Türkiye’deki Yerel Seçimler fırtınalı bir deniz gibi çalkalandı çalkalandı ama durulmadı.  Çünkü Yüksek Seçim Kurulu yapılan şikayetleri değerlendirip bir karara bağladı işi.  YSK’dan çıkan karar: “İstanbul’da 31 Mart 2019 dokuzda yapılan seçimlerin 23 Haziran 2019 tarihinde tekrarlanmasına dairdi.”

            İstanbul Seçim Kurulu CHP adayı Ekrem İmamoğlu’na mazbatasını verip göreve başlamasını sağlanırken, ortaya yeni bir durum çıktı.

            “Ekrem İmamoğlu mevzuat gereği mazbatasını iade edecek.”

            İnsanın aklına türlü sorular geliyor...

            “Şayet 31 Mart seçimlerinde Binali Yıldırım kazanmış ve mazbatasını almış olsaydı, CHP’nin itirazı üzerine bu seçimler yenilenir miydi?”

            Şimdi ne olacak?

            AKP Adayı Binali Yıldırım’ı kazAnadırmak için AKP yandaşları, canlarını dişlerine katarak çalışacaklar.  CHP’liler ne yapacak?  Onlar da canlarını dişlerine katarak canla başla çalışacaklar hiç şüphesiz. Yani seçimlerin bir gereği olarak adeta bir örgüt gibi, hücre çalışması yaparak tek bir oyun dahi kaçmamasını sağlayacak, her iki taraf da.

            Kafalardaki sorulardan bazıları şunlardır:

            Diğer bir soru da şudur:

            “Seçimleri kazanan Ekrem İmamoğlu’na  seçimi kaybettirmek için böyle bir kararın üretilmesinin bir oyun olduğunu düşünüyor çoğu kamuoyundaki kişiler.

            Peki...

            Bu durumu antidemokratik olarak nitelendiren tarafsız veya sessiz çoğunluk bu kez oylarını kime verecekler?

            İnsanoğlu her zaman mağdurun veya hakkı yenenin yanında yer alır.  Bu her zaman böyle olmuştur.  Bence Ekrem İmamoğlu geçen defa aldığı oyları daha da artıracak, bir tepki olarak.

            Bu bir düşüncedir.  Ama bazen düşünceler de doğru çıkabiliyor.

            Diğer bir soru...

            31 Mart seçimlerinde AKP İstanbul örgütü tamam çalıışmamış mı?

            Bütün bunları telafi etmek için  AKP örgütü,  gücünün her zerresini harekete geçirmek için canla başla çalışılacak.  Başarılı olurlar veya olmazlar...

            O halkın bileceği bir iş.  Lakin Ekrem İmamoğlu bunca oyu nereden aldı? Bana göre AKP içindeki gizli ama tepki oyları olarak değerlendirebileceğimiz kesimden

Her seçmen sandığa gittiğinde kim ne bilecek kime oy kullandığını.  O nedenle bu süreç, AKP örgütlerini sorgulama ve takip süreci olacaktır.

            Verilen oyların belgelenmesi olamayacağına göre, bu seçim sonuçlarının da Ekrem İmamoğlu lehine sonuçlanacağını düşünmek yanlış olmaz herhalde.

            Biz Kıbrıslılar neye üzülüyoruz bilir misiniz?

            Biz Kıbrısılar, Türkiye içinde ve dışında meydana gelen her türlü karmaşaya, her türlü anti demokratik davranışa, iç kavgalara ve dış dünyanın Türkiye’ye eleştirel anlamda bakışına.

            Her zaman güçlü bir Türkiye isteğimiz hala sürüyor.  O nedenle kim kazanırsa bizim kabulümüzdür.  Türkiye’ye ve özellikle İsanbul’a hizmet edecek olan seçilmiş adayı selamlamak ve ona başarılar dilemek de bizim görevlerimiz arasında olacak.

            31 Mart 2019 Yerel Seçimlerinin olaysız geçtiğini söyleyebiliriz.  Ya bundan sonrası?

            Bence sinirler çelik bir yay gibi o kadar gerilmiş olacak ki, sandık başında veya sandık dışında dahi iki taraf arasındaki sempatizanlar arasında çok ciddi çatışmalar olabilir.  Hatta o tür çatışmalardan ölenler dahi olması mümkün, Allah korusun.

            Bir de şunu düşünelim.

            Şayet 23 Hazizran 2019’da tekrarlanacak İstanbul Belediye Başkanlığı seçimlerini Ekrem İmamoğlu alırsa ne olur?

            CHP büyük bir itibar kazanır, AKP’de itibar kaybeder.  Bunun matematiksel bir hesabı yoktur.  Siyahla beyaz kadar keskin olacak bu seçimlerin sonuçları.  Herhalde bu seçim sonuçlarından sonra YSK’nun, Ekrem İmamoğlu’nun kazanması durumunda diyecek birşeyi olmaz.

            Gerçek olan şudur ki, Türk kamuoyu büyük bir psikolojik sarsıntı geçirecek.  Kazanan kazanacak, kaybeden kaybedecek.  Lakin tartışmalar aylara yayılarak devam edecek.

            Her ne ise...  Türkiye ve Türk halkı için hayırlı olsun.