Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği Başkanı Cafer Gürcafer, yerel bir bankanın verdiği taahhütlere uymayarak hem müteahhitleri hem de konut alan vatandaşları mağdur ettiğini açıkladı. Gürcafer, söz konusu bankanın yargıya hesap vermesi için gerekeni yapacaklarını vurguladı. Açıklama şöyle: “Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği olarak ülkemizin ekonomik durumundan en fazla etkilenen kesimlerden birini temsil etmekteyiz. Özellikle konut sektöründe faaliyet gösteren üyelerimizin inşaat finansmanını bankaları kullanarak yapmalarını teşvik ederek, konut satın alacak olan vatandaşlarımızın da kendilerini güvencede hissetmeleri ve kesintisiz imalatın gerçekleşmesi gayreti içinde olduk. Ancak, üyelerimizin iştiraki sonucu 2018 yılında bir yerel bankamızın garantörlüğü ve finansörlüğüyle başlatılan büyük bir projede, bankanın taahhütlerine uymaması ve finansmanı devam ettirmemesi sonucunda inşaatın durduğu ve hem üyelerimizin hem konut satın alan vatandaşların mağdur edildiği bilgimizdedir. Konu ile ilgili defalarca ilgili banka nezdinde girişimler yapmış olsak da ilgili banka yetkililerinin soruna çözüm bulma gayreti içinde olmadıkları, yapısal sorunları nedeni ile kredi taahhüdünden kurtulmak için bahaneler peşinde oldukları tarafımızdan tespit edilmiştir. İlgili banka, sorunu çözmek için çaba sarf etmek yerine, garantörlüğüne güvenip de kredi sözleşmesini imzalayan vatandaşları dava etmeye başladığı da bilgimize gelmiştir. Masum vatandaşların, bankacılık ciddiyetinin hilafına, proje finansmanını iptal eden bankadan dolayı, yine aynı banka tarafından dava edilmesi hiçbir mazeretle açıklanamayacak bir trajedidir! Buna ek olarak, kriz dönemlerinde Türkiye ve dünya örneklerinin tersine bir davranış sergileyerek vatandaşları ve üyelerimizi daha da çıkmaza sürüklemek maksadıyla projenin başında kullanılan kredilerin faiz oranlarını fahiş seviyelere çektiği de bilgimizdedir. Tüm bunları yapan yerel bankamızın, Birliğimiz ile 2017 yılında protokol imzalayarak üyelerimize “sorunsuz imalatı garanti altına alacak” bir finansman modeli sunma taahhüdü vermiş olduğunu da belirtmek isterim. Söz konusu bankanın bu taahhüdüne rağmen sergilediği bu davranışları ciddiyetsizlik ve hukuk tanımazlık olarak değerlendirmekteyiz. Yukarıda bahsettiğimiz konular harici, aynı bankanın başka üyelerimizle ilgili benzer uygulamalar sonucu sorunlara ve mağduriyetlere sebebiyet verdiği bilgimize gelmiştir. Türk Lirası’nın sahibi Türkiye Cumhuriyeti’nde hükümetin ve bankaların vatandaşla birlikte kriz aşmak için uğraştığı bir zamanda, ülkemizde ilgili yerel bankanın haksız davranışlarla, taahhütlerine uymayarak, bilgi ve belge gizleyerek üyelerimizi ve vatandaşlarımızı mağdur etmesi, dolayısıyla da KKTC Merkez Bankası’nı yanıltmış olması kabul edilemez. Gerek birlik üyelerimizi gerekse vatandaşlarımızı içerisinden geçmekte olduğumuz bu zor günlerde yalnız bırakmayacağımızı, konu bankanın yargı ve devlet önünde hesap vermesi için gereğini yapacağımızı kamuoyunun bilgisine getiririz.”