Lefkoşa Meteoroloji müdürü ile son zamanlarda yaşanan sıcaklık ve nem ilişkisini sorduk. Bu sıcaklıklara karşı ne gibi önlemler alınmalı. Türkiye’den gelen suyun yaklaşık 38 milyon metreküpünün KKTC'de inşa edilecek tesislerde arıtılması, kalan 37 milyon metreküp suyun da zirai sulama amaçlı olarak kullanılması burada ki hava koşullarına etkisi oldu mu? Meteoroloji dairesi müdürü Raif İlker Burhan ile yaptığımız röportajda sorularımızı sorduk vatan özel röportaj da tüm cevapları mevcut.


Raif İlker Burhan ( Meteoroloji müdürü )

Soru:
Son zamanlarda yaşanan hava koşulları ile etrafta fazla olan bu nemin nedeni nedir?
Cevap: Bildiğiniz gibi sıcaklık ile nem ters orantılıdır. Sıcaklık yükselirken nem düşer, nem yükselirken sıcaklık düşer. Şuanda Lefkoşa’da değil ada genelinde yüksek nem oranları var. Şunda anlık olarak söyleyecek olursak Lefkoşa’da %47 oranından nem var. Ada geneline baktığınızda ise özellikle sahil kasabalarında Gazimağusa’da %68 Girne ve Alsancak’ta %50-60 nemler var. Bu normal mi dediniz? Yağışlı havalarda nemin yüksek olması normal bir de sıcak hava ve nem durumlarında o normal değil. Şuanda 33 derece sıcaklığımız var Lefkoşa’da ve %46 nem var. Tabi bu nemin yüksek olması hissedilen sıcaklığı arttırıyor. Gerçek sıcaklıkla hissedilen sıcaklık arasında fark var. Gerçek sıcaklık dış ortamdan yalıtılmış bir şekilde ölçülür. Yani bizim gassal siper dolabı dediğimiz iki metre yükseklikteki dolaplar içerisinde yani hava sirkülasyonları olan fakat direk güneş ışığı olmayan, rüzgar almayan, yağışın etkilemediği ortamlarda ölçülür gerçek sıcaklık. Hissedilen sıcaklık ise dış ortamla bağlantılı olarak hesaplanır. Yani nem değeri, gerçek sıcaklık ve nem değerinin olması gerekir ki hissedilen sıcaklığı tespit edebilesiniz. Hissedilen sıcaklığın yüksek olmasının sebebi nemin bu hissiyatı arttırmasıdır. Nasıl olurda biz daha fazla hissediyoruz. Vücut sıcak ortama girdiği zaman terlemeye başlar fakat nem yüksek olduğu zaman buharlaşmayı düşürdüğü için ve nem yüksek olduğu için buharlaşma düşer. Buharlaşmayı düşürdüğü için vücut terleyerek o hissi o huzursuzluğu atamaz ve o vücutta sıkıntı başlar. Bunaltı olur ve kendini iyi hissetmemeye başlar ve hissedilen sıcaklık artmış demektir. Misal böyle bir tablomuz var.(resim tablo)  Sıcaklıkla nemi karşılaştırdığınız zaman hissedilen sıcaklığı kaç derecelere kadar gösteren hazır bir tablo var. 30 derecelerin üzerinde ve yüksek nem oranlarında hissedilen sıcaklık değerleri artıyor. Mesela 40 derecelik sıcaklıları ölçtüğünüz zaman 40-44 derecelerde nem haliyle düşüktür ve hissedilen sıcaklığı düşürür. Ama 33-35 derecelerde 60-70 nemlerde neredeyse 38-40 dereceye yakın hissedersiniz hissedilen sıcaklığı ve budur insanları huzursuz eden. 

Soru: Burada yetersiz su sorunuyla karşı karşıyayız ve Türkiye de belli miktar borularla Türkiye’den buraya beli bir miktar su geldi. Bu suyun gelmesinin nedeni öğrencilerin ve turistin fazla gelmesi ve burada yaşan halkında olması adada su yetersizliği sorunuyla karşı karşıya kaldık. Türkiye’den gelen bu su Kıbrıs’ın dengesini bozdu gibi bir düşüncede olabilir miyiz?
Cevap: Öyle bir durum yok Türkiye’den borularla gelen su bir Geçitköy barajında toplanıyor. Ülkemizde Geçitköy barağı gibi birçok gölet var. Düşününki adanın etrafı denizlerle çevrili Akdeniz nem bakımından zengin bir bölge yani Geçitköy barajının bunula bir etkisi olmaz. Doğanın dengesini bozmaz hatta o bölgede nemi arttırdığı için yağışlara da etkisi olabilir. Yani yağış alabiliriz ve bu durum ters yönde bir etki yapamaz. Yüksek nem oranları sadece Lefkoşa’da yok tüm ada genelinde var ve bugün yağış bekliyoruz. Yağışlı günlerde nem yüksek olduğu zaman sıcaklı düşüyor. Birde kuru havalara da yağışsız havalarda kuru havalarda demeyeyim yağışsız havalarda nemin yüksek olduğu durumlarda tehlikeli oluyor o zaman da astım hastaları ve kalp hastaları dayanamaz oluyorlar. Bunun önüne de nasıl geçilebilir derseniz? Dış ortama çıkmamaları lazım, ağır yemekler yememeleri lazım ve açık renk giyinmeleri lazım astım hastalarının bu havalarda çok dikkatli olmaları lazım.
Haber Ve Fotoğraflar: Esengül Aykaç

Editör: Mehmet Kasimoglu