Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu Çalışanları Sendikası (El-SEN), bu sabah saat onda sendika binası önünde uyarı grevini yaptı. Ekonomik pakette, özelleştirme ve AKSA’ya karşı olduklarını belirterek Kıb-Tek özerk bir yapıya kavuşana kadar sürdüreceğini ve geri adım atmayacaklarını duyurmuştu. Sendika merkez bina önünde başlatılan bu eylem Başbakanlığa doğru yüründü. Ardından başkanlık önünde toplanıp bir konuşma yapıldıktan sonra yoğun olan güvenlik önlemleri sonucunda sorunsuz bir şekilde eylem sona erdi. EL-SEN BAŞKANI KUBİLAY ÖZKIRAÇ DİLENE DİLENE DEĞİL DİRENE DİRENE KAZANACAĞIZ Aylardır elektrik kurumu çalışanları sendikasının tolumun aydınlık günleri için vermiş olduğu bir kavga vardır. Kurumun, toplumun, ülkenin gelecek yıllarda karanlığa bürünmemesi için mutlaka enerjide yatırama ihtiyacımız vardır. Geçmiş koalisyon hükümetinin her şeye rağmen ilgili bakanın bütün tavırlarına rağmen almış olduğu bir yatırım kararı vardır. İhale komisyonunda bu ihale kararı bekletilmektedir. Sendikamız ve bize katkı koyan tüm uzman arkadaşlarımız ısrarla komuoyununa ısrarla açıklamaktadırlar. Tek bir gayemiz vardır bu ülke ve topluma, bu ülkenin güzel çocuklarının geleceği ile ilgili bu yatırımları mutlaka yapın. TÜM EMEKÇİ KESİMLERİMİZ BORÇLARINI ÖDÜYORSA ARKADA OTURAN BU BEYLERE ÖDEYECEK Bu ülkeyi yönetim iddiasında olanların bu kuruma yüz bin milyonlarca borcu vardır. Bazı ayrıcalıklı kesimlerin mahkeme kararıyla silinmektedir. Örneğin Cratos , örneğin buralarda bir üniversite… Biz şunun söylüyoruz tüm halkımızın, tüm emekçi kesimlerimiz Kıb-Tek’e olan borçlarının ödüyorsa arkamda oturan bu beylerde bu borçlarının ödeyecektir. Biz ayrımcılığa karşıyız, biz AKSAN’ın bu toplumu sömürmesine karşıyız. AKSA’ya verilen milyonlarca dolar parayla bu ülkenin enerji sorunun çözmüş olacaktır. Bu konuda bize yardım eden Hasan Altıok kardeşimiz ısrarla, yıllardır onların gözüne soka soka önerilerini de sunmuştur. BENİM ORTAĞIM BU İŞE KARŞIDIR Bu ülkenin Dışişleri Başkanı, Halkın Partisi’nin Başkanı sendikadan yetkili arkadaşlarımla görüştüler. Kudret Özersay’ın söylediği cümle bu işin gerçeğini ortaya koymuştur. ‘’Benim ortağım bu işe karşıdır.’’ Ancak Kudret Özersay’ın söylediği bir cümle daha var. ‘’Bu ülkeye kabloyla elektrik işi hayaldir, yalandır.’ TÜRK-SEN GENEL BAŞKANI ARSLAN BIÇAKLI ÜLKENİN YÖNETİMİNE GEÇİCİ OLARAK GELEN SİYASİLER ZANEDİYORLARKİ ÜLKENİN DEĞERLERİNİ KENDİLERİNE KOÇAN ETTİLER Ülkenin değerleri, toplumun malları olan bu kurumlar size babanızdan miras kalmadı. Eğer miras kaldıysa istediğinizi yapabilirsiniz. Ama size miras kalmadı bir siyasinin toplumun malı olan değerleri bir bir satma yetkisi yoktur. Ama bu efendiler alışkındır. Ercan’ı da sattıklarında aldıkları çekide hatıra fotoğrafı niyetine fotoğraf çekildiler. Halbuki o utanç fotoğrafıydı. Ama arkadaşlar yanlış anladı övünç kaynağı olarak önlerine koyup fotoğraf çekildiler. İMZALADIKLARI PROTOKOL UTANÇ PROTOKOLÜDÜR O protokolün içerisinde toplumun malı olan kurumları nasıl satacaklarını yazdılar. Sıkılmadan yüzde iki fazla verdiler onu bile fazla yazdılar. Memlekete kaç tane memur kaç tane öğretmen alacaklarını yazdılar. Bu aslında utanç belgesidir. Aylardır, yıllardır şu söyleniyor kurumlarınıza yatırım yapılması lazım ki topluma ucuz enerji verilebilsin, sağlıklı ve çevreci bir enerji verilebilsin diye. Bunu biz söylemiyoruz. Bunu bir önceki hükümet, teknik arkadaşlarımız, mühendisler herkes aynı şeyi söylüyor. İki hükümetin bu konuda kararı var. Dörtlü hükümetten sayın başbakan yardımcısının bakanlar kurulunda kararı var yeni dört tane jeneratörün ihaleye çıkılmasıyla ilgili, bu yetmez Kıb-Tek yönetim kurulundakilerin de imzası var, yeni santral alın diye. Yeni santrali neden almıyorlar? Biz ihtiyacın olduğunu biliyoruz da onlar bilmiyor mu? Biliyorlar ama aldıkları emirler öyle. YATIRIM YAPMAYACAKSINIZ İKİ SENE İÇERİSİNDE KIB-TEK KRİZE GİRECEK SONRA TEMSİLCİERİ AKSAYA TEMSİL EDECEKLER. Maliyenin borcu yokmuş. Ya siz yalan söylüyorsunuz ya da ben. Ama ben hayatımda yalan söylemedim. O zaman siz yalan söylüyorsunuz. Mehmet ağabeyin, Ayşe bacı nasıl ki bir ay elektriğini ödemezse nasıl ki borcundan dolayı elektriği kesilirse sizde ödemezseniz sizin de borcunuz vardır diye sizin de enerjiniz kesilecek. Sizin yüz dokuz milyon borcunuz var bu da sadece maliyenin borcudur. İlçe başkanları çıkıp nu sendikacılar yalan söylüyor bizim o kadar borcumuz yok zaten Tatar Bey söyledi o kadar borcumuzun olmadığını. Geçmiş hükümetlere de söyledim size de söylüyorum ‘’burada ceryan var elinizi uzatmayın…’’ DEV-İŞ GENEL BAŞKANI HASAN FELEK TÜRKİYE’DEN DAYATILAN VE YERLİ İŞ BİRLİKÇİ HÜKÜMET TARAFINDAN BİZLERE UYGULANMAYA ÇALIŞILAN EKONOMİK PAKETLER KIBRIS TÜRK HALKININ VARLIĞINI,KİMLİĞİNİ, SİYASETİNİ YOK ETMEYİ AMAÇLAMAKTADIR. Bu paketlerin içinde 1986’dan beri Kıbrıs Türk Elektrik Kurumunun özelleştirilmesi vardır. Her üç yılda bir temcit pilavı gibi bu topluma, bu toplumun öz malını sermayedarlara peşkeş çekmek için dayatıyorlar. Kıb-Tek’i özelleştirmek için önce zarar ettirmeye uğraştırdılar. Kıb-Tek’i özelleştirmek için gününde ve zamanında teknolojik yatırımların yapılmasını engellediler hala daha da engelliyorlar. Kıb-Tek’in özelleştirilmesi için çalışanların maaşlarının çok fazla olduğunun yalanını ortaya attılar. Kurumumuzun özeleştirilmesine, parçalanmasına asla geçit vermeyeceğiz. Bu kurum Kıbrıs Türklerinin sahip olduğu en son kalelerden biridir. Yapılması gereken Kıb-Tek’i özelleştirmek veya parçalamak değil günün teknolojik koşullarına uygun kapasite arttırılmasına gidilerek ucuz, temiz ve nitelikli enerji sağlamak olmalıdır. Kurum özerkleşmelidir AKSA’dan kurtulmadır. Dayatma paketlere ve özelleştirmeye karşı bugün çıktınız bu yolda ekmekçilerin temsil edildiği sendikal platform olarak sizlerle sonuna kadar destek vermeliyiz. Birlikte mücadelemizi ölene kadar sürdüreceğiz. ‘’COME ON ERS’’'li EYLEM! EL-SEN grevinde ‘’COME ON ERS’’ yazılı bir pankart taşındı. Bir süre önce Başbakan Ersin Tatar İngiltere’de futbol oynadığı dönemi anlatırken o yıllarda maç sırasında kendine ‘’COME ON ERS’’ diye seslendiklerini anlatmış ‘’kafa ile gol attığını’’ söylemişti. Tatar ayrıca muhaliflere de ‘’kafa atacağını’’ söyleyerek espiri yapmıştı. Bunun üzerine eylem yapanlar pankartı açtıktan sonra Başbakanlık binasının önünde bir topu sektirerek kafa atışı yaparak topu binanın bahçesine gönderdi. Daha sonra eylem sorunsuz bir şekilde tekrar aynı yoldan geri dönerek son buldu. Haber ve Fotoğraflar: Esengül Aykaç VATAN ÖZEL