Sayın okurlarım bugün kü yazım belki de sizi çok ilgilendirmez diye düşünebilirsiniz, ama gerçek aslında çok ilgilendirdiğidir. Neden mi ? Çünkü Portekiz, benim her zaman savunduğum Ekonomik Politikaların doğru olduğunu ispatladı. Nedir O politika ‘ TALEP ARTIKÇA , ARZ ARTAR’…. Çok basit değil mi ?. Peki siz kemer sıkma politikaları ile Talebi azaltmıyormusunuz. Tabii ki EVET. Insanlar da para olmayınca neyi harcayacaklar? Maaşlarından kesinti yapıyorsunuz ve/veya Perakente satış fiyatları yükselişine göre Maaş artışı vermiyorsunuz, sonra da Ekonominin düzelmesini, Talebin artmasını bekliyorsunuz. Olacak şey değil…
Ingiltere’de Muhafazakarlar ile Liberallerin 2010 yılında kurdukları koalisyon hükümeti, acımasızca George Osbourne döneminde herşeyi kırptı ve kesti. Ne demişti George? Şayet biz bu kesintilere razı olmaz isek, Yunanistan gibi batarız… DOLAYISIYLE  KOALİSYON, KEMER SIKMA POLİTİKALARI ÜZERİNE KURULDU. Ayni politikalara devam etmek isteyen Mrs. May şimdi çok zor durumda. Muhafazakarlar onunla bir seçime artık gitmek istemiyorlar. Hele hele şimdi Portekiz de ki sol partilerin başarısı İngiltere’de İşçi partisinin iktidara geleceğini müjdeler gibi. Çünkü ayni politikaları savunuyorlar.
Bu gün Yunanistan IMF nin ve diğer alacaklıların kemer sıkma politikaları yüzünden, tünelin sonunda, kurtulmaları için ışık göremiyorlar… 
 Portekiz Başbakanı Antonio Costa
Fakat şimdi Portekizin sayesinde bu Ekonomik politikaların işe yaramadığını gördük ve yılların tabuları yıkıldı. AB ne yapacak merak konusu…
Portekiz AB içerisnde en fazla Ekonomik krizlerden etkilenen ülkelerden biri idi. 2 yıl önce iktidarda olan  Portekiz Muhafazakar partisi IMF ve AB nin önerdiği Kemer sıkma politikalarını uyguladı. Kamu hizmetleri özelleştirildi, KDV  yükseldi, Kazanç vergilerine ek vergi getirildi, kamu çalışanlarının maaşlarıdan kesintiye gidildi, Emekli maaşları ve Sosyal yardım alanların maaşlarından kesintiler yapıldı ve çalışma saatleri uzatıldı.
Netice 2 yıl içerisinde Eğitim % 23 kesintiye uğradı. Hastahanelerde hizmetler azaldı ve sosyal yardım alanlar çok büyük sıkıntılarla karşılaştılar. İşsizlik  2013 de % 17.5 2012 ye göre batan şirtket sayısı %41 arttı. Fakirlik hat safa ya ulaştı.
BÜTÜN BUNLARIN NEDENİ GÜYA AŞIRI HARCAMALARI DURDURMAK ve ülkeyi düze çıkarmaktı…
2015 yılında ki seçimlerle iktidara gelen Sosyalist Hükümet, radikal solcularla beraber Antonio Costa başbakanlığında ‘ kemer sıkma politikalarında yeni bir sayfa açacağını’ söyledi ve Kemer sıkma politikalarını ‘ Voodoo Economics’ ( Büyücü ekonomisi) olarak nitelendirdiler.
Birkaç ay önce Yunanistan’da Syriza seçimleri kazanmış AB yetkilileri Kemer sıkma politikalarına karşı çıkan bu partinin söylemlerinden rahatsız olmuş ve ilerlemesine müsaade etmemişlerdi.
Portekiz ikinci bir Yunanistan olma niyetinde değildi. Tekrardan para borçlanarak Ekonomi Krizi bir o kadar daha artırmak onlar için intihardı.
Portekiz hükümeti ‘kesintilerin talebi kısıtladığını ve gerçek kalkınmanın talebin artmasıyla oluşacağını’ söylediler. 
1.Derhal asgari ücreti çoğalttılar.
2.Aşırı vergi oranlarını kaldırdılar.
3.Kamu çalışanlarının maaşlarını, emeklilik maaşlarını, sosyal yardımları %30 un üzerinde RIP oranında artırdılar.
4.İptal edilen 4 Milli tatil günlerini geri getirdiler.
5.600000 Euro üzerinde ki malikanelere yüksek vergiler getirdiler.
Bunları yaparken, birçok Ekonomist Portekiz için ‘ Ekonomik Doom’ senaryoları çizdiler… Hiçbiri tutmadı. Portekiz 2016 yılında Ekonomik dengeyi yakaladı, yatırımlar % 13 oranında yükseldi. Bu yıl dış borçları yarı, yarıya düştü.
İlk defa Portekiz 40 yıl önce kavuştuğu Demokrasisi ile AB mali poitikalarına uyum sağladı… Bu arada Ekonomi 2.5 yıl dır büyümeye devam ediyor.
During the years of cuts, charities warned of a “social emergency”. Now the Portuguese government can offer itself as a model to the rest of the continent. “Europe choose the line of austerity and had much worse results,”
Kemer sıkma politikalarının Portekiz de uygulandığı yıllarda yardım kuruluşları ‘Acil durum’ ilan etmişlerdi. Şimdi Portekiz Hükümeti kendi Ekonomik modellerinin Avrupa Kıtasın da model olmasını öneriyor.
 ‘ Kemer politikalarını seçen AB ülkeleri çok kötü neticeler aldı’ 
Portekiz de İşsizlik hat safha da idi. Çocuk ölümleri artmıştı, birçok insan evlerinin taksitlerini ödeyemedikleri için evsiz kaldı, intiharlar arttı. Bu durum İspanya’da ve Fransa’da ayni etkiyi yarattı  
Throughout Europe’s lost decade, millions of us held that there was indeed an alternative. Now we have the proof.
Son kaybolan 10 yıl da Kemer sıkma politikalarına alternatif var diyen milyonların elinde artık ispatlanmış bir model var…
Şimdi bu bize neyi çağrıştırmalı?
1.Maaşları kısıtlamakla, asgari ücreti engellemekle bir yere varılmaz. Artışlar % yüzde oranın da değil, ihtiyaç oranında düzenlenmeli. ( Az maaş alana daha çok, çok maaş alana daha az artış verilmeli ki adalet sağlanabilsin.
2.Vergi reformunun şart olduğunu gösterir. Az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi talep eden adil bir sistemin uygulanması farzdır. Nerden buldun yasası artık vacip olmuştur.
3.Bankaların sıkı kontrolü ( AB ülkelerinde ki Ekonomik krizin başlıca sebebi batan Bankalardır). Aaah bu faiz oranları ve faiz sistemi, Ekonomiyi kemirdiğini ne zaman anlayacaksınız.
4.Yatırımların önünü açacak, tek elden bir modelin hayata geçirilmesi ve teşviklerin uygulanması.
5.Ekonomik dönüşüm için ‘Proje Ofisinin’ kurulması ve her ilçenin ihtiyaçlarının belirlenip projelendirilmesi.
6.Su şebekelerini bir an önce tamamlanması ve kurumaya yüz tutmuş ağaçların kurtarılması.
7.Sağlık sisteminin artık bir an önce Halkımızın hak ettiği, Anayasal çerçevede bedava anında hizmet verebilecek kapasiteye getirilmesi. İnsanımızın sağlık hizmetlerine ulaşımını dijital sistemle kolaylaştırılması.
8.Seyrüsefer ruhsatlarının Postahane’lerde ( İngiltere’de olduğu gibi) verilebilmesi . Araçların takibi… Her aracın muayene, sigorta, seyrüsefer ruhsatlarının Bilgisayar da takibi ve gereken uyarıların yapılması. Devletin sistemsizlik yüzünden kaybettiği milyonların tahsis edilmesi.
9.Tabii ki en önemlisi Türkiye ile ‘Gümrük Birliği ‘antlaşması imzalayarak, ürettiğimiz ürünlerin engelsiz olarak Türkiye’de satışını ,pazarlanmasını kolaylaştırmaktır.
Sayın okurlarım, Kurban Bayramınızı en içten dileklerle kutlar en güzel günlerin sizlerle olmasını dilerim. Zaten bu muhterem Gazetede, yazılarımız hep sizlerin daha iyi bir yaşamı için gerekli olan dünyada ki başarılı sistemlerin, modellerin uygulanması içindir. Birilerini suçlamak gibi hiçbir gayretimiz yoktur ve olamaz da. Herkese saygımız sonsuzdur, her şey saygı çerçevesinde olduğu müddetçe…
Sağlıcakla kalın, esen kalın.