Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Kadın Örgütü İskele İlçesi, CTP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Tufan Erhürman’ın katılımıyla “Kadınlar Geleceğe İmza Atıyor Kahvaltı Buluşması” yaptı.
CTP’den verilen bilgiye göre, etkinliğe Cumhurbaşkanı adayı Tufan Erhürman’ın yanı sıra, CTP Genel Sekreter Erkut Şahali, CTP Kadın Örgütü Başkanı Doğuş Derya, CTP İskele İlçe Başkanı Hüseyin Öztörel, CTP Kadın Örgütü İskele İlçe Başkanı Dudu Kılınç Cumaoğulları, bazı milletvekilleri ve destek veren birçok kişi katıldı.
Cumhurbaşkanı adayı Erhürman ve CTP Kadın Örgütü Başkanı Derya'nın konuşma yaptığı etkinlikte CTP Kadın Örgütü İskele İlçe Başkanı Dudu Kılınç Cumaoğulları sunuş konuşmasında, etkinliğe katkı koyanlara teşekkür ederek, “Gençlerimiz, çocuklarımız, kadınlarımız… Gailemiz, memleketimizdir.” diye konuştu.
- Erhürman: “Bu topraklarda doğan bütün çocuklar bizim çocuğumuzdur. Hiçbirinin hakkını yedirmeyeceğiz”
Cumhurbaşkanı adayı Tufan Erhürman, etkinlikte yaptığı konuşmada, “Lefkoşa’ya gidiyorum. Lefkoşa’da diyorlar ki ‘Buralar tamam, burası bitti.’ Girne’ye gidiyorum; orada ‘Burası çoktan bitti.’ Güzelyurt, Lefke… Her taraftan aynı mesajı alıyoruz. Biz esas olarak İskele’de, Karpaz’da neler oluyor merak ediyoruz diye soruyorlar. İskele-Karpaz da cevabını verdi: ‘Buralar da bitti.’ İskele–Karpaz’da kadınlar öne geçti; gümbür gümbür geliyoruz.” ifadelerine yer verdi.
İskele–Karpaz’ın memleketin geri kalanından koparılmaya çalışılmasını eleştiren Erhürman, “Sanki burada yaşayan insanlarla Lefkoşa’da yaşayanlar arasında fark varmış gibi davranıldı. İskele–Karpaz’a sanki de birileri hâkimmiş gibi muamele yapıldı. Memleketin dört yanı da bizimdir; Lefkoşa neyse İskele de odur. Kimse bu memleketi bölüp parçalayamayacak.” diye konuştu.
Beş senedir bu makamda oturan birinin olduğunu, Kıbrıs sorunuyla ilgili hiçbir adım atılmadığını belirten Erhürman, “Rahmetli Denktaş Bey, Sayın Talat, Sayın Eroğlu, Sayın Akıncı farklı siyasi görüşlere sahip olsalar da hepsi bu halkın haklarını korumak için müzakere masasında oturdular, müzakere ettiler. Müzakere masasının olmadığı dönemde de bu halkın haklarını savundular” dedi.
Bu halkın çok büyük dertlerinin olduğunu belirten Erhürman, tüm dünyaya bu halkın dertlerini anlatacaklarını ifade etti. “Bu halkın çocuklarını, karma evlilikten doğan çocukları, AB vatandaşlığından mahrum bırakılmaya çalışılanları görmezden gelmeye çalışıyorlar. Anne-baba TC kökenli olup burada doğmuş çocuklarımızın dolaşım özgürlüğünden mahrum edilmesine çalışıyorlar. Bu topraklarda doğan bütün çocuklar bu toprakların çocuğudur. Bizim çocuğumuzdur.” diyen Erhürman, hiçbirinin hakkını yedirmeyeceklerini, kardeşçe bu ülkede birlikte yaşayacaklarını ve bu ülkeyi birlikte geliştireceklerini dile getirdi.
- “Beş senedir taş üstüne taş koymadılar, bizim üstümüzden propaganda yürütüyorlar”
Beş senedir taş üstüne taş koyulmadığını kaydeden Erhürman, “Bizim üstümüzden propaganda yürütüyorlar” ifadelerini kullandı.
Tüm kesimlerden destek aldıklarını hatırlatan Erhürman, “Bizi birleştiren ortak nokta: Biz bu ülkeyi seviyoruz ve çocuklarımızı seviyoruz.” dedi.
“Ersin Bey beş senedir ‘Benim içeride yetkim yok’ diyordu. Yeni parklarda, hastane yapacakmış, doktor getirecekmiş. Beş senedir elini tutan mı vardı? Beş senedir kanser hastaları ilaç bulamazken elini kolunu tutan mı vardı?” diye soran Erhürman, cumhurbaşkanlığının son beş yıldan farklı olarak tarafsız bir makam olacağını ifade etti.
Bütün halkı, tüm kesimleriyle birlikte kucaklayan makamın cumhurbaşkanlığı olması gerektiğini dile getiren Erhürman, “Halkın onu kucaklaması gerektiği gibi, makamın da halkı kucaklaması gerekir. Gelin hep birlikte yürüyelim; çünkü bu yolu hep birlikte yürüyeceğiz, hep birlikte kazanacağız ve bu güzel ülkeyi hep birlikte yöneteceğiz.” dedi.
Erhürman, konuşmasında “Benim sözüm, sizin sözünüzdür. Bu günler geçecek. İkinci sıradaki dairenin içine mührü vuracağız. Ne CTP’ye ne Tufan Erhürman’a vuracaksınız. Siz mührü, çocuklarımıza vuracaksınız. Bu seçimi çocuklarımız kazanacak. Kadınlar öne geçsin; kadınlar önde yürüdü mü bu iş biter.” ifadelerini kullandı.
- Derya: “19 Ekim, yaşatılanlara ‘dur’ demenin başlangıcı olacak”
CTP Kadın Örgütü Başkanı Doğuş Derya da, konuşmasında yoğun katılıma işaret etti ve “Dolduk, taştık” ifadelerini kullandı.
Bir Karpazlı olarak bölgeye fırsat buldukça gelmeye çalıştığının altını çizen Derya, bölgedeki sıkıntıları ve dertleri dinlediklerini, Karpaz’ın uzun süredir üvey evlat muamelesi gördüğünü kaydetti.
Sağlık ocağı, yaşlı bakımı ve çocukların ihtiyaçlarının sürekli ihmal edildiğini belirten Derya, “Bölge bir rant alanı olarak görülüyor. Giderek yabancılaşıyor; kendi ülkemizde misafir muamelesi görüyoruz. Tüm bunlara dur demenin zamanı geldi de geçti bile. 19 Ekim, bunlara dur demenin başlangıcı olacak.” ifadelerine yer verdi.
Tufan Erhürman’dan bahsederek sözlerine devam eden Derya, “Yurt sevgisi, memleket gailesi olan, ‘toprağım’ derken sesi titreyen bir yurtsever; ayrıca daha önce müzakerelerde görev almış, Kıbrıs sorununa hakim bir hukukçu.” dedi.
Uluslararası alanda siyasi bir özne olarak Kıbrıs Türk halkının bugüne kadar verdiği varoluş mücadelesini taçlandıracak liderin de Tufan Erhürman olduğuna vurgu yapan Derya, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Geçtiğimiz beş yıl bomboş geçti. Cumhurbaşkanlığının bütçesi Ersin Bey’in turistik harcamalarına gitti. Kamu kaynakları bu hükümet tarafından belli şirketlere transfer edildi. Her geçen gün yoksullaşan toplumumuzda yoksulluk derinleşti. Andımız olsun ki tüm bunları durduracağız. Biz hak ettiğimiz hayatı ellerimizle kuracağız. Kadınların dokunduğu yerde hayat yeniden başlar. Biz bir adım öne çıktığımızda o toplumsal dönüşüm başlamış demektir. Bu dönüşüm başladı. Biz bu seçimi aldık; şu anda farkı açmak için uğraşıyoruz.”