Bağımsız Cumhurbaşkanı adayı Mustafa Akıncı Basın Bürosu’dan yapılan yazılı açıklamaya göre, Akıncı, dün akşam Çatalköy Belediyesi Erol Avgören Konferans Salonu’nda bölge toplantılarının ilkini gerçekleştirdi.
Toplantıda konuşan Akıncı, daha güzel, daha yaşanası bir Kıbrıs’a ulaşmak; adanın artık gelecek kuşaklar için kaçılacak değil, dönülecek, yaşanılacak; gelecek belirsizliğin olmayacağı, gençlerin işsizlik sorunu altında ezilmeyeceği bir gelecek için; kaybedilen umutları yeniden canlandırmak geleceği ve bugünü daha yaşanılabilir kılmak için yola çıktığını kaydetti.
“BİRİNİN ZAFERİ DİĞERİNİN YENİLGİSİ DEĞİL, HALKIN BAŞARISI”
19 Nisan’da bu yolculuğun hedefe varacağını ve esas sorumluluğun ondan sonra başlayacağını dile getiren Akıncı, “Halkımla birlikte çıktığım bu yolun başarıya ulaşacağına dair inancım tamdır. Bunu yurttaşlarımızın gözlerinden okuyorum ki biz bu seçimi kazanacağız. Seçim kazanmak, yeni bir sorumluluk dönemi demektir. Bu bir zafer ya da başkalarının yenilgisi değil, halkımızın başarısı, geleceği için daha güzel yeni bir dönemin başlaması, yeni beyaz bir sayfanın açılmasıdır” diye konuştu.
Bu düşünceyle diğer adaylara ‘rakip’ gözüyle bakmadığının, aksine ülkenin yetiştirdiği değerler olarak gördüğünü belirten Akıncı, “Ama gelin görün ki böyle görmeyenler de var” dedi.
Akıncı, bazı adayların yakınlarının son zamanlardaki açık saldırılarını da eleştirerek, “Hayatımın hiçbir döneminde karalama veya çamur at izi kalsın yaklaşımında olmadım, olmam. Ama siyasal yaşamımda gördüm ki çamur siyasetine bulaşıp başkalarını karalayarak oy kazanacaklarını zannedenler hep hüsrana uğradılar. Bu çerçevede devam ederlerse hüsrana uğrayacaklarından kuşkum yok” ifadelerini kullandı.
Seçim yasaklarına az bir zaman kala dağıtılan menfaatler olduğunu da iddia eden Akıncı, “ondan sonra neler olduğunu gördünüz. Karpaz’da sekiz örgüt hükümet partisiyle olan ilişkisini askıya aldı” dedi.
“DÖRT BOYUTLU SİYASET”
Konuşmasında “Dört Boyutlu Siyaseti’nin” ana başlıklarını da özetleyen Akıncı, Kıbrıs sorunuyla ilgili müzakerelerin seçilmiş toplum liderleri tarafından yürütülmesi gerektiğini kaydetti.
Akıncı şöyle devam etti:
“Elbette seçilecek kişi KKTC Cumhurbaşkanı sıfatını taşısa da Kıbrıs Türk toplum lideridir. Müzakereleri o sıfatla yürütecektir. Bence müzakereleri liderin yürütmesi, en akılcı, iradeyi ortaya koyucu, bu işi en kısa sürede bitirici olur. Rum tarafı, kendi ekonomik nedenleriyle geçmişte müzakereci atanmasını istedi. Ama bir yere varılamadığını biliyorsunuz. Müzakerelerin eğer daha kısa sürede tamamlanması açısından niyet varsa, bunu liderlerin üstlenmeleri gerektiğini düşünüyorum. Kuşkusuz bu iki tarafın da rızasıyla olacak bir iştir”.
