Son günlerde çocuklara cinsel istismar ve tecavüz haberlerinin ardı arkası kesilmezken ebeveynler çocuklarını korumanın arayışı içerisine girdi.

Erdem Beyoğlu, “İstismarlar artıyor. Hem toplumlumun hem de belirli konum sahibi herkesin bu işe farkındalık yaratması çok önemlidir. Şu an Meclis gündeminde olan, çocuk izlem merkezleriyle ilgili bir yasa tasarısı var. Bu tarz yasa tasarıları bizler ve evlatlarımız açısından oldukça önemlidir. Bu tarz yasalarla bizlerin elleri daha da güçlenecek, dolayısıyla istismarcıyla mücadele daha farklı  daha etkin bir boyut kazanacaktır.” dedi.

Çocuk Ve Ergen Psikiyatristi Uzman Doktor Erdem Beyoğlu ile gerçekleştirdiğimiz röportajda cinsel istismara uğrayan çocukları ve istismardan korunmanın yollarını konuştuk.

Erdem Beyoğlu (Çocuk Ve Ergen Psikiyatristi):

Soru: Ebeveynler çocuklarının istismara uğradığını nasıl anlar?
Erdem Beyoğlu: Çocuklarımızı dinlerken  kulağımızın açık olması gerekiyor. Nedeni de şu; aslında her çocuk istismarı dile getirebilir. Gerekli olan tek şey bizim çocuğu dinlememiz çünkü hakikaten yaşından küçük olan çocuklar daha doğrusu 6 yaşından küçük olan çocuklar istismarı oyunlarla dile getirebilir, isimleriyle dile getirebilir ve bazen de cümleleriyle de dile getirebilir. Bunu ayırt etmenin yolu  çocuğun bu noktada uzman desteği alması önemlidir ama belirli kriterler vardır. Bu kriterlere göre  çocuğun bahsettiği durumları gözden geçirmemiz gerekiyor.
6 yaşının üzerinde yani ilkokula giden çocuklar ise bu durumu daha çok ifade eder. Çocukların ağzından kelimeler daha kolay dökülür. Bu olayın yanlış bir şey olduğunu, doğru bir şey olmamış olduğunu daha kolay hissederler ve bunu mutlaka bir şekilde ifade ederler. Buradaki esas olan durum; istismar aile içinde midir, yoksa istismar aile dışında mıdır?
Aile dışında olduğu takdirde çocuğun bunu dile getirmesi daha kolay olur. Aile içinde olan istismar durumunda birazcık daha çocuğun istismarı dile getirebilecek olsa bile yardım alma imkanı daha zayıftır. Dolayısıyla  aile içindeki istismar birazcık daha karmaşık hale gelmektedir.


Soru: İstismar tam olarak nerde başlar?
Erdem Beyoğlu: Aslında en zor soru bu… Niçin? İstismarın nerde olacağını çok da fazla bilmiyorsun. Sosyokültürel sayısı çok düşük aileler de olabileceği gibi Sosyokültürel seviyesi yüksek olan  ailelerde de gözlemleyebiliyoruz. Maalesef, istismar aslında her yerde.
Bunu söylerken insanları korkutmak, ürkütmek amaçlı değil ama gözümüzün açık olması gerekiyor. Geçmişte bu tarz şeyler daha hasır altı edilirken günümüzde aileler kendilerini biraz daha güvenli hissediyorlar. Geçmişe göre yasalar biraz daha iyi ama daha da iyi olması gerekir. Dolayısıyla da bunların sonuçsuz kalmaması gerekir.


Soru: İstismara uğramış bir çocuğu nasıl anlarız? Fiziksel ve Psikolojik belirtileri nelerdir?
Erdem Beyoğlu: Cinsel istismarı ilk olarak Psikolojik olarak düşünecek olursak o zaman daha iyi anlayabiliriz diye bunu söylüyorum. İlk olarak çocukta içe kapanma gözlenir, mutsuzluk hali gözlenir, kendi kendini suçlama gözlenir. Çocuğun istismara kendisini neden olabildiği düşüncesine kapılır ve bu da çocuğu daha üzüntülü, daha kederli hale getirir. Çocuk daha ağlamaklı olur, daha ağlamaklı ve içe kapanık olur. Çocuk okula gidiyorsa, okula gitmeme isteksizliği doğar. Arkadaşlık ilişkilerinde sorunlar olmaya başlar. Tüm bunlar çocuğun hem Sosyal hem de Psikolojik olarak çocuğu etkileyen belirtiler olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu saydıklarım hem etkileri olarak hem de sonuçları olarak karşımıza çıkmaktadır.

Soru: Çocuğun istismara uğradığını anlamak için aileye birçok iş düşüyor. Bu konuda ailelere ne söylemek gerekir?
Erdem Beyoğlu: Aslında dediğiniz gibi aileye birçok iş düşüyor. Neden? Eğer ki istismar uzaktan geliyorsa ailelerin çocuklarına karşı destek sisteminin çok iyi geliştirmeleri gerekiyor. Bunu her aile için söylemeye çalışıyoruz ama günün sonunda bunun kararını yine aile karar verir. Biz suçluların cezalandırılmasını istiyoruz. İstismar aile dışından geliyorsa ailenin çocuğa desteği çok önemlidir. Ailenin bunu yapanı mükafatlandırmaması çok önemlidir. Bunun takipçisi olması gerekiyor ve Devletinde buna yönelik mağdura yönelik desteğinin mutlaka olması gerekiyor. Bu desteğin Poliste de aynı şekilde olması gerekir, yargı sisteminde de bu şekilde olması gerekir ve bunların hızlı bir şekilde karar bağlanması gerekir kanaatindeyiz. Geçmişe göre bu noktada daha iyiyiz ama maalesef aşmamız gereken ciddi sorunlarımız da var.  Eğer durum Ensest ise iş birazcık daha karışıyor. Orada çocuk veya erkek hiç fark etmez esas öneli olan Esest’te annelerdir. Annelerin böyle bir şey hissediyorlarsa mutlaka bir yardım alma davranışı içerisine girmesi gerekiyor. Bazen anneler bunun farkında olup çokta seslerini çıkartamıyorlar. Burada çıkartmıyorlar mı? Çıkaramıyorlar mı? Bu biraz tartışmalı olan kısım çünkü annelerimizin ekonomik olarak daha bağımsız olması, annelerin kendi ayakları üzerinde durabilmesi çok önelidir. Eğer anne bunları yaşayabilecek olan bir kişiyse çocuklarını çok kolay bir şekilde derleyip toparlayabiliyor. Bunlar olmazsa maalesef istismara göz yumma tarzındaki tabloları gözlemleyebiliyoruz. Bu her vakadan böyledir anlamında değil ama en azında biz Ensest bir ilişkiyle karşı karşıya kalıyorsak bu tarz şeylere aile içerisindeki dinamitlere birazcık daha farklı bir gözle bakıyoruz.

Soru: Cinsel istismara uğramış bir çocuk belirli bir süre tedavi görecektir. Peki, bunun sonucunda çocuklarımıza bu durumu ne kadar unutturabiliriz? Hayatın geri kalanında nasıl izler taşıyacak?
Erdem Beyoğlu: Bizim de  peşinde olduğumuz hemen o an müdahale etmek ve çocuktaki erken dönem belirtilerini tedavi etmek. Travmanın uzun dönemli yan etkileri de karşımıza çıkacaktır. Bunun önüne geçebilmek için mutlaka destek alarak bunları aşması gerekiyor.
Soru: Çocuk istismarı son zamanlarda sürekli karşımıza çıkıyor. Hatta son zamanlarda kendi yaşadığımız toplum da bununla karşı karşıya kaldık. Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz?
Erdem Beyoğlu: İstismarlar artıyor. Hem toplumlumun hem de belirli konum sahibi herkesin bu işe farkındalık yaratması çok önemlidir. Şuan meclis gündeminde olan, çocuk izlem merkezleriyle ilgili bir yasa tasarısı vardır. Bu tarz yasa tasarıları bizler için çok önemlidir ve bizim kendi evlatlarımız açısında da oldukça önemlidir.
Bu tarz yasalarla birlikte bizlerin elleri daha da güçlenecek, dolayısıyla istismarcıyla mücadele daha farklı  daha etkin bir boyut kazanacaktır. O yüzden burada toplumsal farkındalık çok önemlidir ama yine de de toplumun içerisinde maalesef bunlarla karşılaşıyoruz. Bir taraftan farkındalık artarken bir taraftan da istismar haberleri artıyor. Dolayısıyla yasal olarak istismarla mücadele ve istismarcıyla mücadeleyi mutlaka ve mutlaka geliştirmemiz daha da dinamikleştirmemiz gerekir ki yapanın yanına kar kalmasın.
Haber ve Fotoğraf: Esengül Aykaç 

Editör: Mehmet Kasimoglu