Garutsa. Atlı araba.
Atlı karınca dilimize İtalyancadan “Carrozza” kelimesinden gelmiş:
“Carrozza’nın” Türkçeye tam tercümesi, “at arabası”.
Kıbrıslılar “Garutsa” diye perdahlamış…
Garutsa, Carroza, Atlıkarınca!
Oyuncak Atlıkarınca:
Yere sabitlenmiş,
Tek bir eksen etrafında dönebilen,
Ya yukarıdan sarkan askılara asılsı,
Ya da platforma bağlı,
Atlar, uçaklar, arabalar, gibi heyecanlı, büyük nesnelerden oluşan oyuncak. Eğlence aracı.
Devlet eğlence aracı mı?
Niye sıra bekliyorsunuz?
Müsteşar, müdür, özel kalem, yaver, birim müdürü, danışman, sıradanı, sivili…
Siyasal örgütler mi devleti “Atlıkarıncaya” çevirdi.
Devlet kendini var etmenin organik yolunu; sırası geleni “üzerine bindirmekte” mi buldu!
Memleket “savaş” alanı,
Memleket “çaresiz”, “güvensiz”!
Seçilmişler atama yapmak, “kaymak” yemek peşinde!
Bunu hiç düşündünüz mü?
2000’li yıllarda “son baharlarını” yaşayan yaş kuşağını düşündünüz mü!
Kim olduklarını, gözlerindeki yorgunluğu…
Neden kırgın olduklarını anlamaya çalıştınız mı?
Bakın,
1930’lu, 40’lı yıllarda doğanların yüzlerine,
Gözlerinin içine bakın! Ne göreceksiniz biliyor musunuz:
1950’lerin yokluğunu,
1960’ların huzursuzluğunu,
1970’lerin belirsizliğini.
Yokluğu, emek ederek, bölüşerek hafiflettiler.
Huzursuzluğu, umut ederek, direnerek,
Belirsizliği, sabrederek dediler olmadı,
Gün doğmadan neler doğar dediler, ömürleri gitti…
Verdikleri emek, egemenlik içindi.
Özgürlük içindi, Özgürlük!
Kendi ekseni etrafında dönüp,
Büyüklerinin tezahüratı ile sevinen,
Değnekli Pamuk Şekeri ile susmayı kabul eden,
Parıltılı ışıklar…
Aynalar, izaz ikramlar, şoförler, protokoller, sahte itibar şölenleri…
Neden verildi ÖZGÜRLÜK mücadelesi?
Niye, acıtmıyor yüreğinizi;
30’lu, 40’lı… Yıllarda doğan insanlarımızın gözlerine bakmak, niye!
Analarımızın acıları katarakt olmuş, Babalarımızın fıtık, ülser, kanser…
Duyuyor musun? Hey! Özgürlük Mücadelesi diyorum!
Sırası geleni, devletin sırtına bindirmek için mi verildi, onca insan tarafından!
Lunaparkçılar sizi!
Garutsacılar!
Biatçılar…
Vatan Gazetesi
Reşat Kansoy
12.03.2021
