Yanlış yaşıyoruz.

Bilgi birikimi olmayan eğitim dünyamızda bilgisayarlı eğitime geçmeye heves etmek, tıpkı iki kalas bir heves al sana tiyatro gibidir.

İçilebilir kalitede sular akmıyor çeşmelerimizden ve çak parke sök parke yine çak parke al sana belediye ile kentleşiyoruz.

Tek bir ağaç dikilmeyeli okullarımızın bahçelerine kaç yıl geçti, kaç bahar kaç kış Ve her öğretmen yeşilci, çevreci, her öğrenci, her sendika, her müdür ve her bakan da.

Ne anneler babalar ne öğrenciler ne de öğretmenler ve bakanlıklar daha zor, ama güncel bir eğitim, öğretim peşinde, yap sınavı ver notu geçsin sonrası mı, Allah kerimdir. İyi de eğitimsizliğin kuyusu çok derin.

Evdeki koltuğun yerini değiştirmekten, okuduğu gazeteyi, yazarı, gittiği berberi, sevdiği şarkıcıyı değiştirmekten ödü kopanlar ‘ değişmeyen tek şey değişmenin kendisi’ diye sayıklıyorlar derin uykularında.

Kendilerince bir konfor kuranlar konformizmlerinin derin bataklığında rahatlarına bakarken bir yandan da Oblomovculuk oynuyorlar.

Ne denebilir ki.

Yanlış yaşanıyorsa bu yanlışın tek sorumlusu hükümetlerdir ki o da dün, bu gün ve yarın yanlış yaşıyor olmanızın kaçınılmaz sonudur.

Yanlıştan, yanlış yaşamaktan kurtulmanın tek yolu, kolaycılıktan sıyrılmak ve zoru seçmektir.

Var mısınız.

Zoru seçip kendinizi ve hayatı, güne ve olanaklara yarınlara göre kurmaya.

Benimki de soru işte.

Bilirim, yoksunuz