HP Başkanı Özersay, ülkede ciddi bir zam furyasından geçildiğini de belirterek, dün KIB-TEK’te yapılacak olan Yönetim Kurulu toplantısında elektriğe zam geleceği yönünde bir bilgi edindiklerini ifade ederek, şunları söyledi: "Ekonomi ve Enerji Bakanı Erhan Arıklı’nın bakanlığa başladığı günden itibaren yapmış olduğu açıklamaları da değerlendiren Özersay, “Kendisi başlangıçta deseydi ki ben oldum ama ekonomiyi ben idare edemiyorum dolayısıyla benden bir şey beklemeyin demiş olsaydı eleştirmeyecektim. 8 ay sonra sorumluluğu üzerinden atması kabul edilebilir bir şey değildir. Yapamıyorsa görevini iade etsin. Arıklı’nın Robin Hood olmak çok hoşuna gitti. Erhan Bey’e şimdi çakma Robin Hood denmeye başlandı." ÖZERSAY, UBP MİLLETVEKİLİ BEROVA’NIN “SALGIN YÖNETİMİ” ELEŞTİRİSİNE “GİDİN OTURUN BAŞBAKAN’LA KONUŞUN… İLAVE TEDBİRLER ALIN” SÖZLERİYLE TEPKİ GÖSTERDİ Halkın Partisi (HP) Genel Başkanı Kudret Özersay, ülkeyi yönetecek insanların kriz yönetiminden anlayan, sağduyuyla hareket eden, toplum menfaatini esas alan insanlar olması gerektiğini ifade etti. “Ciddi bir kriz içerisindeyiz. Böyle bir salgın yönetimi olmaz” yönündeki açıklamalarından dolayı Ulusal Birlik Partisi (UBP) Milletvekili Özdemir Berova’yı “çok manidardır, çok yadırgadım” sözleriyle eleştiren Özersay, Berova’ya şu çağrıyı yaptı: “Gidin oturun Başbakan’la konuşun. Probleme ilişkin ilave tedbirler alın. Sorumlu davranmak zorundalar. Yeri geldiğinde bir harman övünüyorlar. Mademki 'kriz yönetiminde kriz var' diyor bunun sebebini açıklasın. Kişisel sebepler varsa bunu konuşalım yoksa eğer kişisel değil objektif sebepler varsa çıkıp söylemelidir” Partiden yapılan açıklamaya göre, HP Başkanı Özersay, ülkede koronavirüs (Kovid-19) vakalarının giderek arttığına işaret ederek, “Düğünlerle ve bayramla ilgili olarak da sanki bir bu hastalık geçmiş gibi davrandık. Herkes elini vicdanına koysun, tedbiri elden bırakmamalıyız” dedi. “BİRÇOK ÖĞRENCİ BU SÜREÇTE MAĞDUR OLDU” Özersay, bu yılın başında Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığı’nın “çok büyük bir hata yaptığına” işaret ederek, bakanlığın “Öğretmenlerin aşılama süreci tamamlanmadan yüz yüze eğitimi başlatmam” açıklamasının “oldukça yanlış” olduğunu söyledi. “Çoğu kişi için bu bir bahaneye dönüştürüldü” diyen Özersay, yüz yüze eğitim başlamamasından ötürü birçok öğrencinin mağdur olduğunu kaydetti. Özersay, dünyada çok sayıda ülkenin yüz yüze eğitimden vazgeçmediğine işaret ederek, bakanlığın Sağlık Bakanlığından bağımsız bir şekilde bu açıklamayı yapmasına tepki gösterdi. “YÜZ YÜZE EĞİTİM MUTLAKA BAŞLAMAK ZORUNDADIR” Özersay, geçen günlerde yeniden bir açıklama yapan Eğitim Bakanlığının velileri ve öğrencileri yine umutsuzluğa sürüklediğini ifade ederek, şöyle konuştu: “Eğitim Bakanlığı programını doğru biçimde yaparak yüz yüze eğitimi başlatabilmesi gerekir. Tek hedefi bu olmalıdır. Bu konuda bakanlık Sağlık Bakanlığının koymadığı kriterleri, sırf popülizm olsun diye kriterler koymaya kalkmalıdır. Gençlerimize, çocuklarımıza bir dönem daha kaybettirecek bir yaklaşıma girmemelidir. Yüz yüze eğitim mutlaka başlamak zorundadır, bunu yapamazlarsa kapatsınlar dükkânı…” “KRİZ YÖNETİMİNDEN ANLAYAN İNSANLARIN YÖNETMESİ GEREK” Kudret Özersay, bu ülkeyi önümüzdeki yıllarda yönetecek olan insanların kriz yönetiminden anlayan, sağduyu ile hareket edecek olan, toplum menfaatini esas alan insanlar olması gerektiğini ifade ederek, “Hükümetlerin istikrarlı olması, tek başına iktidar gibi bir şey değildir. 90’larda iki kez tek başına iktidar gördük, istikrar görmedik” diye konuştu. “KAPALI MARAŞ’IN ESKİ SAKİNLERİNE AÇILMASINI DESTEKLEYEN BİR SİYASİ PARTİYİZ” Özersay, Kapalı Maraş’ın KKTC yönetiminde eski sakinlerine açılmasını 7-8 sene önce gündeme getirdiklerine işaret ederek, “İnsanlara sözümüzü tutup, hükümetteyken Bakanlar Kuruluna da götürdük. Böylece ilk başlangıç vuruşunu yaptık ve hükümet politikası haline getirdik. Kapalı Maraş’ın eski sakinlerine açılmasını destekleyen bir siyasi partiyiz. Ve bunun doğru yapılmasını istiyoruz” dedi. Maraş’ın açılmasının iç siyaset malzemesi haline getirildiğini de savunan Özersay, Cumhurbaşkanlığı seçimlerine işaret ederek, “Bir adayı desteklemek için aceleye getirildi. Eski sakinler konusu bir kenara koyuldu, seçime yetiştirmek için 'açalım' dediler. İkisi paralel ilerlemesi gerekirken, kimse gıkını çıkaramazdı. Zamanlama hatası yapıldı. Diplomatik seferberlikle toparlanabilir” diye konuştu. “DİPLOMATİK SEFERBERLİK BAŞLATILMALI” Özersay, diplomatik girişimlerin eksik kaldığına da işaret ederek, diplomatik seferberlik başlatılması gerektiğini söyledi. Özersay şöyle konuştu: “Biz hükümette olmasak da başarılı olunmasını isteriz. Çok geç kalmadan zararın neresinden dönersek kârdır. Kurumlarıyla bu devletin sürekli görünür olması, dünyayla bu teması kurması gerekir. BM Güvenlik Konseyi’nin çok da adil bir kurum olduğunu düşünmüyorum. Ama ağlamayan çocuğa da meme yoktur. Sen ilk önce üzerine düşeni yap… Diplomasi böyledir. Diplomatik bir seferberlik başlatarak, üzerlerine düşeni yapmaları lazım.”