İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, bölgedeki terörizmin ABD ve İsrail'den kaynaklandığını, bazı petrol zengini ülkelerin de teröre finansman sağladığını ileri sürdü.

İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, Türkiye-İran-Rusya arasında düzenlenecek Suriye konulu zirve için Rusya'nın Soçi kentine hareketinden önce Tahran Mehrabad Havalimanı'nda gazetecilere yaptığı açıklamada, dün akşam Sistan-Beluçistan eyaletinde 27 İran askerinin öldüğü intihar saldırısı, Suriye'deki durum ve Astana süreciyle ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Bölgedeki terörizmin kaynağının herkes için açık olduğunu savunan Ruhani, "Bölgemizdeki terörizmin kökleri ABD ve İsrail'dedir. Bu iki devlet terörizmin asıl kaynağıdır. Bölgenin petrol zengini bazı ülkeleri de ne yazık ki teröristlere finansman görevini üstlenmiş durumda" iddiasında bulundu.
Bu tür saldırıların halkın üzerinde etkisi olmayacağını ve büyük güçlere karşı boyun eğmeyeceklerini söyleyen Ruhani, "Şehitlerimizin dökülen kanının hesabını bu kiralık örgütlerden alacağız" dedi. İran Cumhurbaşkanı, şöyle devam etti:
"Komşularımıza yasal ve iyi ilişkilerin gerektirdiği görevleri yerine getirmelerini tavsiye ediyoruz. Topraklarının komşu ülkelere karşı kötü amaçlar için kullanılmasına izin vermemeliler. Eğer onlar teröristleri engelleyemiyorsa, yasalara ve uluslararası sözleşmelere göre gereğini yapma hakkımızın olduğu açıktır ve bu hakkımızı kullanacağız."

"TÜRKİYE, İRAN ve RUSYA'NIN GELİŞTİRDİĞİ MODEL ÇOK İYİ BİR MODELDİR" 
Dördüncüsü yapılacak zirve için Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in daveti üzerine Soçi'ye gittiğini belirten Ruhani, zirvede Astana süreci çerçevesinde bölgesel meseleler ve özel olarak Suriye konusunun ele alınacağını aktardı.
Ruhani, "Terörist gruplar Suriye'de şiddetli darbeler yedi ve birçok bölgeden temizlendiler. Suriye'nin muhtelif bölgelerinde, ülkenin kuzeyinde ve Fırat'ın doğusunda hâlâ terör unsurları bulunuyor." diye konuştu. 
Üçlü görüşmelerin tüm teröristler temizlenene kadar sürmesi gerektiğini vurgulayan İran Cumhurbaşkanı, 3 ülkenin de asıl hedefinin terörle mücadele olduğunu ve bunu devam ettireceklerini ifade etti. 
Suriye'yle ilgili önemli bir meselenin de ülkedeki yabancı askeri güçlerin mevcudiyeti olduğunu dile getiren Ruhani, "Suriye yasal hükümetinin daveti üzerine orada bulunmayan ve izin almayan güçler bu ülkeyi terk etmelidir, özellikle de ABD güçleri. ABD, ilk baştan uluslararası sözleşmelere aykırı olarak Suriye'ye geldi ve orada işgalci güç konumundadır. Son açıklamalarında çıkmak istediklerini söylüyorlar, eğer doğru söylüyorlarsa bu iyi bir haberdir. Ancak ABD'nin sözlerine ve vaatlerine hiçbir zaman güvenemeyiz. Dünya da onların sözlerine itimat etmiyor. Çünkü ABD yönetimi her hafta ve her gün bir şey söylüyor." değerlendirmesinde bulundu.
Yabancı güçlerin ülkeyi terk etmesinin gündemlerindeki hedeflerden biri olduğunu aktaran Ruhani, "Suriye'nin toprak bütünlüğü bizim için önemlidir, Suriye'nin tamamı Şam yönetiminin egemenliği altına girmelidir. Kendi vatandaşları olarak Kürtlerle konuşması gereken muhatap Şam hükümetidir. Suriye topraklarının bölünemeyeceği ve Suriye'nin hiçbir bölümünün başka bir ülkenin egemenliği altına giremeyeceği hususu sürekli vurgulanan bir husustur." ifadelerini kullandı.
Mültecilerin evlerine dönmesi ve Suriye'nin yeniden imarının da önemli konular arasında yer aldığını ve 3 ülkenin de hedefi olduğuna dikkati çeken Ruhani, anayasanın hazırlanması ve bunun için komite oluşturulmasının da üçlü zirvede ele alınacağını kaydetti.
"Türkiye, İran ve Rusya'nın bölgesel meselelerin çözümü için geliştirdiği model çok iyi bir modeldir" diyen Ruhani, şöyle konuştu:
"Sürekli vurguluyoruz, bölgesel sorunlar bölge ülkeleri tarafından çözülmelidir. Astana süreci bu anlamda çok iyi bir örnektir. Bu süreçte BM ve BM Genel Sekreteri ile de temas halindeyiz. Bu zirvenin verimli geçmesini diliyoruz. Bazı konuları konuşup mutabakata varabilmeyi ve bu adımları Suriye'de güvenlik tesis edilene kadar devam ettirmeyi ümit ediyoruz."
Suriye'nin geleceğinin Suriye halkının inisiyatifinde olması gerektiğini dile getiren Ruhani, "Suriye'de barış, istikrar, emniyet ve demokrasiye en kısa sürede şahit olmayı diliyoruz." dedi.
İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, zirvede bölgesel konular dışında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile ikili görüşmeler yaparak bölgesel ve ikili ilişkileri ele alacaklarını sözlerine ekledi. 
İran'ın güneydoğusundaki Sistan-Beluçistan eyaletinde Devrim Muhafızları Ordusu'na bağlı sınır muhafızlarını taşıyan otobüsü hedef alan dünkü terör saldırısında 27 asker ölmüş, 13 asker de yaralanmıştı.

Editör: Mehmet Kasimoglu