Geçen gün CTP “Erken seçim” deyince, UBP kanadı da resti çekti.  Bunun üzerine de CTP “7 Ocak 2018” tarihini işaret etti.  
Bu durum resmen iki büyük parti arasındaki restleşmedir.  Nitekim Hüseyin Özgürgün de “Hayırlısı olsun” demek durumunda kaldı.
Seçim rüzgarları esmeye başladı mı, soğuk savaşlar da esmeye başlar.  O nedenle sağla solun bir çeşit soğuk savaşı olacak bu seçimler.
İki parti arasındaki restleşme sonrasında ortaya çıkan tarih 7 Ocak 2018 olduğuna göre, sanırım diğer küçük partileri de zamansız ve habersiz yakalamış oldu bu yarış.
Bence bu seçim, diğer seçimlere benzemeyecek.  Sistem, “Tek Bölge Seçimi”ne geçtiğine göre, öyle her babayiğit giremeyecektir önümüzdeki seçim sonrasında meclise.
Elbette küçük partiler sancılanacaklar seçimin öne alınışından.  Çünkü her parti seçimin normal sürecine göre bir plan yapmıştır.  Bütün çalışma stratejilerini hep normal takvime göre ayarlamışlardır.
Geçen gün seçim pusulasının “çarşaf liste” şeklinde mi, yoksa bir “deftercik” şeklinde mi olacağı tartışılırken, bütün adayların isimlerini ihtiva eden listenin şekli şemali bile tartışıldı.  O tartışmada herhalde defterciğin seçimlere kadar hazırlanmasının hayli zor olacağı gerçeği çıktı ortaya.
Çarşaf liste veya aday kitapçığı olsun olmasın...  Vatandaş o listeyi eline alıp, tam 50 kişinin kareciğini işaretleyecek.  Tabii ki yine o listede partilerin adayları yer alacak ama kafalar da hayli bulanacak bana göre.
İnsanlar ne düşünüyor kazasının dışındaki adaylar için?
Seçim haberleri çıkınca seçimler de, artık kahvelerde, aile toplantılarında, kulüp ve sokaklarda konuşulmaya başladı.  Ve konuşmada şu ifadeler çoğunluktadır:
“Ben nerden tanıyacağım diğer kazaların adaylarını?”
O zaman şöyle düşünür insanlar...
“Yani tanıdığımız ve net olarak oy vereceğimiz insanlar bir yana, ben nerden tanıyacağım diğer adayları?  O zaman ben de sırf listeyi tamamlamak için atmasiyon bir yöntem uygulayacağım.”
Geçmiş seçim sistemi, kazaları daha da bölmüştü.  Mesela Mağusa, Karpaz diye bir bölge ile ikiye ayrılmıştı.  Güzelyurt da Lefkoşa’dan ayrılınca orası da bir kaza olmuştu.  Yani daralan bölge bağlamında bir uygulama idi o.
O bölgenin daralması da yine çıkarlara dayanan bir husustu.  Özellikle Güzelyurt ve Kapraz’dan aday olan kişilerin seçilmeleri hayli zordu bölünmezden önce.  Ama bölününce artık seçmenler ve partiler kendi içindeki oyunları daha rahat oynatabildiler ve diledikleri adamı da meclise soktular.  Ama şimdi öyle mi ya...
Yeni dönem vekilleri için, “Pamuk eller cebe beyler” diyesim gelir.  Çünkü seçim sürecinde en az bir defa olsun bütün köylere uğramak zorundadır bir aday.  Oluk oluk benzin koyacak arabasına, köylerin ve kurumların fırsat bildikleri seçim dönemlerii iyiç kollayarak, adayların önünde tomarlarla bilet koyarlar. Parti rengi bir yana, ama mutlaka adayların bireysel olarak kendilerini köylerle ve hiç gitmedikleri hücra noktalara ulaşmaz zorundadırlar. İşte o gezilerde köylerin tomarlarla biletleri konur adayların önünde.  
“Sıkıysa bu katkı ve yardım biletlerinden alma!”
Seçmenler bu tür şeylere bakarlar.  “Filan aday tenezzül etmedi.  Bir kere olsun köyümüze uğramadı” derler.
Dedim ya... “Her babayiğidin harcı olmayacaktır” bu yeni seçimleri kazanmak.
Bu tür seçimlerde ismini kamuoyunda duyuran, tertemiz mazisi olan, hiçbir şaibeye katılmamış kişiler meclise girebileceklerdir.  İhale yolsuzluğu veya şaibeli durumu olan adaylar, veya devletin parası ile oynamak isteyenler hep halkın not defterinde olacaktır.
Hiç şaşmayın...  Bu seçimlerde öyle sürpriz isimler meclise gireceklerdir ki, partiler de şaşıracaklardır “Bu adam da nereden çıktı” ifadelerini kullanarak.
Seçim zamanlarında bazı ciddi araştırmacılar anketler yaparlar.  Çoğu zaman o anketlerde belirlenen durum, gerçeğe çok yakın olur.  Bunlar bize geçmişte de aynı şeyi göstermiştir.  Tabii ki ankette oy oranı düşük görülen partilerin endişeleri de artmaya başlar.
Acı “Seçim...”
Bir seçimde hangi parti olursa olsun, hangi aday favori gösterilirse gösterilsin, seçimin son haftasında bazı adaylarla ilgili öyle belgeler sergilenir halkın gözünün önüne ki, o favori görülen aday, hemen tepe taklak seçim haritasından silinip atılır.
Seçmen, her zaman çıkarcı adaylara tepkili olmuşlardır.  Bu seçimde de tepkili olacaklarını düşünüyorum.
Sizin dayınız ne kadar güçlü olursa olsun, bu seçim sistemi de bazı hokkabazlıkları da berabrinde getirip, bazı insanlar yine veya ilk kez sandıktan çıkacaklardır.
Her ne ise.... Yeni Erken Genel Seçimlerimiz hayırlı olsun!