‘Ben güzele güzel demem
Güzel benim olmayınca’
Ne yazık ki bu bir aşk türküsü olarak biliniyor ve söyleniyor. Bu sözler söyleyenin kendini ve kendi malı olanların dışında her hangi bir şeyi, kedi, köpek kuzu, kadın, erkek sevemiyeceğinin itirafıdır.
Kavurucu sıcağında Kıbrıs Temmuzunun gölge sevilmez mi, ya serin.
De bakalım vatandaş gölge kimindir ve serin.
Sevmek memleketi, yaz sıcağında gölgeyi sevmek gibidir, Sahibi olamazsın ne gölgenin ne serinin ne de memleketin ama seversin nedir sevmek bilirsen.
Nerdeyse, eş ve evlât sevgisini bile sorgulatacak bir çağı yaşıyoruz, evlâdı ve eşi mal konumuna, sahip olunan mal konumuna zorlayan bir emperyal kültür bombardumanı altında insanlık.
 Sadece bayrağa sarınmakla, sarılmakla olmuyor memleketi sevmek.
Memleketi sevmekten öte vatanseverlik taslayanların elinde ne hale geldi, Beşparmak dağları, sanki de milyon yılda jeolojik dönemlerde oluşmamış da bilmem hangi hükümet ile bilmem hangi taş ocakcının, müteahhidin babasının yaptığı dağmış gibi, tam bir miras yedi hovardalığı ile yok ediliyor dağlarımız.
Yetmezmiş gibi, şimdi de Girne akıl ve vicdan dışı bir aymazlıkla daire ve kat karşılığı talan ettiriliyor, tahrip ettiriliyor müteahhitlere.
Bir ses yükseliyor ama Güzelyurt’tan, ‘Güzelyurt’un Girne’leşmesine izin vermiyeceğiz’ diye.
Dünyanın her hangi bir yerinde yaşayan insanlar, yaşadıkları şehrin Girne’leşmesi için neler vermezdiler sadece 3 yıl öncesine kadar. Öyle şirin, öyle sevimli, sessiz yaşanası bir yerdi Girne,
Bir başka güzel beldemiz olan Güzelyurt, yılların ihmali ile önce yer altı sularının tuzlanması felâketini, peşisıra da eşi benzeri olmayan narenciye bahçelerini kaybetmiş olmanın dramı ile haykırıyor bir avuç memleketine düşkün insanları ile.
Güzelyurt’un Girne’LEŞmesine izin vermiyeceğiz, diye
Ağacı sevmekle başlar da diyebilirim memleket sevgisi. Ağacı seveceksin, ağacın  dalını, yaprağını, meyvesini, gölgesini, hışırtısını rüzgârda, otunu, taşını, dağını, koyununu, tilkisini, kekliğini, bahçesini bağını, insanını ve böylece mamur olacak toprak. Toprakken memleket olacak
Ve sevmek emek gerektirir.
GÜKAD emeğini ve sesini esirgemiyor, koruluk diyor el verelim sevgiyle dayanışalım.