Malumunuz Covid-19 önlemleri, kapanma, kendi içimizde yeniden açılma, açılmama, sınır kapıları, alınacak önlemler…

Aylardır tartışıyoruz, kararlar ve bir dizi önlemler alınıyor. Alınan önlemler değişiyor veya tekrar kaldırılıyor…

Bu işin merkezinde de Bakanlar Kurulu, Sağlık Bakanlığı…

Test… Test… Test…

Bu illet virüsle mücadelenin olmazsa olmazı… TEST.. Yani PCR!

Her adımda ilk kalem TEST!

Hızlı test veya PCR testi hayati önem taşıyor!

Hani dünyanın öngörülemez sonuçlarla yaşadığı bu salgın sürecinin en kritik ve özel noktası testler…

Testler, testler!...

Mart, Nisan, Mayıs, Haziran. Dört aylık çok yoğun ve zorlu bir süreçten geçiyoruz.

Hükümet yetkilileri zaman zaman 10 saati aşan Bakanlar Kurulu toplantıları yapıyor..

Alınacak önlemleri ve uygulamaların nasıl yürütüleceğini tartışıyor, kararlar üretiyor..

Aşağı, yukarı bu dört aylık süreçte 500 saatten fazla toplantı yapılmıştır!

Son 1 aylık dönemde de sınır kapıları ve havalimanı girişleri konusunda kafa yorulmakta, en güvenli girişlerin nasıl yapılabileceği tartışılmakta.

Cumhurbaşkanı’ndan hükümet yetkililerine, muhalefetten toplumun her bireyine kadar herkesin gündem konusu kapıların nasıl ve hangi koşullarda açılabileceği noktasına yoğunlaşmış durumdadır!

Dün olduğu gibi, bu sabah kalktığımızda da bu konu aklımızın önemli bir köşesinde duruyor olacak!...

Peki bu kadar tartışma, bu kadar kavga, bu kadar önlemler dizisi ortada iken nasıl olur da bu işin en önemli unsuru olan testler konusunda hiçbir tedbir ve önlem alınmaz!!!

Son 2 gündür telefonlarımız susmuyor!!!

Vatandaş Güney’e geçiş için sırada test yaptırma peşinde..

48 Saat sonuç bekleyenler var…

Vatandaşlar hastahane yolunda “ramim” halinde… “Yarın sabah gel”, “Sabah olmadı öğlen gel”, “Öğlen de olmadı akşama”…

Bu nasıl bir organizasyondur, nasıl bir yönetme ve koordinasyon halidir!...

Devlet!...

500-600 Saat toplantı yap. Kararlar üret. Ama bunun nasıl yapılacağı konusunda önlem alma!

Nasıl bir sorumsuzluk, nasıl bir yönetme biçimidir bu…

Herkes poliklinik kapısında saatlerce, hatta günlerce test ve sonuç bekliyor…

Hastası var, işçisi var, çoluk çocuğuna gidecek olan var…

Kilitlendik… Test işi yürümüyor!

Sebebini açıklamadılar.. Ya da “açıklayamıyorlar”!

Sadece uygulama ile ilgili kararı aldılar. Gerisi nanay!

1 Temmuz’da bu testlere 2-3 katı daha çok ihtiyaç duyulacak!

Nasıl olacak?

Mevcutu yapamıyoruz!

Neden böyle!

Cihaz mı lazım. Personel mi az. Test mi yok?

Nerde kilitlendik bilen var mutlaka… O da, ne olur beri gelsin!

Bu kadar zamanda dillerde tüy bitti… Test, test, test, test!

Neden hazırlık yapılmadı. Binlerce test yapılması gerektiği ortadayken, neden bu sorumsuzluk…

Neden?