Kıbrıs Türk Esnaf ve Zanaatkarlar Odası (KTEZO)Yönetim Kurulu, salgın nedeniyle yaşanan ekonomik sıkıntılara değinerek, alınacak akılcı ve toplum sağlığını gözeten tedbirler çerçevesinde öğrencilerin gelişini sağlamanın mümkün ve gerekli olduğunu kaydetti. Odadan yapılan açıklamada, esnaf zanaatkar iş kollarının birçoğunda, sur içlerinde, çarşılarda iş kayıplarının yüzde 100’lere dayandığı, 10 bin işyerinin kapandığı 50 bine yakın çalışanın işsiz kaldığı belirtildi. “Dünyayı kırıp geçiren salgının, bizim gibi hizmet sektörünün ekonomiyi belirlediği bir ülkede daha fazla etkili olduğu inkar edilemez. Dünya yüzde 15 dolaylarında daraldıysa KKTC yüzde 60 daraldı. Bu kadar farklı, bu kadar açık” ifadelerine yer verilen açıklamada, bu açığın oluşmasında ‘hükümet politikalarının yanlışlarının belirleyici olduğu’ iddia edildi. Açıklamada, öğrencinin ekonomiye yaptığı katkı bilindiği halde, ‘bazı etkili çevrelerin dayatması ile casinolara öncelik verildiği’, karantinasız girişlerle salgının toplum içerisinde paniğe yol açacak düzeyde çoğalmasına neden olunduğu savunuldu. Artan panik nedeniyle resmi kapatmaya gerek kalmadan insanların kendilerini kapattığı, sokağa çıkmaktan korkar olduğu savunulan açıklamada, ekonomide ciddi bir avantaj olan öğrenci girişlerinin durduğu belirtilen açıklamada, “Bu yanlış kararın yol açtığı yıkım neredeyse salgının üzerinde oldu.” iddiasında bulunuldu. “YÜZ YÜZE EĞİTİM” KTEZO açıklamasında şu ifadeler kullanıldı: “Birkaç gündür Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığı ile Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi’nin şubat ayı itibari ile yükseköğrenimin yüz yüze yapılmasında bir sakınca olmayacağı yönünde açıklamalar yapmaya başladığı görülüyor. Mayıs ayından itibaren odamız bu konuda uyarıcı olmuş ve yapılabilirliğini defalarca ortaya koymuştur. O dönemde yalnız kalma pahasına, kontrolü güç, kısa dönemli karantinasız, casino turizmine yol açacak kararlara şiddetle karşı çıktık. Kapanmaya devam ederek ülkenin temiz kalmasının devam etmesi, sonra da karantina ile öğrencilerin, salgından temizlenmiş bir adaya gelişlerinin sağlanması için mücadele ettik. Böylece uzun süre ülkede kalacak öğrencilerin gelişi ve sağlığı garanti altına alınırken, başka kesimler gözünde de ülkemiz cezp edici olabilecekti. Bu yapılmadı ve bedeli topluma ve ekonomiye çok ağır bir şekilde ödettirildi. Alınacak akılcı ve toplum sağlığını gözeten tedbirler çerçevesinde dün olduğu gibi bugün de öğrencilerin gelişini sağlamak mümkündür ve gereklidir.” Açıklamada, salgınla ilgili gerekli tedbirler çerçevesinde toplumsal ve ekonomik faydayı en üst noktada gözetmeyi dert edinmenin yeterli olacağı belirtildi.