Düşünce suçu ne zaman başladı?

Modern bir suç mudur düşünce?

Şeyler ile düşünce arasında nasıl bir ilişki vardır ve bu ilişkinin başlangıcı şeylerin varlığı mıdır yoksa insanın kendini oldurma sürecinin ilk adımı düşünmeyi bir eylem olarak keşfetmesi midir?

Şeyler mi öncedir insan mı?

Evrim teorisini kabul edenlerle yaratılış inancının müritlerinin yüzyıllar süren tartışmaları hangi soruya sorulara yanıt ararken hangi yeni sorulara neden olmuşlar ve hangi soru yanıtsız kalmıştır?

Milyar sorudan sonra daha fazlasının yanıtsız kaldığı ve daha da fazlasının sorulabilme aşamasına gelmediği açıktır ve lâkin bu yazı düşünce suçuna odaklanacaktır.

İlk düşünce suçu ne zaman işlenmiştir?

Eğer Darwin haklıysa, maymunun ayağa kalkması ilk düşünce suçu olarak tarihe geçmeliydi.

Yok eğer yaratılış doğruysa Tanrı'nın insana, hatta canlıya karar vermiş olması ilk düşünce suçu olmalıdır.

Düşünce suçu insana ait bir suçtur diyeceksiniz, insandan başka herhangi bir canlının veya şeyin düşünemeyeceğini söyleyeceksiniz.

Tanrı'dır ilk düşünce suçu öyleyse.

İnsanın hayatına Tanrı'yı dahil etmiş olması nasıl bir ihtiyacın sonucudur? Kimden ve niçin şikayetçi olmuştur insan da kendisini korusun diye soyuta soyunmuştur?

Belki de insanlık tarihinin ilk soyutu da Tanrı'dır ve bu soyut somutun ta kendisidir.

Tanrı'ya ihtiyaç duymuş olması insanın elbette yaşadığı maddi koşulların sonucudur da baş edemediği bu maddi koşulların ortadan kaldırılması en azından hafifletilmesi anlamına gelmektedir din ve Tanrı.

Totemin ya da ateşin güneşin Tanrı olarak kabulü nedendir, totem midir insanı mamudun gücüne selin dehşetine karşı koruyacak olan ya da ateşin varlığı mıdır karanlığa karşı aydınlığın seçenek olarak tanrılaştırılması?

Musa'nın firavun despotluğuna karşı önerdiği nedir ve İsa'nın Roma zulmüne karşı?

Din kitlelerin afyonudur derken aklın önemine değinenler gözden kaçırmıyorlar mı afyonun acıyı hissedilmez hale getirdiğini?

Dinin ortaya çıkması zalimin zulmüne karşı sabrı ve örgütlenmeyi önermiyor mu?

Firavunun ve Roma devletinin zulmüne karşı düşünce birliği değil midir insanları Musevi ve Hristiyan kılan şey ve Musevilik örneğin bir yandan kurulu düzene karşı bir suçu düşünce suçunu oluştururken bir yandan da egemenlerin uyguladığı zulme karşı acıyı hafifleten dayanılır kılan afyon işlevini de yerine getirmiyor muydu?

Sonra sonra kendisi kurumlaşınca, baskı aracı haline dönüşünce düşünce suçunu suçlar oldu havra ve kilise.

Ve düşünmemek  hiç ama hiç okumamış olmakla yakın ilişkili. Yasa diye sunduğunuzu, yazabilmiş olmak ancak okumuş olmakla olasıydı.

Kötüdür okumaktan korkmak. Okumuyorsanız söyleyecek söz, edecek itirazınız da olmaz.