Yunanlılar , Kıbrısı ilhak etmek için, tarih boyu kullandıkları komplolardan biri olan çetecilik ve teror düzenini General Grivası Adaya göndererek 1 Nisan 1955 tarihinde gerçekleştirdiler.Hala o günü hatırlıyorum. Mahmut Çavuş EOKA katilleri tarafından Baf’ da vurulmuş ve şehit edilmişti. Kıbrıslı Türkler infial halinde idi. Halk toplandı ve protesto gösterileri yaparak Uzun yola yürüdü, bazı Rum dükkanlarını kırdı geçirdi. İngiliz polisi Halkı zorla yatıştırdı... ilk önce, güya İngilizlere karşı yapılan teror eylemleri, masum İngilizlerin EOKA katilleri tarafından katledilişleri. Sampsonun vurduğu İngilizlerin fotoğrafını çekip gazetsinde yayınlaması, hiç mi hiç aklımdan gitmez. Ne cüret, ne gayri insan davranış... Yunan Cuntası 15 temmuz 1974 de bu katili tek taraflı Kıbrısın Cumhurbaşakanı ilan ediyor. Tabii o güne kadar Eokanın katledikleri masum Türkler hiç sayılmıyor. Sampson radyodan ve dünya televizyonlarından dünyaya Cumhurbaşkanlığını ilan ederken Kıbrıslı Türklerin haklarının korunacağının sözünü veriyor... 10 yıl % 3 kapalı bir bölgede bütün sosyal, siyasal, hukuksal hakları ellerinden alınmış Türk toplumunun haklarına halel gelmiyecekmiş...
İngiliz basını ilk önce sert tepki göstermesine rağmen, sonraları Jim Calaghanın aciz dış politikası doğrultusunda nerde ise ( Oldu artık, bırakın Ada Yunanistanın olsun ) dercesine politika izlemeye başladı. Sayın Bülent Ecevit ALLAH GANİ GAANİ RAHMET EYLESİN... bu acizlik karşısında gayet dirayetli bir politika izleyerek Sayın Necmettin Erbakan ile birlikte 20 temmuz barış harekatının başlaması için aşağıdaki belgedede görüldüğü üzere 1960 Londra Zürih andlaşmalarının kendilerine verdiği yetkilere dayanarak emir vermiştir. O günleri yaşayan biri olarak kimse bana Lo Lo Lo okumasın...
Türk askeri adaya gelmemiş olsaydı BİZ SAMPSON KATİLİNİN ELİNDE, HERGÜN KATLEDİLECEKTİK VE KİMSEDE KILINI KIMILDATMAYACAKTI... tıpkı şimdi Filistin olayları gibi.
Onun için eğri oturup doğru konuşalım... Dağdaki o muhteşem Türk Bayrağından rahatsız olanlar, Anastasiadesin yaptığı her terbiyesizliği doğal karşılayanlar. Avrupa Birliğinin tek yanlı tahrikar tutumuna ses çıkarmayanlar, konuşmadan , yazmadan bir kez daha düşünsünler. BU HALK APTAL DEĞİL, HERŞEYİ GÖRÜR VE BİLİR. BUNU SAKIN UNUTMAYIN...
AVRUPA BİRLİĞİ KOMİSYONU NEDEN KIBRIS TA AB PARLAMENTO SEÇİMLERİNDE GÖZLEMCİ ATAMADI? RUMLAR , TABİİ DEMOKRASİ ŞAMPİYONU... ALA DEMOKRATİK BİR SEÇİM YAPTILAR ... VE BİZDE YUTTUK... AB KOMİSYONU BU ŞARLATANLIĞA KARŞI SESİNİ ÇIKARDI MI? NE GEZER ADAMLAR BİZİ ZATEN YOK SAYIYOR... BİR TANESİ BİLE KALKIP DA PARLAMENTODA KIBRISDAKİ SEÇİM KONUSUNU GÜNDEME GETİRDİMİ? HAYIR... BİZ GETİRMEYE ÇALIŞTIK MI ? SEÇİMİ KAZANMASI GEREKENLER BİLE GETİRMEDİ.
Ancak Türrkiyede Cumhurbaşkanlığı seçimlerine AB komisyonu Rum gözlemci atamış... Vay be tahrike bak Avrupada adam mı kalmadı? Yoksa Türkiyede ki seçimler o kadar gayri demokratik mi? Bir gavur rapor verecek ve hala siz bu AB nin iki yüzlülüğne hiç ses çıkarmayacaksınız, üstüne üstlük, bu bizim hatamız biz zamanında Kıbrıs AB ye üye olurken EVET diyecekmiştik. Peki hani O herkesin eşit sayıldığı AB ilkeleri size eşit davranılıyormu? Hani siyasal haklarınız, sosyal haklarınız, hukuki haklarınız? Hepsi Rumlar tarafından gasp edilmemişmi?
BİZ İŞTE 1964 BU HAKSIZLIKLARA İSYAN ETTİK, DİRENDİK, AÇ SUSUZ KALDIK, ANCAK TESLİM OLMADIK. SIRF SİZ GENÇLERİN RAHAT REFAH İÇİNDE HÜR YAŞAMANIZ İÇİN...
İYİ İDARE EDİLEMEDİK. O BAŞKA KONU... UNUTMAYIN HERKES DAİMA KENDİNE LAYIK OLANI SEÇER...
TÜRKİYE BİZİ NE AÇ NE SUSUZ BIRAKTI. BUNCA YIL KAHRIMIZI ÇEKTİ, HALA ÇEKİYOR... SİZ TÜRKİYE YE Mİ GÜVENİRSİNİZ, YOKSA KAYPAK RUMA VEYA AVRUPA BİRLİĞİNE Mİ GÜVENİRSİNİZ? SEÇİM SİZİN... BEN HERZAMAN TÜRKİYE YE GÜVENDİM VE TÜRK HALKINA GÜVENDİM...
Sayın Anastasiades, Sen Kıbrıs Türkünü enayi yerine koymaktan vazgeç... Sen ve ekibin yalanlar üzerine kurulmuş altı boş bir politika peşinde koşuyorsunuz, sonunuz yine hüsrandır. Bir defa ( Ben Erdoğanla meşrutiyetimi – Sovereignty- tartışmam) demeniz, zaten abes. Kıbrıs da meşrutiyet sizin değil. İşte belge aşağıda daha ilk sayfadan Kıbrıs Cumhuriyetinin meşrutiyetinin nasıl paylaşılacağını, Anayasanın Türk ve Rum ortak komite tarfından ,nasıl yapılacağını 19 Subat 1959 tarihli emirname ile belirlemiştir. Cmnd. 679
Meşrutiyetin transferi İngiliz Kraliçesi Queen Elizabeth ll tarafından bütün ilgili tarafların İngilizler, Türkler, Yunanlılar , Kıbrıslı Rumlar ve Kıbrıslı Türkler andlaştıktan sonra , onun rızası ile verilmiştir.
Tabii Sen ve senin gibi davranan bütün Rum yetkililer, başta Makarios bu andlaşmayı yırtp attınız ve 50 yıldır Kıbrıs Cumhuriyetini GASP ETTİNİZ.
İŞGALCİ KİM? SİZMİ? BİZ Mİ? YAYILMACI KİM? KIBRIS SORUNUNUN MÜSEBİBİ OLAN YUNANLILAR MI? YOKSA TÜRKİYEMİ? KİM KİME TAZMİNAT ÖDEYECEK? YILLARCA SİZ BİZİ HAPS EDECEKSİNİZ SONRA HİÇ OLMAMIŞ GİBİ DAVRANACAKSINIZ VE BİRDE ÜSTÜNE ÜSTLÜK TAZMİNAT İSTEYECEKSİNİZ... İYİ VALLA...
YUNAN ORDUSUNUN BU ÜLKEDE İŞİ NE? NİYE AVRUPA ONLARA ÇEKİP GİDİN DEMİYOR. BÜTÜN BU BELALARI BAŞIMIZA AÇAN ONLAR DEĞİLMİ?.......KIBRIS ADASI YUNAN ADASI DEĞİL VE %33 TOPRAĞI FİİLEN TÜRKLERE AİTDİR... BUNU ASLA UNUTMAYIN... BİZE SAÇMALIKLARINIZDAN BARIŞI TADTIRMADINIZ... BİR ÖMÜR SİZİN BELANIZLA GEÇTİ... HİÇ OLMAZSA BUNDAN SONRA HAKİKİ ADİL BİR BARIŞ OLSUN. ÖYLE HER GELENİN BEN ŞUNU BEĞENMEDİM ÇIKARIN, BEN ŞUNU YAPMAM, KİMSE İLE MEŞRUTİYETİMİ TARTIŞMAM SÖYLEMLERİ KİMSEYİ BİR YERE TAŞIMAZ... BU KAFAYLA NE BARIŞ OLUR NEDE MÜZAKERELERİN BİR ANLAMI KALIR...GERÇEKLERİ RUMLARIN KABULLENME VE YÜZLEŞME ZAMANLARI YOKSA BU FİİLİ DURUM İLELEBED DEVAM EDER.
Sağlıcakla sayın dostlar...