Evvel zaman önce, bir aşk yaşamışlardı birlikte, habersizdiler yaşadıkları aşktan bile, hatta birliktelikleri süresince aşk sözcüğünü bile telaffuz etmediler…,
Gençlik yılları dönemlerinde, hislerini birbirleriyle paylaşamayacak kadar utangaçlardı biçareler.
Zaman gittikçe ilerlediği hâlde her karşılaştıklarında sevgi dolu bakışlarını birbirlerinden esirgemediler, mahcubiyetleri ve çekingenlikleri nedeniyle masum aşklarını birbirlerine seslendiremediler…
Hayallerle yaşamayı hep yeğlediler… Yaşadıkları tatlı heyecanı kendileri için yeterli gördüler…
Gün geldi, mekân değiştirdiler. Sonra olacak olan oldu; her ikisi de farklı diyarlarda yuvalandılar…
Ne var ki geçen zamana rağmen çocukluk aşklarını bir türlü kalplerinden atamadılar.
Artık o kadar çok zaman geçti ki aradan, ömürleri süresince hiçbir umuda kapılmadan çocukluk heyecanlarını hep anımsayacaklar; ama pişmanlıklarını telafi etmek adına sonsuzadek çaresiz olacaklar.