Evvelki gün Avrupa Parlamentosu’nun genel kurulunda bir oturum düzenlendi.  Konu, “Yunan adalarında insani durum” başlığını taşıyordu.

                Bu oturumda aşırı sağcı, Altın Şafak Partisi’nin eski bağımsız AP Milletvekili Ioannis Lagos, Türk düşmanlığını şu sözlerle dile getirdi.

                “Kimsenin burada Yunan vatandaşlarının durumunu konuştuğunu duymadık.  Herkes göçmenlerden bahsediyor.  Yunan vatandaşlarının hakları ne olacak?  Yunan vatandaşlarının %70’i, yasa dışı göçe karşıdır.  Ülke halkı, göçmenlerin saldırısına uğruyor.  Bir tarafta da Türkiye var ve her istediğini yapabiliyor.   Ülkemize akın akın göçmen geliyor.”

                Şu dengesiz ve faşist Yunan milletvekili bu sözleri söyledikten sonra elindeki kağıttan Türk bayrağını yırtarak, içindeki Türk düşmanlığını açığa vurdu.

                Bir milletin onurunu simgeleyen bayrak, gerek kendi halkı tarafından, gerekse bütün ülke devletleri tarafından saygıyla selamlanmalıdır.  Lakin gel gelelim Yunan parlamenter, hıncını Türk bayrağından alarak içindeki zehiri kusmuştur.

                Burada ilk akla gelen şey, oturumu yöneten başkanın ne tepki vereceği ve bu parlamentere ne ceza kesileceğidir.

                Oturum başkanı şu sözlerle kendisini uyarmış ve şöyle demiştir.

                “Sizi itidale davet ediyorum.  Bu tür davranışlara kesinlikle müsaade edilmeyecektir.

                Bu faşist Yunan milletvekili önce kiliseye gidip günah çıkarmalı, sonra Türkiye’nin adını ağzına almalı.  Hatta Türk bayrağına el sürerken bile günahkar olmamalıdır. 

                Esasında bu milletvekilinin şahsında bütün Yunan halkı küçülmüş ve çirkinleşmiştir.  Halbuki o Yunan parlamenterin bu davranış ve sözlerinin arkasında yatan düşünce, hem Türk düşmanlığını sergilemek, hem de gelecek seçimlere bir yatırım yapmaktır.  Yani Yunan halkı şu terbiyesiz ve haddini bilmez parlamenteri alkışlayarak “Bravo  Ioannis Lagos, iyi yaptın, sen bir kahramansın” mı diyecek?

                Yunanlılar derler mi derler.

                Lagos göçmenlere atıfta bulunurken, maalesef Türkiye’nin dört milyonun üzerindeki Suriye göçmenlerine ev sahipliği yaptığını düşünmüyor.  Veya düşünmek istemiyor.  Göçmen olaylarına hep kötümser bakıyor.  Ne yapacaktı göçmenler?  Canlarını kurtarmak ve hayata tutunabilmek için, dost Türk insanından merhamet dilendi ve sıcak bir yuvaya kavuştu.

                Yunan parlamenterin şu sözleri de bayağı çirkinliğin en daniskası.  Lagos, “Türkiye her istediğini yapıyor” sözleri ile Yunan milletinin acizliğini ortaya koyuyor.

                Türkiye bugüne kadar kendi sınırlarında vuku bulan olumsuz olayalara her zaman karşı çıkmış ve insan hayatının ne kadar değerli olduğunu bütün dünyaya hem haykırmış, hem de göstermiştir.

                Bu kadar vicdan sahibi koca Türkiye neden kendi bölgesinde istediğini yapmasın?  Lagos, Türkiye istediğini yapıyor sözlerini söylerken,  Yunan sınırlarından içeriye girebilen göçmenlere karşı ne kadar acımasız ve ne kadar vicdansız olduğunu gösteriyor.  Kaldı ki ilk Suriye göçmen akışına Yunanistan kapılarını kapamış ve dünya barışına ne kadar büyük bir darbe vurduğunu göstermiştir.

                Bir de şunu hatırlatma ihtiyacı duyuyoruz Bay Ioannis Lagos’a...

                O Yunanistan idaresi değil miydi 15 Temmuz 1974 Makarios darbesi ile Kıbrıs’ı Yunanistan’a ilhak etmeye kalkan.  İşte o zaman “Türkiye de bu durum karşısında istediğini yaptı” diyebiliriz.

                Bak Lagos efendi,  Türkiye büyük bir ülkedir ve büyük bir millettir.  Kendi bölgesindeki dengeleri korumasını bilerek her zaman barış elini uzatmıştır.  Ne yazık ki o darbenin üzerinden bunca zaman geçmesine karşın, hala daha Rumlar barış ve onurlu bir anlaşma içlin adım atmıyor.  Bu mu Yunan ve Rum mentalitesi?  Maalesef budur.

                AP Oturum başkanının uyarı sözleri kafi mi?  Bence kafi değildir.   O zaman bütün AP Parlamenterleri Avrupa’nın göbeğinde, sözde saygınlık sergileyen bu önemli kuruluşun üyeleri, dilediği çirkin hareketi yapsın ve tek bir ceza da almasın.

                O zaman AP’nin bu konudaki kesin tavrını görecek ve bekleyeceğiz, bakalım şu Ioannis Lagos efendiye ne ceza verilecek ve bu tür davranışlar için ne tedbir alınacak.

                Özetle bu çirkin hareket karşısında AP’nin Türkiye’den özür dilemesi gerekir.  Bu özür dileme sahnesini de görmek istiyoruz.