Dün akşam saat on yedide , Güzelyurt’ta , DP yönetimi ve Sn. Serdar Denktaş’a karşı , tepkili bir basın toplantısı yapıldı .
Kıbrıs , Yeni Düzen Gazetecileri ve Genç TV de oradaydı .
Basın toplantısı , Güzelyurt’un ana girişindeki , otobüs terminalindeki Bel – Sen Lokalinde yapıldı .
Konuşmacı , KTNÜB Başkanı Ali Alioğlu idi .
Toplantıya bir çok örgüt başkanı da katıldı .
Örgüt başkanlarının yanında , bir çok da partili vardı .
Basın toplantısına , katılan partililerin tüm vaat ve uyarılara rağmen, o sayıda katılması , hareket bakımından büyük bir başarı .
Çünkü , hareketin içinde olanlar , teker teker telefonla aranıyorlarmış .
“ Hani bu yoldan geri dönsünler “ diye .
Toplantıyı , merkeze yakın , merkeze bilgi verilsin diye birileri de izledi .
Konuşmalarda , tavanla taban arasındaki diyalog kopukluğu dile getirildi .
Parti örgütü kaale alınmadan , parti ve Hükümetle ilgili kararların alındığını , partinin bir “ sulta rejimine “ döndüğü yollu eleştirilerde bulunuldu .
Konuşmacılar , DP ‘ ye ulusal güçler geldikten sonra , kök DP ‘ lerin bir yana itildiğini . 94 ‘ lerde kurulan ve bin bir meşakkate karşın partilerini yaşatmaya çalıştıklarını , iktidar ortağı yaptıklarını dile getirerek , sağda birlik adı altında , Partilerinin UBP ile bütünleşmesine ve partinin ortadan kalkmasına karşı oldukları nedeni ile bu hareketi başlattıklarını dile getirdiler .
Konuşmacılar , halk tabakasından gelen çoğu emekçilerden oluşmaktaydı .
DP , iktidar ortağı olmasına rağmen , Güzelyurt’ta hiçbir sorunun çözümlenmemiş olduğunu , narenciyenin dalında kaldığını , esnafın sorunlarının çığ gibi büyüdüğünü , bunların hiç birisine çözüm getirilmediği yollu şikayetler de soru şeklinde soruldu .
Sn . Denktaş’ın , sık sık Güzelyurt’u ziyaret etmesine rağmen , Güzelyurt’un sorunlarının hiç birisinin çözüme ulaşmadığı , 25 - 30 bin ton narenciyenin halen dalında sallanmakta olduğunun , Sn . Alioğlu tarafından dillendirilmesi de salonda olanların , tepkilerini bir kat daha artırmaya neden olmuştur .
Hele , Sn . Taçoy’un , istifalarla ilgili “ Giden gider , kalan sağlar bizimdir “
söylemi , büyük tepki ile karşılandı .
Basın toplantısına , Güzelyurt haricinden de gelip istifasını açıklayan örgüt başkanlarını da gördüm .
Bunların biri , Alsancak Örgüt Başkanı idi .
Salonda , yanıma geldi .
Kendini tanıttı .
“ Ben Alsancak Örgüt Başkanıyım . Buraya hiç birinin baskı ve telkini ile gelmedim .
Kendi rızamla geldim .
İstifamın altına imzamı attım .”
Bana , kendisine , Edremit Örgüt Başkanı ve Kadın Kolları Başkanının da istifaları ile ilgili olarak imzalarını verdiklerini açıkladı .
Dün akşamki , basın toplantısı , heyecanlı ve hareketli olarak geçti diyebiliriz.
Basın açıklamasında , dün itibarı ile , 81 kişinin daha istifalara imza attıkları
duyurulmuştur .
Geçen gün imza koyanlardan iki kişi , imzalarını geri çekti .
Açıklama sona erince , soru cevap konumuna geçildi .
Hareketin odak noktasındaki düşünce , DP ‘ nin , siyasi yoluna devam etmesi.
Partiler yelpazesinde konumunu koruması , yerel seçimlere , ayrı parti olarak katılmasıdır .
Bir örgüt başkanı yanıma gelerek “Yalçın Bey . Bu Partiyi biz kurduk . Bu partinin yaşamasını istiyoruz . Ayni zamanda onurlu , sesine kulak verilen , partinin kararlarına ortak olunan partililer olmak istiyoruz .”
Ben soruyorum :
“ Bu söylediklerinizden kuşku mu duyuyorsunuz ?”
Yanıt veriyor :
“ Yalçın Bey , siz ne diyorsunuz ? Bizleri bu partide , bazı çevrelerin kapı kulları haline getirmeye çalıştılar . Bizim hareketimiz buna karşı . Bu Partinin onurlu birer üyesi ve delegesi , örgüt başkanı olacağız , yada onurumuzla bu hareketi sürdüreceğiz . Ama asla , hiç kimsenin kapı kulu olmayacağız . Kapı kulluk yapmayacağız .”
Toplantıya gelen ve tepkilerini dile getiren partilerde , partinin iç yapısı ile genel sorunlara vakıf olduklarını da gözlemledim .
Merkez ve Sn. Serdar Denktaş bu sese kulak vermelidir .
“ Santajlara boyun eğmem “ demekle işi geçiştiremez .
Güzelyurt’ta istifa sayısı küçümsenemez .
Bu sayının yerine , örgüte başka adam konulabilir .
Önemli olan partinin genel oy potansiyelindeki eksinin her geçen gün artmasıdır .
Zaten DP , hükümetteki konumu ile yıpranmıştır .
Bu hareketin sahipleri , aileleri ve çevreleri , oy potansiyeli bakımından küçümsenemeyecek bir oran .
UBP ‘ den adam devşirerek veya hem o tarafta hem bu tarafta daha doğrusu , bir ayağı o tarafta , bir ayağı da bu tarafta zihniyete sahip olan kişilerle , bu olayı kapatmak , zevahiri kurtarmaktan öte bir işe yaramaz .
Ancak “ deve kuşu “ misali olunur .
DP – UG ‘ de ciddi ciddi sorunlar vardır .
Hem kendi içerisinde , hem de hükümet ortağında .
Bir siyasal partinin gücü , kendi içerisindeki güç birliği ile ölçülür .
Kendi içinde , güçlü ise , ülke ve ülke dışında da , bu doğru orantılı olarak yansır .
Kendi içinde güç kaybediyorsa , bu ülke içi ve ülke dışına da o oranda yansır.
DP – UG ‘ lerin geldiği nokta , ikinci tezdeki noktadır .
Parti içi sorunlar , virüs haline gelmeden çözümlenmelidir .
Hem de en kısa sürede .
Ben , dünkü toplantıyı izledikten sonra , partide çok ciddi sorunların olduğunu tek ağızlardan dinledim .
Bunları dinledikten sonra da , haklı oldukları kanısına vardım .
Tabandan gelen , ses ve tepki ciddi bir ses ve güçlü bir tepki .
Bakalım ilerleyen zaman dilimi içerisinde , Sn. Serdar Denktaş ve merkezin tavrı ne olacak ?
Hep birlikte bekleyip ve görelim .