Kritik bir eşiktir okumak.
Oku da ne okursan oku denilebilecek günlerden geçmiyoruz.
Yaşadığımız çağ neyi / neleri okuyacağımızın ve nelerin çocuklarımıza okutulmasına karşı çıkmamız konusunda çok titiz davranmamızı gerektiriyor.
Devlet destekli yazıcılıklardan / yazarlıklardan bucak bucak kaçınmalıyız.
Dün her ne demekse ‘‘ islami milli şiirler ’’ diye bir garabetle üstelik de hükümetin devletin desteği ile gözümüze, gençlerimizin körpe dimağlarına sokulmuştu.
Bu gün de yine tırnak içinde Anadolu Mektepleri diye bir örgütlenmenin devlet destekli dinsel örgütlenmenin okumalar diye bir eylemi ile karşı karşıya bırakılıdı gençlerimiz.
Okumak insanın kendi kendisi ile karar alması gereken bir şeyken kimi vakıfların ve hükümetle çok sıkı ilişkiler içinde olan bir sözüm ona okumak eylemi ile karşı karşıya bırakılıyor gençlerimiz.
Listelerinde okuma listelerinde Yaşar Kemal’den tutun da Cemal Süreya’ya Atilla İlhan’dan Murat Uyurkulak’a kadar çağdaş ve aydınlık hiçbir yazarın asla ve katiyen yer almadığı ve fakat neredeyse tüm dinci yazıcıların yer aldığı bir listeye Cengiz Aytmatov gibi birkaç yazarı da süs olarak kattıkları bir listeyle hay ediyorlar eğitim sisteminin üstüne.
Ömürleri boyunca ders kitabı dışında bir tek kitap bile okumamış oldukları her hallerinden belli olan hükümet üyelerinin kontrolunda olan bu çerçeveden başka bir şey beklemek abestir de bu kervana katılmakta gönüllü olan kimi öğretmen ve yazarların da ne oluyoruz yahu, bayram değil seyran değilken bu kampanya da ne demesini beklerdim.
İnsan bir bakar çalışmasına katıldığı ve gençlerle buluşmasına ön ayak olduğu bu mekteplerde ne okutuluyor diye.
Mektep kavramına asla karşı değilim ve fakat Anadolu okulları denseydi bucak bucak kaçacak olan ilgililerin ve ilgililerin denetimindeki derneklerin mektepler / mektep kavramını seçmelerinden işkillenmek gerekmez miydi.
Yarın bir gün İstanbul medreseleri yazıları diye bir şey çıkarsa karşınıza ona da mı balıklama atlayacaksınız arkasında devlet ve hükümet desteği var diye.
Öğrenci deriz ya işte ona eskiden talebe denirdi ve taliban da talebeler demektir yani talebenin çoğuludur.
Talebe deme devrinde ilkokullar mektep diye adlandırılırdı lise üniversite de medrese diye.
Neye / nelere çanak tutuyor olduğunuzun farkında mısınız