Etmiyor işte…
Hayat devam etmiyor.
Güneş doğup batıyor ve bu artık beni çok da ilgilendiren bişey değil.
Herkes için sandığınız gökyüzü benimdir demiştim yaşarken, artık zerre payım yok o berbat mavide, bulutlarda, karanlığında gecenin.
Yuvarlak bişey yok, eğri de yok.
Her şey evet her şey dümdüz ve köşeli. Her ses tokmağın davula vurduğu gibi vuruyor kulaklarım olan eskiden yere ve gürültü gürültü gürültü.
Ev dediğim yer, duvar pencere dam kapı tencere yığını ve ben diye bildiğim şey artık sadece bir şey. Oksijen alıyorum nefes hayır.
Dörtgen dörtgen içinde ve kapalı, zindanımdayım çıkmamacasına.
Etmiyor işte…
Hayat devam etmiyor.
Kimse birisi değildir ve ben hiçbir şeyim.
Yediğim elma değil, yazdığım yazı değil şiir değil.
Ölenle ölünüyor işte.
Öldüm….
Çocukluğum öldü.
Yıkıl Küçük Medrese, yok ol Lefkoşa ve bat denizin dibine bir kez daha Kıbrıs.
Klişe sözleri çok önemsemeyin.
Hayat devam etmiyor..
Gidenle ölünüyor…
Ölenle ölünüyor.