Şayet televizyon haberlerini muntazam izlerseniz pek çok önemli hususlar hakkında bilgi edinmiş olursunuz.  Evvelki akşam televizyonların verdiği en önemli haber, Türk Savaş Sanayii’nin ürünü savaş helikopterine dairdi.  Helikopterin ilk uçuşu hakkında bilgi verilirken, bayağı Türklüğümle gurur duydum diyebilirim.

                Bu haberi izleyince ilk aklıma gelen Google’den Türk Savaş Sanayii hakkında araştırma yapma gerekliliğiydi.  Nitekim soruyu internete sorduğumda YouTobe’dan gayet geniş ve kapsamlı, hatta görüntülü bilgilere ulaştım.  O bilgilerde neler neler yoktu ki...

                Türkiye’nin savaş uçağı milli muharip uçağı çok önemliydi.  Bunun yanında   savaş sanayiine ilişkin ürünlerin tanıtımı vardı.  İlk savaş uçağı projesi de hayata geçen önemli projelerden biridir. 

                Savaş gemilerimiz, savunma sanayiinin bir parçasıdır.  Zaten Rumların Akdeniz’de tek taraflı olarak başlatmış olduğu doğal gaz aramalarına cevaben, Türkiye’nin kendi imal ettiği iki önemli gemilerdir.

                Bütün bunları teknik olarak burada yorumlamam mümkün değil.  Sadece ortaya konan ve hayata geçirilen önemli savaş gemi ve uçakları hakkında bilgi sahibi olduğumuzu ifade edebilirim.

                Rumlar 21 Aralık 1963’te biz Kıbrıs Türklerini tam on bir yıl gettolara kapattıklarında, ilk olay gününde hep Türk askerini ve Türk uçaklarını bekledik.  Türk uçakları gelmedi mi?  Geldiler.  Sadece ihtar uçuşları yaparak çekip gittiler.  Erenköy çarpışmalarında da havadan yapılan bombardumanlar, Rumlara en büyük tokat oldu.  O harekat Rumlara tokat olmasına rağmen Rumlar, Türkiye’nin adaya askeri operasyon düzenleyeceğine inanmadı.

                21 Aralık 1963 ve sonrasında gelen yıllar, Türkiye’nin savaş sanayiini geliştirmesi zoruluğunu ortaya koydu.  O yıllada Türkiye ekonomik yönden durumu çok zayıftı.  Ama bir hedef çizilmişti.  “Türkiye kendi uçağını ve kendi çıkarma gemilerini yapacaktır” ifadeleri ve projeleriydi olması gereken.

                Dr. Küçük’le geçen günlerimde O’nun emekli olup saraydan ayrılma hazırlıkları başladığında, masasının çekmecelerinde pek çok aleminyum ve bakır alyanslara rastlamıştım.  Kendisine sorduğumda, bana aynen şöyle demişti:

                “Türkiye kendi savaş gemisini ve kendi savaş uçaklarını yapabilmesi için biz Türkler, parmaklarımızdaki altın alyansları topladık, onların yerine bize bu alyansları verdiler. Karınca kararınca bizim de katkımız olsun Türkiye’nin savaş sanayiine.   Ben de bugüne kadar  bu alyansları bir hatıra olarak sakladım.”

                Dr. Küçük’ün vurgu yaptığı alyanslar, şu anda Dr. Küçük Müzesi’nde teşhir edilmektedir.

                Şu alyans meselesi, yıllar sonra AKP tek başına iktidara gelince, bir milletvekili bu meseleyi mecliste dillendirmiş ve Kıbrıs Türkleri’nin kurtarılması için Türkiye’nin savaş sanayiinin zayıf olduğunu dillendirmişti.

                Rumlar “Türk askeri adaya çıkarma yapmaz, siyasiler blöf yapıyorlar” derlerdi.  Kendilerince (hesapta korkmuyorlardı) Türkiye’den ama bütün sahil boylarına da kalın betondan mevziler yapmışlardı.

                Türkiye bugün pek çok ülkeyle yarışacak bir savaş sanayiine sahip.  Kaldı ki bu sanayi gün geçtikçe daha da güçlenecek ve düşmana korku salacaktır.

                Zaman zaman Rumlar şu Akdeniz’de arama sürecinde, Türkiye’ye karşı efeleniyorlar.  Türkiye artık güçlü bir savaş sanayiine sahip, kim takar Rumların bu efelenmelerini?

                Öte taraftan Rum toplumu başkanı Anastasiadis birşeyler yumurtladı Maraş için.

                “Geliniz Maraş için müşterek bir çalışma yapalım.”

                Gördünüz mü?  İşlerine gelince ellerini Maraş’a da sokacaklar ama Akdeniz doğal gaz aramasını size koklatmayacaklar.

                Yani diyeceğim şudur.

                Türkiye artık eski Türkiye değil.  Zaten gücünü 20 Temmuz 1974’te askeri çıkarması ile göstermiştir.  Bırakın Rumlar efelenmeye devam etsinler.  Ben eminim, Rumlar istihbarat açısından Türk saavaş sanayiini de en ince ayrıntısına kadar Google’en araştırmaktadırlar. Araştırsınlar canım.  Böylece Türkiye’nin gücünü bir kez daha öiğrenmiş olurlar.