Seçimlerde iktidara gelmeye yetecek kadar oy alamamış partiler muhalefet görevi düşer sanırız.
Bu yanlış sanı muhalif olmanın manasını bilmiyor olmamızdan kaynaklanıyor.
Seçime katılma kararı verebilen bir partinin muhalif bir zihniyette olması olası değildir.
Değildir,  çünkü seçime katılmak evvel emirde iktidar partisi olmaya namzetlik demektir. İktidara talip olmak ise muhalefet eşyasının tabiatında yoktur.
İktidar olmak, iktidarlı olmak, muktedir olmak bunlar muhalif düşüncenin aklına bile getirmemesi gerek şeyler- kavramlardır.
İktidara talip olmak yanlış bişey değildir ve kendilerini muhalif parti olarak niteleyen partilerimizin, iktidara hazırlanarak talip olmamalarının acısın çekiyor KKTC 1974 yılından beridir.
Muhalefet partisi olarak kendilerini konumlandıran-tanımlayan partiler uzun erimli örgütlü muhalefet olmanın olası olmadığını ve zaten iktidar olma mücadelesi verilirken, muhalif zihniyetinn anlamsız kaçacağını fark edemedikleri içindir ki yetrince oy alıp da hükümet olma olanağına kavuştuklarında şaşkına dönüp iş yapamaz hale geliyorlar.
Muhaliflik zannettikleri şey ellerini ayaklarını zihinlerini bağlamıştır çünkü.
UBP sinden tutun da kendini solda tanımlayan partilerimize kadar mecliste vekili bulunan bütün partilere düşen acil görev, kendilerini yeterince oy alamadıkları için muhalefet partisi ya da yeterince oy aldıkları için iktidar partisi olarak konumlandırmaktan- tanımlamaktan vaz geçerek, iktidara aday ve talip parti kimyasına bir an önce ulaşmaktır. Bunun için kendilerini örgütlemelidirler.
KKTC de en büyük eksiklik, herhangi bir partinin iktidar partisi olmaya, iktidara aday parti olmaya kendini hazırlamaktan kaçınması iktidar olmayı hafife almasıdır.
Örgütlenerek parti kuran insanlar, partinin kurulduğu andan itibaren özel kişiliklerinin değil tüzel kişiliklerinin temsilcisidirler ve tüzel kişilik muhalif olmanın içine sindirebileceği bişey değildir.
Partilertimiz tüzel kişilikleri ile ülkenin ve halkın sorunlarını irdeleyip iktidar olacak kadar oy aldıklarında da, bu sorunların nasıl çözüleceği konusunda en azından kendi kendilerini ikna etmiş ve çözümleri için hazırlanmış olmalıdırlar.
Var mı öyle bir parti.
İktidar adayı ve talibi olmak partilerin en temel görevi ve var olma sebebidir.
Muhalif zihniyet mi
Onu da STÖ lere değil, halk insiyatiflerine ve zenaatkaralar değil sanatçılara bırakın.