Tüm canlıların ortak ve yerel nitelikteki ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla hareket eden belediyecilik örnekleri ile yerelden yönetimin hayati önemini anlatmak isterim.

Hava kalitesi yaşamsaldır!

İstanbul’un 30 yıl ve öncesini hatırlayanlar bilir;

Hele kış aylarında, KTHY’nin sabah 5.30 seferi ile yolculuk edip, İstanbul’u havadan görebilenler şanslıdır.

Türkiye ve dünya’da enerji üretimi ve tüketiminin %70’ten fazlası kentlerde yoğunlaşmaktadır.

İstanbul o yıllarda kömürden enerji üretmekteydi.

O Yüzden hava kalitesi gözle görülür bir şekilde “karanlıktı”

1994 sonrası R.T. Erdoğan’ın belediye başkanlığı döneminde, Büyükşehir belediyesinin kararlılığı ile “Doğal Gaz” enerjisine geçilerek, birkaç zamanda İstanbullunun ihtiyacı olan daha temiz hava kalitesine ulaşılmıştı.

Eskişehir, dünya’da yerel yönetimler başarısı olarak örnek gösterilmektedir. Yılmaz Büyükerşen başkan, Kente hem kimlik kazandırmış, hem de sinek ve koku yayan porsuk çayını düzenleyerek, sağlıklı hale getirip ekonomik yerel kalkınmaya katkı sağlamıştır.

 Başka bir örnekle, Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı Fatma Şahin hanımın vizyoner yönetiminin yerel kalkınmaya ve belediyecilik anlayışına kattıklarında biri ise: Gaziantep’in çok zengin ve yöresel mutfağı ile eşsiz tarihi eserleri harmanlayarak, aynı kompozisyon içerisinde Uluslararası organizasyonlarla dünya turizm pazarına sunması olmuştur. Gaziantep’te kişi başına düşen geliri artıran, ülkeye döviz girdisine katkı koyan bu büyük adım, belde sınırları içerisinde “Yemek- Tarih – Kültür – Alış Veriş” Turizmi alanında fark yaratmıştır.

Diğer taraftan 1970’li yılların sonunda, Lefkoşa henüz ikiye ayrılmışken, her iki halkın temel ihtiyacı olan kanalizasyon-arıtma projesini tarihi bir uzlaşı ile hayata geçiren Güney ve Kuzey Lefkoşa belediye başkanları Demetriades ve Akıncı ülkemizdeki belediyecilik, belediyeler arası ortak işbirliği başarısının tarihi ve temsili örneklerinden biridir.

Yerel nitelikteki, çevresel ve kamusal yaşamı ilgilendiren, örnekleri çoğaltmak mümkün.

Kendi büyüdüğüm ve aşık olduğum kentin, yerel avantajlarını ve insanımızın ihtiyaçlarını:

  • Gözlemleyerek,
  • Farklı mahalle ve sınıfları ziyaret ederek,
  • Yıllarca bölgesel ve kültürel kalkınma derneklerinde çalışarak,
  • Güzelyurt’ta 1975 yılından günümüze üretim yapan, bir şirkette bilfiil yaşayarak,
  • Farklı ideolojik görüşlerle sık sık sohbet ederek,
  • Ve elbette ki, bilimsel yöntemlerle, belli zaman aralıklarında random kitlesel anketler yaparak.

Güzelyurt ile ilgili fikir ve hayal sahibi olmaya çalışıyorum.

Güzelyurt ve köylerimizin eksiklerini, ihtiyaçlarını, avantajlarını bilerek ve bunları sizlerin düşüncelerini öğrenerek, ileriyi planlayıp, daha güzeli hedef alarak “kendi evimiz, kendi mahallemizi, kendi kentimizi” daha iyiye taşıyarak var olabiliriz.

Kıbrıs’ta yerelden kalkınan örnek bir kent için,

Yeni fikirlere,

Cesaretli bizlere ihtiyaç vardır.

Güzelyurt örnek gelişen kent olabilir.

Mümkündür.

Yazının devamı olacak.

Haftaya “Neden Yerel Yönetimler 4” başlıklı yazı dizisinde yeniden buluşmak üzere…

  

Vatan Gazetesi

Reşat Kansoy

30.07.2021