Ziraat Mühendisleri Odası, büyük maddi kaynaklarla yapılan ‘Lefke-Güzelyurt Derivasyon Projesi’nin bakımsızlıktan dolayı amacı dışında kaldığını belirtti.
Ziraat Mühendisleri Odası’na bağlı ‘Tarımsal Su İhtisas Kurulu’, yağış sezonu başlamadan Güzelyurt akiferi için hayati öneme sahip Lefke-Güzelyurt Derivasyon kanalının bakım ve onarım çalışmalarının ivedilikle Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı tarafından başlatılması gerektiğini vurguladı.
Ziraat Mühendisleri Odası’na bağlı ‘Tarımsal Su İhtisas Kurulu’nun yapmış olduğu tespitleri, Oda Başkanı Erkut Uluçam paylaştı.
Uluçam, 1983 yılında yapımı tamamlanan ve uzunluğu 28 km olan Lefke-Güzelyurt Derivasyon Projesi’nin esas amacının, adanın en büyük su akiferi olan ve yıllarca Lefkoşa ve Magosaya içme-kullanma suyunun tedariki ve bunun yanında KKTC’nin sulu tarım alanlarının %65’ni oluşturan Güzelyurt ovasının sulama suyu ihtiyacını karşılayan Güzelyurt akiferine yılda 20 milyon metreküp suyun yeraltına geçişinin sağlanması olduğunu hatırlatarak, “Özellikle Lefke bölgesinin Trodos dağı eteklerinde bulunması ve bölgedeki akarsuların kış aylarında denize akıp kayıp olması ve Güzelyurt bölgesinde kuyular vasıtası ile yeraltı su kullanımından kaynaklanan tuzlanma problemi ‘Derivasyon Projesi’nin önemini oldukça arttırmıştır” dedi.
Son yıllarda derivasyon kanalı içerisinde biriken siltasyon, insan kaynaklı kirlilik, kanala izinsiz müdahale ve kanal içerisinde oluşan bitki örtüsünün, derivasyon su taşıma kapasitesini azalttığını ifade eden Uluçam, bunun sonucu olarak bu yıl derivasyon kanalının taşması sonucu Yeşilyurt köyünde su baskını olduğunu ve milyonlarca metreküp suyun denize aktığını söyledi.
Geçtiğimiz 2 yılda kış aylarının yağmur yönünden olgun geçmesinin, bu problemlerin giderilmesinin aciliyetini ortaya çıkardığını dile getiren Uluçam, devletin, su kaynaklarının korunması ve en verimli şekilde kullandırılması konusunda gereken hassasiyeti ve iradeyi göstermediğini savundu.
Dünyada küresel ısınmanın etkisiyle yağış rejimlerinin giderek değişeceğinin öngörüldüğünü söyleyen Uluçam, “Bu bağlamda da ülkemizdeki yeraltı ve yerüstü su kaynakları ve buna bağlı yapıların (baraj, gölet, su kanalı, bent v.s.)bakım ve yönetiminin Tarım Doğal Kaynaklar Bakanlığının ve ilgili kurumları tarafından ciddiyetle ele alınması gerekmektedir” dedi.

Editör: Mehmet Kasimoglu