Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Genel Başkanı Cemal Özyiğit, Ekonomi ve Enerji Bakanı Hasan Taçoy’un göreve geldiği ilk günden itibaren Kıb - Tek’e yatırım yapmaktan ısrarla kaçtığını, hatta bu yönde attığı imzaya bile sadık kalmadığını belirterek, “Sn. Bakan bu toplumun geleceğini düşünüyorsa, özele bağımlı kalınmasına neden olacak anlayıştan biran önce vazgeçmelidir” dedi. 
Ülkede enerji alanına elzem bir gereklilik olan yeterli yatırımın dönemsel mazeretlerle sürekli ötelendiğini kaydeden Özyiğit, enerji alanına zamanında yatırım yapılmadığı için, verimsiz ve fuel oil ile çalışan santrallerden dolayı ülkenin kirli enerji kullanarak toplumu zehirleme noktasına getirildiğine dikkat çekti. Özyiğit, temiz enerji sağlayan ve sürdürülebilir yapıya kavuşmanın yolunun 4’lü hükümet döneminde, Kıb Tek Yönetimi’nin ortaya koyduğu enerji yatırım stratejisine uygun hareket etmek olduğunu vurguladı. 
15 yılda AKSA’ya verilen kira bedeliyle 300 milyon dolarlık yatırım yapılabileceğini belirten Özyiğit, önümüzdeki dönemde aynı hatanın tekrarlanmaması gerektiğini kaydetti. Özyiğit, ülkede enerji üretimine yatırım yapmamanın toplumun geleceğinden çalmak anlamına geldiğini kaydetti.  
“Sn. Bakan Mart 2024’den sonra da AKSA ile devam etmeyi mi planlıyor?”
TDP Başkanı Özyiğit, ülke elektrik üretiminde mevcut olan %55 Kıb-Tek, %45 AKSA dengesini korumak isteyen Taçoy’un kendisine farklı platformlarda, son olarak da geçtiğimiz hafta Meclis’te yöneltilen “Mart 2024’den sora AKSA ile devam edilip edilmeyeceğine dair düşünceniz nedir? sorusuna cevap vermekten ısrarla kaçındığını kaydetti. Enerji politikasının yetersiz ve ülke gerçekleri ile uyuşmadığının kamuoyunun bilgisine getirilmesinden ve bu tür sorulara muhatap kalmasından rahatsız olan Bakan’ın çıktığı Tv programlarında bile bunu dile getirmeye başladığını kaydeden Özyiğit, “AKSA ile ilgili yalnızca TDP değil, kendi partisinin milletvekilleri de benzer şeyleri söylemektedir”  dedi.  
AKSA ile yapılan sözleşmenin ülkeye verdiği zarar ortadayken, ilgili bakanın yatırımı öteleyen anlayış içinde olmasının doğru olmadığını belirten Özyiğit, yakın gelecekte enerji ihtiyacında  artış yaşanacağının ve AKSA’sız bir üretim modelinde ülkede bugün için bile en az 100 MWh enerjiye ihtiyaç duyulacağının bilinmesine rağmen yatırımdan kaçınarak özele muhtaç durumun devamına hizmet edilmesinin kabul edilemez olduğunu kaydetti. Özyiğit, “Hükümetin düşüncesi de bu durumun sürmesi yönünde midir, Sn. Başbakan ile Başbakan Yardımcısı’nın da bu konudaki düşünceleri nedir” diye sordu.
“O zaman Sn. Bakan’a sormazlar mı?”
Açıklamasında KKTC-TC arasında son imzalanan protokolde yer alan elektrik ve gaz enterkoneksiyonu projelerine de değinen Özyiğit şunları kaydetti: “1 milyar doları aşacağı söylenen doğal gaz boru hattı projesi ile ucuza elektrik mi üreteceğiz? Kaldı ki Sn. Bakan çıktığı Tv programlarında doğal gaz ile elektrik üretmemekten bahsetti. O zaman “neden gaz enterkoneksiyonu projesini çalışacağınıza yönelik Türkiye ile protokol imzaladınız diye sormazlar mı?” dedi. Özyiğit ENTSO-E’nin duruşunun yanında ve mevcut şartlarda yakın zaman içinde, en önemlisi 2024 yılından önce gerçekleşme ihitimali olmayan çift taraflı enerji alıp satmayı sağlayacak bir enterkonekte bağlantısı kurulacak masalından artık vazgeçilmesi gerektiğini ifade etti. 
Depolamalı güneş enerjisine karşı olmadıklarını, bunun avantajları olduğu gibi sürekli akü değişimi istemesi, depolamada arzulanan kapasiteye sahip olunmadığı, yüksek kurulum maliyeti, elektriğe anlamlı bir ucuzluk getirmeyeceği, ülkenin tüm ihtiyacının depolamalı yöntemle karşılanmasının stratejik sorunlar yaratacağı gibi dezavantajlarının da uzmanlar tarafından ortaya konduğunu anımsatan Özyiğit, bu konuda bakanın yapması gerekenin ‘oldu bitti’ yaratmak değil, bağımsız kurumları da davet ederek topluma açık ortamlarda şeffaf bir şekilde konuşulmasını sağlamak olduğunu belirtti. 
“Pandemi Döneminden Toplum Olarak Ders Almamız Gerek”
Ülkemiz için stratejik öneme sahip elektrik üretiminin öneminin yaşadığımız pandemi döneminde açıkça ortaya çıktığını söyeleyen Özyiğit, herkesin kazancından feragat etmesi istenirken AKSA’nın yılda aldığı 26 milyon dolarlık ödemesine dokunulamadığını hatırlattı. Özyiğit “Diğer konularda olduğu gibi bu alanda da kendimiz üreterek, kendi kendimize yeter olmayı başarmalıyız” dedi.
 

Editör: Mehmet Kasimoglu