Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) İskele Milletvekili Biray Hamzaoğulları, “Kırsaldan Şeherlere Gidenler ve 5.500 TL Akaryakıt Parası” konulu güncel konuşma gerçekleştirdi.
Hamzaoğulları, kendilerine “Rum sevicisi, vatan haini” ifadeler söylendiğini belirterek, “Kimse bizi aynı ırktan soydaşlarımızla karşı karşıya getirmeye çalışmasın. Bizim öyle bir derdimiz yoktur” dedi.
Kıbrıs Türk toplumun Kıbrıs Cumhuriyeti ve Türkiye Cumhuriyeti arasında pres edilmiş bir toplum olduğuna dikkat çeken Hamzaoğulları, Türk lirasından kaynaklı olarak ülkede yaşanan ekonomik sıkıntılara değindi. Özellikle, market alışverişlerini örnek veren Hamzaoğulları, “Güneyden gelen insanlar Türk lirasının erimesinden dolayı arabalarını tıklım tıklım doldururken, biz en ucuzunu bulmaya, almaya çalışıyoruz” şeklinde konuştu.
Akaryakıt fiyatlarına gelen zammın etkileri hakkında da konuşan Hamzaoğulları, kendisi gibi birçok kişinin kırsal bölgelerden şehirlere araçlarıyla geldiğini ve maaşlarının büyük bir kısmının mazot fiyatına gittiğini kaydederek, şehre işe gitmesi talep edilen bir vatandaşın 5500 TL’lik akaryakıtı ödeyemeyeceği için işe gitmekten vazgeçtiğini anlattı.
Özel sektöre doğru oranlarda katkı yapılmadığını da savunan, “Sıkıntılar büyük. Yönetemiyorsunuz” şeklinde konuştu ve memlekette insanların ne kadar sıkıntı çektiğini ancak yanlarına gidildiği takdirde görülebileceğini söyledi.
- Tarım Bakanı Dursun Oğuz: “Üreticiyi korumak zorundayız. Bu yıl kopan üreticiyi gelecek yıl bulamayız. Önemli olan üretici-tüketici dengesin sağlamak”
Hamzaoğulları’nın ardından kürsüye çıkan, Tarım Bakanı Dursun Oğuz, Milletvekili Doğuş Derya’nın Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun ziyaretine yönelik eleştirilerine tepki vererek, Çavuşoğlu’nun çalışılan yeni önerilere dair istişarede bulunmak üzere ülkeye geldiğinin herkes tarafından bilindiğini, bu kapsamda ülkenin seçilmiş Cumhurbaşkanı, Başbakanı ve Dışişleri Bakanı ile görüşmesinin eleştirilecek bir noktası olmadığını söyledi.
“Türkiye’nin Kıbrıs Türk halkının elinden bir şey almaya çalıştığı yönünde yaklaşım doğru değil. Alsa ne elde edecek? şeklinde konuşan Oğuz, protokollerin amacının kendi ayakları üzerinde duran bir KKTC olduğunun her zaman belirtildiğini kaydetti ve  ülkenin çatışma kültürüne sahip olmadığına dikkat çekti.
Hamzaoğulları’nın hayvancılıkla ilgili söylediklerini de yanıtlayan Oğuz, arpa ve yemin pahalılığının farkında olduklarını ve hükümetin eldeki imkanlarla elinden geleni yapmaya çalıştığını belirtti.
Üreticinin yanında tüketicinin de korunmasının, bir denge kurulmasının önemine dikkat çeken Hamzaoğulları, ürünleri olabildiğinde uygun fiyata tüketiciye ulaştırmak istediklerini ancak  üreticiyi de korumak zorunda olduklarını, girdi fiyatlarını azaltma durumunda olduklarını dile getirdi. Bunun yanında akaryakıtla ilgili de konuşan Oğuz, alım gücünün artırılması için bütçe çerçevesinde çalışmaların yürütüldüğünü ifade etti. 
Oğuz, “Önceliğimiz, bu ülkede bir üretim varsa, bir ürün varsa, bunun ithalatla değil kendi içindeki dengesinin sağlanmasıdır. Üreticiyi korumak zorundayız. Bu yıl kopan üreticiyi gelecek yıl bulamayız. Bu ithalata dayalı ekonomiyi artırır. Üretebileceklerimiz ve milli gelir olabilecek ürünlerin önünde geçilmiş olur” ifadelerini kullandı.
Milletvekili Fide Kürşat’ın maliyetlerin düşürülmesine yönelik planlarına dair sorusu üzerine ise Oğuz, Süt Kurumu’nun ödemeleriyle ilgili sıkıntılar hakkında bilgi verdi ve çalışmalarından bahsetti. Üreticinin kendi dileğine göre ürün ektiğini, buna karışma hakları olmadığını  ancak alım garantisi gibi teşvik sistemi şeklinde çalışmalarını yürüttüklerini söyledi.  
Gelecek yılının planlarında, uygun fiyata sağlanmasıyla arpanın yanında mısırı da getirmeye çalıştıklarını söyleyen Oğuz,  bu yıl 100 bin ton arpa, 100 bin ton mısır için Türkiye Cumhuriyeti ile görüştüklerini söyledi.

Editör: Mehmet Kasimoglu