Dilimde tüy bitse de yazmaya söylemeye devam.

Amatör olarak da olsa ( milletvekilleri profesyonel çünkü ve sendika yöneticileri ile medya unsurları da ) siyasal olduğuna inandıkları eleştirileri yapanlar, yapmaya hevesli olanlar, eleştirilerini hem de en sert şekilde kendi partilerine, kendi dünya görüşlerinin temsilcilerine yöneltmedikleri takdirde havanda su dövmeye devam edeceklerdir.

CTP lilerin UBP ye yönelik eleştirileri  UBP tüzel kişiliği ve UBP li gerçek kişiler için övünç vesilesi olmaktadır tıpkı UBP kaynaklı eleştirilerin CTP ve CTP liler için gurur vesilesi olması gibi.

Ne zaman ki UBP taraftarları UBP ye ve vekillerine bakanlarına yanlış yapıyorsunuz demeye başlar işte o zaman eleştiri mekanizması yerine oturmaya  başlayacaktır.

Nedir senin dediğin be arkadaş, sayın Başbakan ‘ ne demek de Fetullah Gülen Hocaefendi’den barış için ders almalıyız, nedir senin dediğin’ diye diklenseydi CTP liler bu sözleri eden Başbakan’a partileri bu gün daha iyi bir konumda olacaktı.Tıpkı UBP liler sayın Başbakan, sayın Tarım Bakanı arpa stoklarını adil bir şekilde hayvancılara dağıtmazsanız karşınızda bizi bulacaksınız demeleri halinde UBP nin daha iyi bir konumda olacağı gibi.

Her bir kişi önce kendini ve akabinde bağlı olduğu, sempati duyduğu örgütleri eleştirel akılla ve söylemle değerlendirmez ise bütün değerlendirmeleri ‘ maksat Fenerbahçe, Çetinkaya ya da Doğan Türk Birliği, Galatasaray gol yemesin şampiyon olsun’ diye ‘HASTA’ taraftarlıktan öteye gitmez.

UBP liler, bunca yıllık iktidar ya da iktidarın büyük ortağı olan partilerinin yöneticilerine, nasıl bir yönetim anlayışı bu ki maaşları ödemekten aciz, işsiz kalanlara yetişemeyen bir duruma düştük, bunu bize anlatın demediği sürece işlerin düzelme ve homurdanmaların eleştiri adını hak etme olasılığı yok.

Ve sol cenahtaymış gibi davrananlar da, örneğin KTHY’nin, Peyak’ın nasıl battığını, batırıldığını ve daha da önemli olarak, Kıbrıs Türk halkını kendine eşit, kurumsal eşit görmediğini görmeyeceğini  sürekli olarak tekrarlayan bütün  Elen siyasi partilerine rağmen nasıl olur da, sürekli olarak federasyon olmazsa mahvoluruz denmeye devam ediliyor olduğunu sorgulamalılar, partileri sendikaları ve örgütleri içerisinde.

Siyaset düşmanlık ve nefret üretme çiftliği olmaktan ancak ve yalnız eleştiri ve öz eleştiri sistematiklerinin doğru işletilmesi ile çıkar ve kendi rayına girebilir.

Sizin partiden değil diye insanları dili dönmez, 4 kere dokuzun kaç ettiğini bilmez, zaten gömleği de sürekli kırışıktır, hem ayağı da topaldır gibi nedenlerle aşağılamaya devam ederseniz sonu hiç de iyi olmaz.

Eğer varsak var olacaksak, kendi medyanızda KKTC ye teneke devlet denmesine izin vermeyeceksiniz, izin verecekseniz siz de aynı sözü demiş gibi olursunuz