Kısmi normalleşme bir çağrışım yaptı bende.

            “Normalleşme sürecinde ve kapıların açılmasında umutlu olabilir miyiz?”

            Gerçekten en büyük darbeyi turizmciler aldı pandemi sürecinde.  Hani bir söz vardır...

            “Yıkılmadım ama ayaktayım” diye bir söz.

            Bu ifade turizm için gerçek anlamda o mesajı veriyor mu?  Bence vermez.  Çünkü otel işletmiciliği, seyahat acentesi işletmeciliği hiç de kolay değildir.  Özellikle beş yıldızlı otellerin pek çok sorunu, pandemiyle beraber kendini gösteriyor.

            Geçen gün Kıbrıs Türk Otelciler Birliği (KITOB) Başkanı Dimağ Çağıner’in yorumlarını dinledim televizyondan.  O kadar güzel analiz etti ki içinde bulunduğumuz dönemi, bayağı etkileyiciydi.

            Bazı insanlar bu sektöre camın arkasından bakar. Lakin işin içine girince iş değişiyor.  Mesela Çağıner bir noktaya parmak bastı otel işletmeciliğinin bu süreçte yaşadığı ve yaşayacağı sorunlar açısından.

            O parmak bastığı nokta, pandemi nedeniyle ülkede kalifiye otel elemanlarının adadan ayrılıp kendi memleketlerine dönmesi.  Malum ülkedeki işçi ve kalifiye elemanlar, hep Türkiye kökenlidirler genellikle.

            Dimağ Çağıner şöyle diyor...

            “Otel işletmeciliğinde kalite çok önemlidir.  Bunun yanında bu dönemde şayet elinizin altında kalifiye ve iş bilen eleman yoksa, siz de haliyle otel müşterinize kaliteli hizmet veremezsiniz.”

            Çok doğru ve yerinde bir teşhis Çağıner’in teşhisi.

            Dünyadaki bütün sektörlerde dengeler değişirken, turizm sektöründe de dengeler değişmiş ve değişmektedir.  Otel işletmeciliğinde müşteri hiçbir şeye bakmaz. 

“Ben otelinize para öderim, o nedenle sizden kaliteli hizmet beklerim” diyebilir.

            Tabii ki bu süreçte bir kısım otel kapalı turizm gibi bir uygulamaya girse de, gelirin gideri karşılayıp karşılamadığı şüpheli. 

            Mesela Türkiye’nin gözü Rusya’nın alacağı kararlarda.  Rusya kendi vatandaşlarına o kapıyı açacak mı, Türkiye’de tatil yapmak için.  Herkes pandemiden korkuyor. İngiltere kendi vatandaşlarına “Artık ülke dışına çıkabilirsiniz” derken bile rahatsızdır.

            İşin gerçeği PCR testlerinde, aşılarda ve korunma tedbirlerindedir.

            Ada dışından gelecek insanların bütün testleri tamam çıktıktan sonra, bu insanlar otellerimizde neden konaklamasınlar?

            Güneyle kapılarımızın açılmasında yabancı turistlere geçit verilmemesi, gerçekten ülke turizmimiz için bir olumsuzluktur.  Güneyden gelecek yabancı turistler de Rumlar gibi aynı kontrol sistemine zorlanırlarsa, ne beis var kuzeye geçmelerinde?  Bunu sorgulamak lazım.

            Kuzeyin turizmcileri bu durumdan bayağı rahatsız.

            Ekonomi yeni tedbirlerle galiba biraz kıpırdanmaya başladı.  Kıpırdansın canım ekonomimiz.  Sağlık kontrolundan geçen Rumlar ülkemize biraz para bıraksınlar yani...

            İşin en önemli yanı beş yıldızlı otellerin tam randımanla çalışmalarıdır. Çağıner’in kafasındaki sorunları çözebilirsek, uçak biletlerini tekelcilikten çıkartabilirsek, Türkiye’ye gelecek Alman, İngiliz ve Rus turistleri adamıza çekebilirsek ne mutlu bize...