Gelin dediğin burun kıvıracak kaynananın baharlı karanfilli çaylarına, elindeki poşet çay paketini sallayarak, çay dediğin yeşil çay olur diyerek.
Ve kaynana dediğin de, gelinin kereviz soslu makarnasına kıvıracak burnunu, rendelerken hellimi magarına bullinin üstüne.
YAK taraftarları, Çetinkaya kalecisine burun kıvırırken, Çetinkaya taraftarları da YAK’ın golcüsüne burun kıvıracak.
Mağusalılar Lefkoşalılara, İskeleliler Lefkelelere burun kıvıracak.
Kıvırmasın mı.
Aslında kıvırmasın da kıvırır işte.
Burun kıvırmak ne demektir diye düşünmeye gerek yoktur diyecem de, acaba demiyeyim mi.
Ne demektir burun kıvırmak.
Bir yandan burun kıvırırken, bir yandan da düşünün niye burun kıvırıyorsunuz, burun kıvırdığınız şeylere.
Soğan yemeyi sevenler sarmısağa ve sarımsak sevenler de soğan sevenlere burun kıvırabilir, kıvırsın.
Daha dün angliasız duramıyanlar, anglianın üstüne içki tanımam diyenler şişesinde boğuldukları jack daniels ile tanıştıktan sonra, angliayaya burun kıvırsınlar da..
Da sı şu.
Bir partiye holigan olduktan sonra, tüzükle bağlandıkları partiden başka diğer partilere niye burun kıvırıyorlar.
Bir partinin partizanlık, yolsuzluk ve benzeri ayıpları yanlışları yapmış olması, ona burun kıvırmamız, onu terk etmemiz için yeterli sebep, ama gelin görün ki meclisimizde temsil edilen partimsilerimizin hepsi, ‘ yok aslında farkımız ama biz osmanlıyız’ partimsisi.
Aşıp Akdenizi Geçitköy barajına varmış suyun, niye 1 yılı aşkın bir zamanda avuç içi kadar memlekette tarımda kullanılamıyor diye düşünürken, eğer bu suyun en akılcı, en verimli bir şekilde nasıl kullanılacağına dair bir planı projesi yoksa, militanı sempatizanı olduğunuz partinin, siz hangi akıl ve hakla hükümet partilerine burun kıvırıyorsunuz.
Az düşünün 
Partili olmak demek, hükümet olunmadığı takdirde hükümetteki partilere burun kıvırmak mı demektir.
Eğer öyleyse, sizin parti hükümet olunca da şimdi burun kıvırdıklarınız, kendi rezilliklerini unutup, sizin partinin rezilliklerine burun kıvıracak, tıpkı sizin şimdi yaptığınız gibi.
Bu yol nereye çıkar payidar.
Muhalif olmak burun kıvırmak değil, daha güzel bir hayat için kafa yormak bilgilenmek  donanmak demektir