Ne kolaydır konuşmak.

İki kurucu devletli diyorsun da muhatabın bundan ne anlıyor acaba.

 Ne kadar dönüşümlü ve eşitliçi sayılırsa dört dönem ve bir dönem dönüşümlü başkanlık, onu bile kabul ettirememişsin 5 yılda, dönüp tribünlere iki kurucu devletin eşitliğine dayalı diyorsun.

Evet bu senin isteğin de; bu isteğini müzakere masasında vaz geçemiyeceğin ilke olarak söyledin mi hiç Anastasiedes’e, yoksa senin kurucu devlet dediğine onun eyalet demesi üzerine mutabık mı kaldınız.

Türke Türkçe propagandaya hız verilmiş durumda.

Bu haktır. Adaylar propaganda yapsınlar ve lâkin seçim malzemesi yapılamayacak kadar hayati bir konumuzdur müzakereler.

Müzakerecilik ile seçim propagandasını ayni zaman ve zeminde sürdürmek çok büyük hatadır.

Müzakereci konumunda olan, seçimler sonuçlanıncaya kadar müzakereleri askıya almalıdır.

Aynı söylemlerle seçilme propagandası ve müzakere sürdürmenin nelere yol açabileceği hiç mi düşünülmüyor.

Oy alacağını düşündüğün kesimlere hitap ederken, müzakere masasındaki muhatabın ağızdan çıkan her bir lakırdıyı not edip, ABD sinden AB sine, BM sinden NATO suna belge diye sunmadığını mı sanıyorsun yoksa.

Savunduğunu söylediğin tüm ilkeler Denktaş nezdinde tüm Kıbrıs Türk Halkının yıllar süren mücadelesinin bir sonucudur ve ilkelerin ortaya çıkmasındaki payın Kıbrıs Türklerinden her hangi birinden fazla değildir.

Sen ABD ye yerleştiğinde de soruna hakça bir çözüm arıyordu bu halk.

Müzakere süreci senle başlamadığı gibi senle bitmeyecektir haberin olsun.

Halk demekten, Kıbrıs Türk halkı demekten sürekli kaçınarak varabileceğiniz yer neresi diye merak etmemize de izin vermiyor muhatabın Anastasiedes ve tüm Elen siyasetçiler.

Siyasal eşitliğe hayır diyorlar ve demeye de devam edeceklerini söylüyorlar, haa bir de şey diyor AKEL ‘ Akıncı  daha önce kabul ettiği her konuda etkin katılımı değil, düşük profilli konularda etkin katılımı  kabul ettiğini yeniden teyit ederse’

Böyle bir kabülünüz olduğunu sanmıyorum ve AKEL e yalan söylüyorsunuz demeni bekliyorum