İsmail BOZKURT

          “Sevdiklerinizle siyaset yapmayınız zira siyaset dostlukları zedeler. Siyasetçiler yollarına devam ederken siz dostlarınızı yitirdiğinizle kalırsınız.”

                 Yüzyılların ötesinden gelen yukarıdaki sözler Aristotoles’e atfediliyor. Doğru söze ne denir?

                 Bunlar da daha yakın bir tarihte, 1894 – 1977 arasında yaşayan Fransız filozofu Jean Rostand’ın sözleri:

           “Bir gün atomun enerjisini serbest bırakacağız. Gezegenler arası yolculuklar gerçekleştireceğiz. Ömrü uzatıp tüberkiloz (verem) ve kanseri tedavi edeceğiz ama en düşük seviyeli kişiler tarafından yönetilmiş olmanın sırrını asla çözemeyeceğiz.”

                 Adam bayağı iyi bilmiş pek çok şeyi! Söylediklerinin çoğu gerçekleşti bile! “En düşük seviyeli kişiler tarafından yönetilmiş olmanın sırrı” biçimindeki saptamasına gelince! Rostand’ın, bu saptamayı istisnasız tüm siyasetçiler için vermiş olduğunu düşünmüyorum. Bu sözleri (eski bir siyasetçi olarak) üstüme de almıyorum amma ve lâkin büyük oranda doğru sözler!

                 Dünyadaki ve bizdeki birçok siyasetçinin profillerine bakıp da bu sözlere katılmamak mümkün değil!

                 Bu arada bayram değil seyran değil nereden çıktı bunlar şimdi diye düşünebilirsiniz. Haksız da sayılmazsınız.

             Açıklayayım: Birkaç gün önce, sosyal medyada Almanya’nın Merkel’e veda ekmesi ile ilgili bir paylaşım dolaştı. Epeyce bozuk bir Türkçe ile!

                Gelin o paylaşımı birlikte okuyalım: 

ALMANYA ANGELA MERKEL'E VEDA ETTİ

        “Almanlar onları yönetmesi için onu seçti ve 80 milyon Alman'ı 18 yıl boyunca yetkinlik, beceri, adanmışlık ve samimiyetle yönetti.

         Saçmalamadı. Fotoğrafı çekilmek için Berlin'in ara sokaklarında görünmedi.

         ‘Dünyanın Leydisi’ olarak adlandırıldı ve altı milyon erkeğe eşdeğer olarak tanımlandı.

       Ülkesinde otoritenin liderliğini sürdürdüğü bu on sekiz yıl boyunca ona karşı hiçbir suç kaydedilmedi. Akrabalarından hiçbirini bir devlet görevine atamadı. Zaferlerin yaratıcısı olduğunu iddia etmedi.

           Milyonlarca ödeme almadı, performansını kimse alkışlamadı, imtiyaz ve taahhüt almadı, kendisinden öncekilerle savaşmadı.

          Dün Merkel parti liderliğinden ayrıldı ve arkasından gelenlere devretti ve Almanya ve Alman halkı şimdiye kadarki en iyi durumda.

           Almanların tepkisi, ülke tarihinde emsalsizdi.

            Nüfusun tamamı evlerinin balkonlarına çıktı ve (onu) altı dakika boyunca kendiliğinden alkışladı. Ülke çapında ayakta alkışlandı.

          Almanya, (onun) eski Doğu Almanya'dan olduğunu bilerek, moda ya da ışıklardan etkilenmeyen ve gayrimenkul, araba, yat ve özel uçak satın almayan, bir kimya fizikçisi olan liderlerine veda eden tek bir kurum (vücut) olarak durdu.

           Almanya'yı zirvede bıraktıktan sonra görevinden ayrıldı.

           Ayrıldı ve akrabaları avantaj talep etmedi. On sekiz yıldır gardırobunu hiç değiştirmedi.

          Tanrı bu sessiz liderin üzerine olsun!

          Bir basın toplantısında bir kadın gazeteci Merkel'e sordu: ‘Aynı kıyafeti giydiğinizi fark ettik, başka yok mu?’

         Cevap verdi: ‘Ben bir devlet çalışanıyım ve model değilim.’

         Başka bir basın toplantısında ona sordular: ‘Evinizi temizleyen, yemeklerinizi hazırlayan vb. hizmetçileriniz var mı?’

         Cevabı şuydu: ‘Hayır, hizmetçilerim yok ve onlara ihtiyacım yok. Kocam ve ben bu işi her gün evde yapıyoruz.’

         Sonra başka bir gazeteci sordu: ‘Kıyafetleri kim yıkıyor, siz mi yoksa kocanız mı?’

          Cevabı: ‘Giysileri ben ayarlıyorum ve çamaşır makinesini çalıştıran kocam ve genellikle geceleri çünkü elektrik var ve üzerinde baskı yok ve en önemli şey çamaşır makinesini almak. Komşular için olası rahatsızlığı hesaba katın! Neyse ki dairemizi komşulardan ayıran duvar kalın!”

         Onlara (gazetecilere) "Hükümetle yaptığımız işin başarılarını ve başarısızlıklarını bana sormanızı bekliyordum?’

          Bayan Merkel diğer vatandaşlar gibi normal bir apartman dairesinde yaşıyor. Almanya Başbakanı seçilmeden önce (de) bu dairede yaşadı. (O daireden) ayrılmadı ve villası, hizmetçileri, yüzme havuzları veya bahçeleri yoktur.

         Merkel, şimdi eski Almanya Şansölyesi!

        (Almanya) Avrupa'nın en büyük ekonomisi!

       

SONUÇ OLARAK

Kişi olarak ben Merkel için söylenenlerin çoğunu daha önce de okumuştum. Bu bakımdan şaşırmadım.

Jean Rostand’ın Merkel gibilere haksızlık etmiş olduğunu düşünenler  olabilir. Buna gerek yok! Rostand’ın bu “hükmü” istisnasız tüm siyasetçiler için vermiş olduğunu düşünmediğimi yukarıda yazdım.

Kaldı ki Merker bir “istisna” ve “istisnalar kuralı bozmaz!” Ayrıca yüzyıllar içinde benzerleri belki de iki elin parmakları kadar az! Öyle her “sakallı” Abdurrahman Çelebi değil! 

Hem, sadrazam olan oğlunun onu ayağına çağırıp “bak baba sen bana ‘adam olmazsın’ derdin ama ben ülkeye sadrazam oldum” demesi üzerine babanın söyledikleri var: “Ben sana sadrazam olamazsın demedim oğlum, adam olamazsın dedim. Sen sadrazam olmuşsun ama adam olamamışsın!”.

Her sakallı nasıl Abdurrahman Çelebi olamıyorsa, her sadrazam da adam olmuyor. 

Hele hele Merkel hiç olunmuyor.