Sanırım yılan hikayesine dönen Cumhuriyet Parkı ve parkla beraber bütünleşen Denktaş’ın anıt mezarının çevre düzenlemesi, daha da zaman alacak, sorunun çözümlenmesi için.

            Gerek Ulusal Lider Dr. Küçük’ün, gerekse KKTC Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ın anıt mezar ve çevre düzenlemesi, bir “kader” gibi görüntü veriyor...  Rahmetlik Denktaş vefat etmezden önce Dr. Küçük’ün anıt mezarı ve özellikle çevre düzenlemesi, hep konuşulan konuydu.  Hatta bir gün bana şöyle dediğini hatırlıyorum.

            “Dr. Küçük’ü Hamitköy’deki o tepeye gömdük ama çevresi pislik içinde.  Bu kadar mı vefasız oldu bu toplum?  Bu kadar mı duyarsız?”

            Esasında onun bu sözlerinin arasında bir vasiyet vardı.

            “Ölürsem beni sakın oraya gömmeyin.”

            Gerçekte Denktaş Bey hiçbir zaman Anıttepe’ye gömülmeyi arzulamamıştı.

            Tabii ki yıllar akıp giderken devlet, Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi karşısında geniş bir araziyi yeşilalan olarak ayırdı ve gün ola, bu yeşilalan “Cumhuriyet Parkı” olarak şekillenmeye başladı.

            Bu parkın “talihsizliği”nin ne olduğunu biliyor musunuz?

            Bu parkın “talihsizliği” Lefkoşa sınırları ile Gönyeli sınırlarının tam ortasında olmasıdır.  Bu durum bir türlü tam olarak çözümlenemedi.  Tabii ki konu  siyasetle hamurlanınca park, park olmaktan çıkmış oldu.  Halbuki Lefkoşa’nın en gözde yeri olan bu mekan, o haliyle hiç de Lefkoşa halkına ve yıllar sonra Denktaş’ın ebedi istirahatgahı haline gelen park daha da önem kazandı ama maalesef  ne Denktaş’a, ne de Lefkoşa halkına yaraşır park haline geldi.

            Bence bu konu, tamamen politikadan soyutlanarak ele alınmalıdır. Gerek Kıbrıs’ta gerekse Türkiye’de.  Bunu neden söylüyorum?  Yapılan açıklamalar ve iddialardan.

            Yapılan açıklamalara göre İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile Lefkoşa Türk Belediyesi’nin ortaklaşa hazırladıkları peyzaj projesi var. O projeye göre finansörlüğünü İstanbul Büyükşehir Belediyesi yapacaktı.  Ama bir türlü olamadı.

            Öte taraftan Göneyli Belediyesi’nin de girişimi olmuş ama bir türlü belediyenin girişimleri de sonuç vermemiş.

            Harmancı yapmış olduğu açıklamada şöyle diyor:

            “Rauf Raif Denktaş Anıt Mezar çevre düzenlemesi için proje de maddi kaynak da hazır.  Ama olmuyor...”

            Yıllarca parasızlıktan tabir yerindeyse “gırrrak, gırrrak ettik bu parkın ve Denktaş’ın vefatı ile çevresinin düzenlenmesi için” ama bu kez, sanki gizli bir el, gizli bir dokunuş, bu projeyi engelliyor.  Aynı sıkıntıları Dr. Küçük’ün anıt mezarında da yaşadık.

            Malum uzun zaman televizyonlarda NABIZ adlı bir program hazırlayıp sunuyor, bu programa pek çok değerli insanı konuk ediyordum. O konuklarımdan birisi de Gönyeli Belediye Başkanı Ahmet Benli’ydi.  Esasında Benli’yi programıma almaktaki amacım, çevreye koymuş olduğu güçlü katkı ve desteğin, Cumhuriyet Parkı’na da yayılmasını sağlamaktı.  Programlarımı mümkün olduğunca politikadan arınarak yapmaya gayret ediyordum. 

            Doğruya doğru, Gönyeli Belediye Başkanı Ahmet Benli, gerçekten başarılı bir belediye başkanıdır.  Çevre düzenlemesi ile, temizliği ve kültür binaları ile.

            Gönyeli Belediye Başkanı Ahmet Benli’yi programa almazdan önce, şöyle kendisine uğramış ve birlikte Gönyeli’nin bütün mekanlarını dolaşmamızı rica etmiştim.  Sağ olsun beni kırmamıştı.  Beni makam arabasına alarak Gönyeli Belediyesinin gerçekleştirdiği şahane projeleri göstermişti. Onun çevreye karşı olan duyarlılığına ve heyecanına o gün tanık olmuştum.

            Benli’yi program öncesi programa alırken şimdi daha rahattım.  Herşeye vakıftım.  Sadece kafamda kalan bir soru vardı.

            “Cumhuriyet Parkı’na neden esaslı bir çevre düzenlemesi yapılamıyor?”

            Bu soruyu kendisine programda sormuştum.  Henüz Denktaş vefat etmemişti anımsadığım kadarı ile. Veya bir yıllık göçmüştü.

            Benli’nin verdiği cevap şöyleydi:

            “Cumhuriyet Parkı, Lefkoşa Belediye ile Gönyeli Belediyesi’nin hudutlarının tam ortasında kaldı.  Ne Lefkoşa Belediyesi, ne de Gönyeli Belediyesi bu parka müdahale edemiyor.  Parkı bize versinler, o zaman millet görsün nasıl bir eser yaratacağımızı.”

            Aynı heyecanı Lefkoşa Belediye Başkanı Mehmet Harmancı’nın da hissettiğini anlıyoruz.

            Denktaş Bey’in anıt mezarının yapımı da hayli zaman aldı.  Pek çok sorunlar yaşandı, Dr. Küçük’ün anıt mezarı gibi.

            Malum adet ve protokol gereği devlet büyüklerinin mezarları ülkeye gelen siyaset ve devlet adamlarınca ziyaret edilir.  Sadece devlet adamları değil, Dr. Küçük ve Denktaş’a sevgisi olan insanlar da onların anıt mezarlarını ziyaret ederler.  Ama gelin görün ki, gelenler çok berbat ve onlara yakışmayan çevre düzenlemesi ile karşılaşıyorlar.

            Öyleydi, böylerdi derken  Dr. Küçük’ün anıt mezarı bir nebze yoluna sokuldu ama Denktaş’ın anıt mezarının çevresi, maalesef istenen düzeyde bir hal almadı.

            O zaman ortada dönen nedir, onu soralım?  Siyasilerin çatışmaları mı?  proje uyumsuzluğu mu? Veya bilinmeyen bir gizli el mi?

            Lütfen bu kısır çekişmeler bir kenara bırakılsın ve şahane bir çevre düzenlemesi yapılsın, bu iki anıt mezarın çevresinde.  Üstüne üstlük Cumhuriyet Parkı’na bir de TMT Anıtı dikilmiş...

            Haydi herkes elini taşın altına koysun ve asgari müşterekte buluşarak Cumhuriyet Parkı’nı adam etsin, diyorum.