Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Kıbrıs'ta bir anlaşma istediklerini ancak bu anlaşmanın iki ayrı egemen devlete dayalı bir anlaşma olması gerektiğini belirtti. İki devletlilik dışındaki tüm formüllerin on yıllardır görüşüldüğünü ve bir sonuca varılamadığına işaret eden Tatar, "Geçmişimizi bilerek davranmanın, özgürlük ve güven içinde geleceğe bakmanın, Kıbrıslı Türkleri tehlikeli maceralardan korumanın zamanı gelmiştir" dedi.
Cumhurbaşkanı Tatar,  21 Aralık Şehitler Haftası dolayısıyla yayımladığı mesajda, 
Kıbrıs’ı Helen Adası yapmak hedefiyle, Akritas Planı doğrultusunda Kıbrıs Türk halkını yok etmek için 21 Aralık 1963 tarihinde başlatılan kanlı saldırıların ve soykırımın 57. yılında bulunulduğuna işaret etti.
Tatar, şöyle devam etti:
"Tarihte Kanlı Noel olarak geçen bu saldırılarda halkımız diri diri katliam çukurlarına gömülürken çocuklarımız banyo odalarında katledilmiş, 103 köyümüz göç etmek zorunda bırakılmış, halkımız kuşatma altındaki küçük gettolarda yaşamaya mahkum edilmiştir. Ama ne var ki garantör Türkiye’nin ve TMT’nin öncülüğünde başlayan direniş ve mücadele ile halkımız Rum’a boyun eğmemiş ve teslim olmamıştır. Bunun bedeli olarak birçok insanımız canlarını feda ederek şehit olmuştur. Bu büyük mücadele ve direniş ile halkımız 20 Temmuz 1974 sabahına ulaşırken Garantör Türkiye’nin koruyucu kanatları altında ve güvencesinde özgürlüğüne bağımsızlığına ve kendi devletine kavuşmuştur"
Kıbrıs Türkü bugün özgür ve bağımsız devlet olarak yaşıyorsa bunu aziz şehitler ve gazilere borçlu olduklarını kaydeden Tatar, 1963 yılından bu yana Rum zihniyetinin değişmediğini ve aynen devam ettiğini belirtti. Tatar, "Bu zihniyete göre Kıbrıs Türk halkı azınlıktır. Bu zihniyete göre Kıbrıs Türk halkının siyasi eşitliği ve egemenlik hakları yoktur. Bu zihniyete göre Türkiye’nin garantörlüğü kalkmalı, Türk askeri çekilmelidir" şeklinde devam etti.
Cumhurbaşkanı Tatar, şöyle devam etti:
"Biz bugün aziz şehitlerimizin huzurunda bir kez daha diyoruz ki egemenliğimizden, özgürlüğümüzden, bağımsızlığımızdan, Anavatan Türkiye’nin garantörlüğünden ve Türk askerinden vazgeçmeyeceğiz.
Tarihimizden, Anavatan Türkiye’den ve aziz şehitlerimizden aldığımız görevle mücadeleye ve direnişe devam edeceğiz. Bizler elbette bir anlaşma istiyoruz. Ama bu anlaşma iki ayrı egemen devlete dayalı bir anlaşma olmalıdır. İki devletlilik dışındaki tüm formüller on yıllardır görüşülmüş ve bir sonuca varılamamıştır. Geçmişimizi bilerek davranmanın, özgürlük ve güven içinde geleceğe bakmanın, Kıbrıslı Türkleri tehlikeli maceralardan korumanın zamanı gelmiştir. Bu duygu ve düşüncelerle, başta toplum lideri Dr. Fazıl Küçük, Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş ve aziz şehitlerimizi bir kez daha rahmetle anarken, gazilerimizi de saygıyla selamlıyorum"

Editör: Mehmet Kasimoglu