti ve çirkinleşmeye başladı. Biz buraya FESTİVAL YÖNETİCİLERİ TARAFINDAN GELİYORUZ, ONLAR NE YAPTIĞIMIZI BİLİR... PEKİ KİM BUNLAR? İŞTE BURALARDA BİR YERDE, GİT BUL...
ZABITA KULUBESİ GÖZÜME İLİŞTİ... ORAYA YÜRÜDÜM... KULÜBE ORDA AMA İÇİNDE ÇÖP DOLU... BELLİ Kİ HİÇBİR DENETİM YOK... NE BELEDİYE DENETİMİ, NE MALİYE DENETİMİ...
ANCAK İŞİN EN VAHİM TARAFI BU TİPLERİN FESTİVAL ALANINDA ÇETELEŞMELERİDİR. BU ASLA KABUL EDİLEMEZ. NE BİZ TÜKETİCİLERİ NEDE ÇOCUKLARIMIZI BU TİPLERİN İNSAFINA BIRAKAMAYIZ... NEDEN Mİ BAKIN , DÖNÜŞÜMÜZDE KENDİNİ BANA YÖNETİCİ OLARAK TANITAN BAŞKA BİR TİP karşıma çıktı ve hemen etrafım sarıldı... Garson tipli yüzsüz genç. İşte bu yönetici, o na sor, bizde fiyatlar böyle... Beni tehdid ve tahrik edebileceklerini sandılar...
BEN, KENDİNİ YÖNETİCİ DİYE TANITAN TİPE (SANDWİCH İN FİYATI NEKADAR) DİYE SORDUĞUMDA 10 TL DİYOR... BURDA BÖYLE İŞTE. GİT KİME İSTERSEN ŞİKAYET ET. .. HESAP KİTAP BİLMEDİKLERİ BELLİ... BİRİSİ SANDWİCH 8TL DİYOR DİĞERİ 7TL DİYOR SON GELEN 10 TL DİYOR... SİZ SANDWİCHİN FİYATINI ANLAMIŞSANIZ BANADA SÖYLEYİN.
PEKİ SENİN ADIN NE DİYE YÖNETİCİYE SORDUĞUMDA HEMEN GERİ ADIM ATIYOR... ORTA YAŞLI KADIN HEMEN MÜDAHALE EDİYOR ( ABİ SEN BUNLARA BAKMA)
ETRAFIMIZI SARAN BU TİPLER BENİ KORKUTMASALARDA, FESTİVAL ALANINA KORKU SALDIKLARI BES BELLİ...
İŞ YAPMAYAN BİR BELEDİYE, PARASINI VERGİSİNİ TOPLYAMAYAN BİR MALİYE VE ARTIK BAYRAMIN TADINI DAHİ ÇIKARAMAYAN BİR TOPLUM HALİNE DÖNÜŞMEDEN YETKİLİLERDEN RİCAM BİR AN ÖNCE GELEN BAYRAMDA GEREKEN TEDBİRLERİ İVEDİLİKLE ALMALARIDIR.
LTB DE BUKADAR AŞIRI İSTİHDAM VARKEN EN AZINDAN HALKIN GÜVENLİ,HİLYENLİ BİR ORTAMDA , TACİZ EDİLMEDEN BAYRAM YAPMASINI SAĞLAYABİLİR DİYE DÜŞÜNÜRÜM.
BELEDİYELER HALKIN HUZUR İÇİNDE, GÜVENLİ, HİJYENLİ ALANLARDA KAZIKLANMADAN RAHAT BİR ORTAMDA BAYRAM YAPMASINI SAĞLAMAKLA MÜKELLEFDİR.
GÖNYELİDE DÜRÜMCÜ BABA.
Kızımı çocukları, Oscar resort otele 10 günlüğüne yerleştirdikten sonra, dönüşte hanımla birlikte, Gönyelideki Dürümcü Babadan dürüm yemek için restoranta gittik. Siparişlerimiz verdik, gayet hijyenik bir ortam, bizi hürmetle karşılayan garsonlar ve hakkaten güzel tadı olan bir Adana dürüm yedik ve 2 ayran içtik. Hesabı ödemeye gittiğim zaman . Kasada oturan genç adam, hemen güler yüzle yazar kasadan hesabı çıkardı ve 18 TL abi dedi. 20 TL verdim 2 TL üzerini verdi ve ordan ayrıldık. Karşıda park ettiğim arabama yürürken arkamdan beyefendi, beyefendi cep telefonunuzu unutunuz diyen garsonu gördüm. Döndüm telefonumu aldım ve ona teşekür ettim...
BAHÇELİ EVLER 6 INCI SOKAK ANKARA...
Hacet Tepe Eczacılık fakültesinden mezun olan hanımın yeğenin, mezuniyet törenine katımak için Ankara ya gitmiştik. Çok güzel Avrupai bir bölge, Burger King den tutun da HSBC, LC WAIKIKI, Anadolunun en güzel lezzetleri, yemekleri, tatlıları hep orda. Zevkle, güvenle kalabileceğiniz bir bölge... Zaten Kıbrıslı talebelerin en çok tercih ettiği yerleşim yeri...
Yolda kaldırımda yürüyoruz. Esnafın biri iki 7-8 yaşlarındaki çocuğu kulaklarından tutmuş getiriyor ve soruyor ‘Sizin anneniz kim’ çocuklar kaldırımda oturan temiz giyinmiş tessetürlü kadını gösteriyorlar. Adam kadınlara yüksek sesle ‘ Siz çocuklarınızı dilenmeye yollamaktan, utanmıyormusunuz’ Kadınlardan hiç ses yok. Adam devam ediyor. Hemn burayı terk edin bir daha gelmeyin, der. Kadınlar alel acele kalkar ve çocuklarını alıp orayı terk ederler...
Gerek Bahçeli Evler, gerek herhangi bir yerde, etiketsiz mal yoktur... nede menüsü olmayan lokanta. Lokantaların sürekli hijyen kontrolü yapılırken, her mağzadan ödeme fişinizi alırsınız.
Peki netice ne? Biz Kıbrıslı Türkler ne isteriz? Kararı siz verin... Gönyelide ki Dürümcü Baba gibi hijyenik bir ortamda, dürüst, temiz , vergisini ödeyen, Bahçeli evlerde ki esnaf gibi davranan temiz insanlar gibi, yoksa Adananın 1955 lerdeki Teneke mahallesinde yaşayan, çete tiplerini mi istersiniz...
BENİM TERCİHİM DÜRÜMCÜ BABANIN GÜZEL İNSANLARI...
LÜTFEN ARTIK BAYRAMLARIMIZIN TADI KAÇMASIN VE HER BELEDİYE KENDİ BÖLGESİNDE BAYRAM FESTİVALİ YAPSIN ANCAK TAM KONTROLLÜ HİJYENİK BİR ORTAMDA.
GEÇMİŞ BAYRAMINIZ KUTLU OLSUN SAĞLICAKLA KALIN...