Yine de konumuz sıcak.

Cehennem sıcaklarını yaşıyor olmamıza karşın sıcak.

Sıcak ve samimi hakiki ilişkiler şart insanların toplu halde yaşıyor olmalarının kalabalık, kuru kalabalık değil de halk ve giderek millet olması için samimi sıcak ve hakiki ilişkiler şart.

Okulu okul yapan şey, duvarlar damlar pencereler kapılar odalar,  sıralar karatahtalar sandalyeler değil.

Hatta öğrenciler ve öğretmenler de yetmez.

Sıcak samimi ve hakiki mi öğretmenlerin öğrencilere gösterdikleri sevgi ve öğrencilerin öğretmenlere karşı sevgisi saygısı.

Elbette ki öğretmenler de saygı duymalı öğrencilere karşı.

Kendi aralarında öğrencilerin sevgisi, dayanışması da sıcak samimi ve hakiki olmalı değil mi.

Her hangi bir örgüt düşününüz. Sendika olabilir bu, meslek odası olabilir, hekimler avukatlar, dülgerler makinistler partiler.

Sendikanın, partinin kendine karşı, üyelerine karşı olan ilişkileri sıcak samimi ve hakiki mi.

Gözlemlerim her sendika ve partide dostluk ve dayanışmadan ziyade, bir başka sendikaya partiye ya da aynı sendikada, partide farklı düşüncede olanların bir birlerine karşı sıcak samimi ve hakiki duygular beslemedikleri, dürüst ilişkiler yerine dostça olmayan hatta hasmane sayılabilecek, içten pazarlıklı davranışların daha çok olduğudur.

Konu komşu,  dostlar arkadaşlar akrabalar ve tanıdıklar, aynı köylüler arasındaki ilişkiler ne durumda, sahici mi dostluklar.

Sevgi saygı dayanışma ne durumda herkesin herkesle ilişkilerinde.

Gündelik hayatımızda, günübirlik sivil ilişkilerimizde nasılız.

Gündelik yaşamımız aynası mıdır resmi yaşamımızın, değil midir.

Konu komşu eş dost sıcak samimi hakiki ve dürüstsek bir birimize karşı,  o zaman insanla resmiyet arasındaki ilişkiler de sıcak,  hakiki dostça saygılı ve sevecen olma ihtimalini yakalayabilir.

Devlet yurttaşlarına saygılı ve şeffaf olmalı.

Yurttaşlar bir birine nasıl olmalı, sizin gibi mi.

İnsanlar arasındaki ilişkiler yumağı ile insanlar ve resmiyet arasındaki ilişkiler bir birini yansıtır ve besler.

Birbirinize nasılsanız devlet de size öyle.