İsmail BOZKURT

         Kıbrıs Türkçesi’nde, bazı ürünler pazara ilk giren ve yağın olarak tüketilen markanın adıyla bilinir. Bolibif, margarin, alaska, niagara gibi! Tam bunun gibi değilse de, “Mercedes” sözcüğü gibi, toplum belleğinde belirli bir anlam kazanan bir sözcük de var.

“Mercedes” söylemi yalnız bana özgü değil! Bizim toplumda hâlâ daha bir “statü” işareti! “Tarlayı ya da arsayı satıp altına ya da kapının önüne bir Mersedes(cik) çekti” ya da benzeri sözleri çok duyuyoruz. Son dönemlerde daha çok da Rum’dan kalan taşınmazların satışında kullanılır.

Ayrıca çevremizde bir biçimde “palazlanan” insanların, genellikle ilk yaptığı işlerden biri, “altına bir Mersedec(cik) çekmek değil midir? Bunun kanıtı olarak yollarda da bol tarafından gıcır gıcır Mersedesler görmüyor muyuz?

2021’İN İLK BEŞ AYINDA

EN ÇOK SATAN ARABA “MERSEDES”MİŞ

         17 Haziran 2021’de Kıbrıs Postası, Ertuğrul Senova imzasıyla bir haber/araştırma yayımlandı. Grafiklerle de güçlendirilen yazı, medyada ve sosyal medyada da epeyce ses getirdi. Haber/araştırmanın altında bolca ve ilginç yorum ve paylaşım da var.

Gelin, önce “KKTC’de 2021’in ilk 5 ayında en çok satılan araç Mercedes oldu” başlıklı, çok uzun olmayan yazının bizim konumuzla ilgili bölümünü birlikte okuyalım:

“KKTC’de 2021 yılının ilk 5 ayında, en çok satılan araç Mercedes oldu. Mercedes, ikinci el alım – satım piyasasında ‘E Serisi’ ile en çok satılan araç listesinde birinci sırada yer alırken, en çok satılan sıfır kilometre araç listesinde ise ikinci sırada yer aldı…

Vatandaşın alım gücünün her geçen gün düştüğü ancak kara para aklama iddialarının ise her geçen gün arttığı KKTC’de, 2021 yılının ilk 5 ayında en çok satılan aracın Mercedes olması dikkat çekti.

Mercedes, ikinci el alım – satım piyasasında en çok satılan araç listesinde birinci sırada yer alırken, en çok satılan sıfır kilometre araç listesinde ise ikinci sırada yer aldı.”

Bilgilerin, Trafik Dairesi Müdürlüğü’nün resmi verilerinden derlendiği belirtilen yazıda, en çok satılan sıfır kilometre ile en çok satılan ikinci el araçların sıralaması da yer alıyor. Yazı, “MİLYONLARCA LİRALIK ARAÇLAR DA SATILMIŞ” ara başlığıyla şöyle son buluyor:

“Yine listeye göre, 2021 yılının ilk 5 ayında, milyonlarca liralık araçların da satın alındığı görülüyor. Buna göre; 8 Jaguar, 5 Poersche, 2 Tesla, 2 Maseratti, 1 Bentley, 1 Cadillac, 1 Lincoln, 1 McLeran, 2021 yılının ilk 5 ay ayında, gerek sıfır gerekse de ikinci el piyasasından satın alınmış.”

Yani Mersedes gibi “statü” işareti de anlamı taşıyan başka lüks arabalar da epeyce revaçta imiş.

BENİM BAKIMIMDAN MERCEDES

         1963 yılında çalışmaya başladıktan bir süre sonra, sıra araba almaya gelmişti. Hayalimde “Mercedes” almak vardı. Rahmetli babam, kendine özgü üslubuyla bu hayalin beni aştığını sayılarla anlattı, bir gerçeği sayılarla gözüme soktu. Kendimce hayalimi “bir başka bahara” erteledim ama o başka bahar asla gelmedi.

         Buna karşı gerek yakın çevremden, gerekse birçok insandan, her zaman “sana Mercedes” yakışır” diyen, “niye altıma/kapımın önüne bir Mersedes(cik) çekmediğimi soran oldu. Corona dolayısıyla son bir buçuk yıldır dışta pek görünmediğimden bu sözleri duymadım ama yaşam olağanlaştıktan sonra benzer söz ve sorularla karşılaşacağımdan eminim.

Nedense bana Mercedes yakıştıranlar (!) çok!   

BİLİMSEL ÇALIŞMA, HATTA YÜKSEK LİSANS

YAPILACAK BİR KONU

Ülkenin “Mersedes” gerçeğini bilen ve yaşayan bir kişi olarak, haber/araştırmanın, çok Mersedes satılması konusunda beni şaşırtan bir yanı yok! Ama bir yandan da Corona belasının bütün haşmetiyle kara bir bulut gibi üzerimizde dolaştığı ve parlamento kürsüsünde, siyaset dünyasında, medyada, sosyal medyada, alım gücünü yitiren ve gerçekten sıkıntı çeken hatta açlık sınırında olan insanlarımızın olduğunun dile getirildiği bir dönemde yaşıyoruz. Beni asıl şaşırtan, bu dönemde bile “Mersedes aşkı”nın sürdürülebilir olmasıdır.

Bu koşullarda bile bu kadar güçlü Mersedes ya da statü işareti lüks araba pazarı sürdürülebilir olduğuna göre,  “Mersedes aşkı bir başka” olmalı!!   

Benim, yasalara uygun kazancı olan, vergisini muntazam olarak devlete verenlerin Mercedes ya da başka lüks araba sahibi olmalarına bir diyeceğim olamaz amma ve lâkin, gerçekten de alım gücünün her geçen gün düştüğü ancak kara para aklama söylemlerinin/savlarının her geçen gün arttığı, neredeyse tavan yaptığı KKTC’de, 2021 yılının ilk beş ayında bu kadar çok ve “en çok” Mersedes ve başka statü arabalarının satılması “tuhaf” ve “yadırgayıcı” değil mi?

İşin o yönünü siyasete ve Devlet’e bırakıyorum. Bizimki biraz da “züğürtün çene yorması” gibi ama şu “Mersedes” konusunun, Kıbrıs Türkçesi’ne niye, nasıl ve neden yansıdığı ve olayın sosyoekonomik ve sosyokültürel yönünün ele alınacağı bir bilimsel çalışma, hatta bir yüksek lisans tezi görmek, okumak isterim doğrusu!