Bilmek nedir ile başlayıp, bilgi nedir, bilgin ne bilir, bilge diye kime kimlere denir diye uzasak bir yolda.

Yollar bitimsizdir nereye kadar takatımız yeter acaba.

Bilgisiz bilmek diye bir şey var mı ya da bilmeyenlerin bildiği imparatorluk çağını yaşıyoruz mu diyelim.

Bilgisiz bilmek olur mu hiç diye sormayın sakın.

Türk futbol yorumcularından tutun da, Türkiye ve KKTC’nde siyaset eyleyenler için cuk oturan bir saptamadır bilgisiz bilenler, bilgisiz bakanlar saptaması tabii ki bilgisiz eleştirenler de bilgisiz muhalifler tayfasını oluştururlar.

Ekonomi bilmek, ya da ekonomi bilgisi nedir ki ülkelerimizdeki ekonomi bakanları o bilgi ile ekonomi yönetiyorlar.

Düdük çalarak ya da komut vererek orduyu, okulu yönetebilirsiniz de düdük çalarak fiyatları yönetemezsiniz demişti necip bir Türk bilgisiz bilgini.

Ekonomiyi ne anlarım ne de bilirim ve fakat hatırladığım şu var ki İstanbul borsası yokken ve gümrük duvarları varken fiyatlar alıp başını gidemezdi, bir höst çeken vardı.

Farzedelim ki, arz talep dengesi denen şey hakikaten ciddiye alınacak bir şey olsun.

Kim niye Anadolu insanına ak ağaç şekerini, mısır şekerini ( ikisi de Amerikan damağının şeker tadıdır ) arz etti ki onlarca şeker fabrikası,  yüzbinlerce dönüm şeker pancarı tarlası olan Türkiye şeker çıkmazına giriverdi.

Kim ve niye,  matematik ve Türkçe  bilmeyen yaştaki çocuklara İngilizce eğitim arz etti de anne babalar hem matematik ve hem de Türkçe bilmeyen evlatları için İngilizce eğitim talep etti.

Hani çok eskiden gelen bir paradoks var, yumurta mı tavuktan tavuk mu yumurtadan diye.

İşte o misal arz mı talepten talep mi arzdan.

Bilgisiz bilenler, bilmeye aç olanları işletiyorlar hem de öyle bir işletiyorlar ki seçim yapılıp da seçilenler seçilince demokrasi var zannediliyor.

Al birini vur diğerine seçeniyle seçileniyle.

Dünya halkları globalizm öncesini mumla arar hale geldi. Küresel bilgilenme diye bir şey icat ve arz etti emperyal güçler halklara ve halklar da, bilgisiz bilginin işbirlikçileri eli ile Hz Google soruyor kendi tarihini ya da Columbia üniversitesine.

Ve onların konserve bilgileri ile kendilerini biliyor var sayıyorlar.

Domates bir şeydir ve konserve domates de başka bir şey.

Konserve bilgi ancak ve yalnız bilgisiz bilme sonucuna varır.