Rum Dışişleri Bakanı Yoannis Kasulidis’in dün İsrailli dengi Yair Lapid ile telefon görüşmesi yaptığı haber verildi. Telefon görüşmesinin içeriği açıklanmazken gazetecilerin Sözcü Marios Pekanos’a, Güney Kıbrıs-İsrail ilişkilerinde çatlak olup olmadığını sorması dikkat çekti.
Fileleftheros’un haberine göre dün bir etkinlik sonrasında gazetecilerin sorularına muhatap olan Pelekanos, Güney Kıbrıs ve İsrail’in gerek ikili, gerek üçlü, gerekse iştirak etmekte oldukları (Yunanistan ve ABD’nin de yer aldığı 3+1’de olduğu gibi) çoklu işbirliklerini daha da derinleştirmek ve güçlendirmek iradesinde olduğunu söyledi. İsrail ile ilişkilerin güçlenmeye ve derinleşmeye devam ettiğini söyleyen Pelekanos, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in Atina’da düzenlenecek Güney Kıbrıs-Yunanistan-İsrail üçlü görüşmesi için kısa süre önce İsrail’i ziyaret ettiğini hatırlattı.

SÖZCÜ: “HEDEFİMİZİ BAŞARMAK İÇİN…”
Pelekanos’a, önümüzdeki yakın dönemde hem Rum tarafında, hem de Türkiye’de seçim dönemi yaşanacak olmasının Kıbrıs sorunundaki çıkmazı uzatabileceği, Rum yönetiminin bunun için ne yapmayı hedeflediği soruldu. Uzayan çıkmazdan Türk ve Kıbrıs Türk taraflarının sorumlu olduğunu öne süren Pelekanos, “Bizi Kıbrıs sorununun çözümüne götürecek yaratıcı bir diyalog başlaması için Türkiye’yi müzakere masasına geri döndürebilmek adına, yapmamız gerekeni yapıyoruz, yapmaya devam edeceğiz” ifadesini kullandı.  Zorlukların bilincinde olduklarını, Kıbrıs Türk tarafının tavrını ve Cumhurbaşkanı Tatar’ın açıklamalarını günlük takip ettiklerini belirterek, “Hedefimizi başarmak için elimizdeki bütün imkânları kullanmaya devam edeceğiz” dedi.

“ZEMİN VAR”
BM Genel Sekreteri’nin iki tarafı ortak bir zemine yakınlaştırmak için inisiyatif alıp almayacağı sorusuna “Sayın Stewart iki taraf ile temaslara devam edeceğini söylemişti” hatırlatmasıyla söze başlayan Rum Sözcü şunları ekledi:
“Daha önce kaydedilen yakınlaşmalarda, BM Genel Sekreteri’nin yetkilerini belirleyen Güvenlik Konseyi kararlarında, Doruk Antlaşmaları’nda Crans Montana’da kaldığımız noktada ortak zemin var. Dolayısıyla ortak zemin var ve iki taraf diyalog masasına dönmelidir. Bir özel temsilci atanması bu yönde yardımcı olurdu. Kıbrıs Rum tarafı bu çabaya yardımcı olabilecek bazı Güven Yaratıcı Önlemler sundu.”

Editör: Mehmet Kasimoglu