“Neden Yerel Yönetim -1-“ başlıklı yazımda, genel hatları ile; Kıbrıslı Türklerin mahalli örgütlenme ile başlayan varoluş mücadelesi ve devletlerin idari, politik veya mali yerel yönetim hedeflerini özetlemiştim.

Çöplerimizin, “bürokrasiye” takılmadan toplanmasının;

Su, temizlik, barınma, imar, defin, mezarlık, kanalizasyon, ulaşım, katı atık, şehir içi trafik düzenlenmesi, oto park, yeşil alan, sosyal alan, çevre sağlığı, ekolojik dengenin korunması, gıda denetimi, zabıta hizmetleri, kültür, sanat, tarih, turizm, tarım, gençlik ve spor faaliyetleri, özel gereksinimleri olan bireylere hizmet… Gibi kamusal veya yarı kamusal mal ve hizmetlerin: yaşamlarımızı kolaylaştırmak için hızlı ve sürdürülebilir bir şekilde “Yerellik İlkesi” ile devlet sınırları içerisinde bulunan en küçük coğrafya, “mahalle” yaşam alanına eşit şekilde sunulması hedeflenir.

 İdari vesayet denetiminden sıyrılıp, daha çok iş, daha çok hizmet sunmak isteyen; sosyal, ekolojik, yerel-global belediyecilik akımlarından örnekleri artırmak mümkün.

İklime duyarlı kentler yaratmaktan tutunda, katı atıkları enerjiye dönüştüren, çevreci belediyecilik hizmetlerine ve bireysel araç kullanımını azaltmaya çalışan Yerel politikalara kadar bir çok uygulama örnek görebiliriz.

Düşünsenize, bağlı olduğunuz belediye, şu sıcak yaz aylarında evsel atıklarınızı (çöplerinizi) toplayamazsa! Ne olurdu? Tam bir kaos, Her evin kendi çöpünü “düzensizce” kent çevresine saçtığı bir ortam: sağlık ve çevre felaketlerinin başgöstermeye başladığı istenmeyen bir durum… Sadece bir haftada yaşadığınız alan, kokudan, sinekten, pislikten… Cehenneme döner, yaşanmaz şekle girerdi!

Belediyeler, yaşam kalitemizin gelişmesini sağlayan örgütlerdir.

Dünyada, belediyeler daha güçlü hizmetler verebilmek adına; uluslararası anlaşmalara, sözleşmelere ve kriterlere imza atmaktadırlar.

Tek çatı altında “Yerellik İlkesini” geliştirmek için toplanan uluslararası veya yerel belediyecilik örgütlerinde temsiliyet arayışı sürmekte.

  • Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı,
  • Yerel Yönetimler Evrensel Bildirgesi (Rio de Jenerio, 1985)
  • “Yerindelik İlkesi” (Maastricht ve Lizbon Antlaşmaları)
  • Uluslararası Kuruluşlara üyelikler; (Dünya Birleşmiş Kentler ve Yerel Yönetimler Teşkilatı, Dünya Haller Birliği, Avrupa Bölgeler Meclisi, Avrupa Kentler Birliği, Türk Dünyası Belediyeler Birliği…)

Yukarıda özetlemeye çalıştığım anlaşmalar veya birlik kuruluşları ile yerel yönetimlerde “GLOKALLEŞME” felsefesinin başlatıldığını görmek mümkün.

Yönetim organizasyonlarının başarılı olabilmesi için:

Planlama, örgütlenme, yönetme, eşgüdüm ve denetim alanlarını özümsemiş olmaları gerekmektedir.

Benim Yerel Yönetimlerdeki en temel başarı felsefem;

“Mahallenin Çocukları” oyun oynuyor ve gülüyorsa,

“Mahallenin Gençleri” gelecekten korkmuyor ve yerinde duramıyorsa,

“Mahallenin Yetişkinleri” üretiyor ve paylaşıyorsa,

“Mahallenin Yaşlıları” çocuklara eşlik edebiliyor, kenti gezebiliyorsa,

“Mahallenin Ağacı” güneşi görebiliyorsa, yapraklarını rahatça dökebiliyorsa,

“Mahallenin kedisi – köpeği…” neşeli ve sağlıklı ise:

Yerel Yönetim başarılı demektir.

Yazının devamı olacak.

Haftaya “Neden Yerel Yönetimler 3” başlıklı yazı dizisinde yeniden buluşmak üzere…

  

Vatan Gazetesi

Reşat Kansoy

16.07.2021