ipin ucu 3

Tarih kitapları, KKTC’deki Rum Turist Rehberler, İlkokul’daki Rum Haritası ve Chicago’dan bir mektup

 

 

Sayın Eğitim ve Kültür Bakanımız,

Sevgili Canan Öztoprak tarih kitaplarıyla gurur duyduğunu ve Şht Ertuğrul İlkokulu’na asılan ve Kuzey’i “işgal altındaki topraklar” olarak gösteren Kıbırs haritasının “TURİSTİK” olduğunu açıkladı ama, her iki konuyu da dünyanın binlerce kilometre uzağından ibretle izleyen Kıbrıslı Türkler hiç de Canan Hanım gibi düşünmüyorlar...

Rum’un yıllardır Kıbrıs Türkü’nü içten çökertmek için yapmak isteyip de yapamadığı ne varsa, ne acıdır ki son zamanlarda sözüm ona “barış” ve “çözüm” adına kendi içimizde birileri büyük bir pervasızlıkla yapılabiliyor...

Tarih kitaplarına “Şehit adlarını koymamak”,

Toplumsal varoluş mücadelemizin süreçlerini çocuklara anlatmamak,

“Barış adına gurur duyulacak işler” sayılabiliyor ama, aynı kitaplarda adanın delik- dirsik neresinde varsa bulunup ortaya çıkarılan Hristiyanlık kültürü ve gelmiş geçmiş Kilise ve onların Papazlarının adlarını çocukların önüne koymanın ne anlama geldiği anlatılamıyor!!!

Kendi kimliğinin bu topraklardaki değerleri tarih kitaplarında barışın yüzü suyu hürmetine yer almayacak,

Okullara asılan ve Kuzey’i işgal toprağı gösteren Rum haritaları “TURİSTİK” sayılacak,

Güney’den Kuzey’e gelen turistlere Rum rehberler her türlü Türk’lük ve Türkiye aleyhdarı propagandayı sunarken bunun adı Turizm olacak!!!

Aslında bütün bunların adı olsa olsa rezillik olur...

Kıbrıs’ta Türk kimliğini yok etmenin dıştan yönetilen sinsi oyunları değil de nedir bu son zamanlarda ard arda KKTC halkının önüne serilenler?

Olayları gazetemizin web sitesinde izleyen bir okuyucu ta binlerce kilometre uzaktan bakınız dün nasıl bir mektup gönderdi...

Aynen aktarıyorum;

Aktarıyorum ki KKTC’nin bunca yapılanlara karşı hala daha kimilerinin sandığından çok, ama çok daha sevdalısı olduğu “idrak edilebilsin”..

 

25 Şubat 2007

Chicago, ABD

 

Chicago’dan merhaba!

 

On beş yıllık bir eğitim uzmanı olarak, binlerce mil öteden eğitimdeki ‘reformları’ çok yakından takip ediyorum. Birçok gazetenin sözünü bile etmediği, şehidimizin adıyla anılan okulumuzdaki Rum haritası haberinden sonra bu yazıyı yazmaya karar verdim. Ülkemizdeki ‘eğitim reformları’ nın aslında eğitim sistemimizi çok gerilere götürdüğünü hepimiz biliyoruz. Bu yazımda eğitimde kanayan yaralarımıza ve de endişelerime yer vereceğim.

 

Bugün eğitimde ne yazık ki velilerimiz ve de eğitim kalitesine gönül vermişlerimiz yıllarca gerilere gidildi görüşünü paylaşıyorlar ve de endişelerini dile getirip duruyorlar. Minik çocuklar ingilizce eğitim almak için Rum tarafına gidiyor. Öğretmenlerimizin kendi çocuklarını özel kolejlere veya Rum  tarafına göndermeleri kendilerinin içinde olduğu eğitim sistemine güvenleri kalmadı mı demek oluyor? İngilizce eğitim vermekte öğretmenlerimiz yetersiz mi kaldı, yoksa minicik çocuklarımızın kendi değerlerimiz ve de kültürümüz yerine, Rum ve Yunan kültürünü mü öğrenmeleri mi isteniyor anlayamadım doğrusu. Sonuçta iki seçenek var çocuklarına ingilizce olarak eğitim planlayan velilerimiz için. Özel kolejler veya Rum tarafında ingilizce eğitim veren okullar! Bu nasıl eşitlik ve de demokrasi anlayışı?

 

Yurt dışlarında herhangi bir ülkedeki eğitim seviyesine hemen ayak uydurabileceğimiz eğitimi veren kolejlerimizin verdiği eğitim reformlar sayesinde özel kolejlere teslim edildi. Eşitlik ve de demokrasi anlayışı bu mu? Eğitimde eşitlik değil de imkansızlıklar yaratıldı! Yurt dışında okuyan ögrencilerimiz eğitim burslarında haksızlıklar olduğundan şikayetçi. “Bizler ödeyebilecek durumda olsaydık özel üniversitelere gider, ülkemizde okurduk” diyorlar. Lisansüssü programlara eğitim bursu icin kriterler biraz gülünç! Eğitim bursları öğrencilerimizi daha yüksek eğitime teşvik eden burs kriterleriyle belirlenmeli, partizan kriterlerle değil.

 

Ülkemizde milliyetçi ve de Türk olmaktan gurur duyanlarımız maalesef cok az ve de gün geçtikce azalıyor. Bugun ‘Annan Bursu’ diye bir burs olduğunu eminim birçoğunuz bilmez. Bu bursu alanlar kimler mi? İsim vermeyeceğim ama burslu olarak eğitim alan öğrencilerimiz değil ülkemizin tanıtımını yapmak, bayrağımızı taşımaktan bile utanıyor sanki! Yine isim vermek istemediğim birine,  “Ben hep taşırım yanımda bir de fazladan var” deyip vermeye çalıştım. “Yok istemem kalsın”, dediği zaman şok oldum.  Kimi burslu öğrencilerimiz  yerden yere kesiyor, KKTC diye birşey yok diyor ne yazık ki! Yerli bir gazetemizde bunu yapılan ve de sansüre tabii olmayan birçok seviyesiz yorumlardan görebilirsiniz.

 

Arkadaşlar bugün Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni yaşatmak ve de yapılan tüm karalamalara cevap vermek için çok iş düşüyor bizlere. Birbirimizle didişmek değil birlik olmak gerek. Burda KKTC yok diyen öğrenci burslu olmamalı!!! Tabii partizanlık yapan bir bakanlığın, burda ülkemizin tanıtımını yapacak, Rum ve Ermenilerin karalamalarına cevap verecek, ve de Türk olduğunu söylemekten gurur duyacak kişiler göndermesi biraz şaşırtıcı olur,  ama yine de gönül arzu eder ki burslar ve de eğitimde partizanlık olmasın!

 

Bugün liderlerimizin tanıtım ve de izolasyonları sona erdirmek icin uğraşmaları da gösteri bence.. Kendi haritalarımız dururken Rumun haritasını okullarımıza asan veya buna göz yuman okul idarecilerimiz ve de eğitim liderlerimiz mi sona erdirecek izolasyonları? Eğitimde eşitlik değil de imkansızlıklar yaratan ve de bizleri eğitimde Rumlara emanet eden eğitim liderlerimiz bence Şehit Ertuğrul Okulu’ndaki harita, tarih kitapları ve de burs kriterleri konusunda açıklama borçludur ögrenci, veliler, ve de bu ülkenin geleceğinden endişeli olan biz vatanseverlere....

 

ABD’den sevgiler ve de saygılar ülkemin güzel saygın ve de VATAN sever insanlarına...........

 

Oznur Ermetal Modro