Gereken cevap verilmiştir

Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis, Kıbrıs sorununa çözüm bulunmasının tek bir noktaya bağlı olduğu yönünde bir izlenim yaratma çabasına girişti.
   Anastasiadis, Kıbrıs sorununu Türkiye’nin yarattığı iddiası ile çözümün ancak Türkiye’nin taleplerini kabul etmesi halinde olabileceği yönünde bir politikayı ileri götürüyor.
   Anastasiadis, başkanlığa seçilirken şöyle diyordu; “Türkiye adanın yeniden birleşmesi, Türk Ordusu’nun çekilmesi ve insan haklarının iyileştirilmesine olabilir.”
   Anastasiadis daha sonra yaptığı açıklamada da garanti sisteminin çağ dışı kaldığını iddia ederek bunun değişmesi gerektiğini ifade etmiştir.
  Yani Anastasiadis de diğer Rum liderleri gibi Kıbrıs sorununa çözüm bulunmasının oldukça basit olduğu noktasında duruyor.
   O kadar basit olan neymiş?
   Türkiye’nin Kıbrıs’la bağı kesilsin!..Türkiye’nin garantörlüğü ve müdahale hakkı kalksın!..Kıbrıs’taki Türk askeri mevcudiyetine son verilsin!..
   Başka?
   Rumların bütün Kıbrıs’a egemen olacağı şekilde bir düzenlemeye gidilmesi kabul edilsin.
   Fakat, diğer Rum liderler gibi Anastasiadis’in anlamadığı bir nokta var.
   Kıbrıs Türk halkı böylesi istemlere cevabını gündeme getirildiği günden vererek şöyle demiştir:
   “Kıbrıs Yunan olamaz. Türk Mücahit duramaz. Ya Türk Kıbrıs var olur, ya Mücahit yaşamaz.”
   Dolayısı ile böylesi istemlerin bugün de gündeme getirilmeye çalışılması karşısında Türk halkı da cevabını hatırlatmak zorunda kalarak aynı cevabı vermeye devam ediyor.
  
*
 
   “Kıbrıs Yunan olamaz” derken bir hususu daha belirtmekte fayda görüyoruz.
   Kıbrıs Türk halkı, Türk milletinin ayrılmaz ve kopmaz bir parçasıdır.
   Türkiye ile bağlarını hiçbir zaman kesemez.
   Kesmek isteyen olursa yanıtını alır.
   Kıbrıs’ta Türk halkının varlığı ve Kıbrıs’ta eşit asli unsur olduğu tartışılmazdır.
 
*
 
   Nikos Anastasiadis öne sürdüğü istemlerinin yerine getirilmesinin imkansızlığını anlamak istemiyor. Ancak söylediklerinin ham bir hayal olduğunu anlaması için tarihe şöyle bir bakması yeterlidir.
   Kıbrıs sorunu denilen sorunu Kıbrıs Rumlarının istediği şekilde çözümlemek istemesine karşı cevabımızı yıllar öncesinden vermiştik.
   Kıbrıs Rum liderliğinin isteği neydi?
   Kıbrıs’ı Yunanistan’a bağlamak (ENOSİS) ve bunun önünde engel olarak duran Türk halkını ortadan kaldırmaktı.
   Rum liderliği bu amacı doğrultusunda Kıbrıs Türk halkına karşı 21 Aralık 1963 tarihinde silahlı saldırı başlattı. Ancak Kıbrıs Türk halkı direnerek, saldırılara karşı koydu.
   Rum liderliği ummadığı bu direniş karşısında şaşırdı ve Kıbrıs Türk halkının Türkiye ile olan bağını keserek, gücünü kırmaya karar verdi.
   Kıbrıs Türk halkının Türkiye ile irtibat noktası Erenköy idi. Yok edilmek istenmemize karşın yardım alabileceğimiz sahil şeridi Erenköy’de idi. Bu noktadan yardım sağlayabileceğimiz Anadolu’ya ulaşılabiliyordu.
   Kıbrıs Rum liderliği işte bu irtibat noktasını kesmek, Kıbrıs Türklerinin işini bitirmek ve Kıbrıs’ı Yunanistan’a bağlamak için Kıbrıs Türkü’nün nefes borusu olan Erenköy’e saldırdı. Ancak orada da yanıtını aldı.
   1974’te Kıbrıs’ta girişilen Yunan operasyonuna karşı da gereken yanıt bekletilmeksizin verildi.
   Dolayısı ile Türk halkı, varlığına yönelik saldırılara ve Türkiye ile bağların kopartılması yönündeki girişimlere karşı gereken cevabı çoktan vermiştir.