Nedir Özden Gelen Haklarımız

Bir itirazım yok konuşun.
Evde kahvede ahbap arkadaş sohbetinde ağzınıza geleni söyleyerek ve kulağınıza geleni duyarak konuşabilirsiniz. Konuşun.
Ve fakat bir halkı temsilen konuşmaya yeltenirseniz bunu hakkıyla yapabilmek için öncelikle kavramların ne manaya geldiğini bilmek mecburiyeti vardır.
1960 anayasasından doğan haklarımız var dedikten sonra iki ayrı devletten söz ederseniz asla ve katiyen ciddiye alınmazsınız.
Alınmazsınız çünkü dört elle sarıldığımız 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti kurucu anayasası KIBRIS TÜRKLERİNİ KIBRIS RUMLARI İLE HER ALANDA EŞİT KABUL VE İLAN EDERKEN RUMLAR VE TÜRKLERİN HER BİRİNİN BU DEVLETTEN ( KIBRIS CUMHURİYETİ ) AYRILIP DA KIBRIS COĞRAFYASI ÜZERİNDE YENİ BİR DEVLET KURMASINA MANİDİR.
Ve ikinci mesele de KKTC bağımsızlık bildirgesidir. Oy birliği ile kabul edilmiştir
İşte KKTC bağımsızlık bildirgesinin ruhu, aynen bildirgeden aktarıyorum
‘‘ Kıbrıs Türk halkının özgür iradesini temsil eden, doğuştan hür ve eşit olan bütün insanların hür ve eşit yaşamalarına inanan, bu inanç içinde, Kıbrıs Türk Halkının kendi kaderini tayin etme hakkını 17 Haziran 1983 tarihli kararıyla dünyaya ilan etmiş olan, ırk, milli menşe, dil ve din gibi farklara dayalı olarak insanlar arasında ayırım gözetilmesini, her türlü sömürgeciliği, ırkçılığı, baskı ve tahakkümü reddeden, Kıbrıs'ta, Doğu Akdeniz'de, Orta-Doğu'da ve dünyada tam bir barış ve istikrarın, huzur ve güven içinde yaşama ve kendi kendilerini yönetmeye hakları olduğuna inanan, aynı adada yan yana yaşamaya mecbur bulunan bu iki halkın aralarındaki bütün sorunları, eşit düzeyde müzakerelerle, barışçı, adil ve kalıcı bir çözüme ulaştırmanın mümkün ve zorunlu olduğu görüşüne sımsıkı bağlı bulunan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin ilanının iki eşit halk arasında ortaklığının bir federasyon çatısı altında yeniden kurulmasını ve sorunların çözümlenmesini engellemeyip, kolaylaştırabileceğine kani olan, iki halk arasındaki bütün sorunların barışçı ve uzlaşmacı bir politika ile çözümlenebileceğine inanan ve bu amaçla müzakereler yürütülmesini yürekten dileyen ve önerilmiş bulunan zirve toplantısının bu açıdan yarar sağlayacağına inanan Meclisimiz, Kıbrıs Türk Halkı adına, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin kuruluşunu ve 'bağımsızlık bildirisini' onaylar "
1983 yılındaki sağ siyasetçilerimizi bu günkü sağ ve sığı siyasetçiler ile karşılaştırırsak elli ( 50 ) yıl önceki sağ / milliyetçi siyasetin fersah fersah ilerisinde olduğunu görürüz.
Şimdi soruyorum KKTC sağ siyasetçilerinin iki laflarının üçünde dile getirdikleri ‘‘ ÖZDEN KAYNAKLANAN / GELEN HAKLARIMIZ ’’ nedir nelerdir, bir zahmet halka değilse bile kendi kendilerine açıklayabiliyorlar mı.
Varsayalım ki Kıbrıs adasında doğan her bir Kıbrıs Türkünün doğumla gelen haklarından söz ediyor olsunlar.
O durumda her bir Kıbrıslı Türk velev ki Kıbrıs Cumhuriyetinde doğmuş ve onun yönetimi altında yaşıyor olsun, bu halde her bir Kıbrıs Türkü kanun önünde Kıbrıs Rumlarının sahip olduğu haklara teoride / kanun tahtında sahiptir ve Ali ile Alekko kanun önünde eşittir.
Sanmıyorum bunu demeye çalıştıklarını.
Ve zaten benim ne sandığım önemli değil onlar açıklasın ‘‘ özden gelen haklarımız ’’ derken ne demek istediklerini.
( bu yazıya devam etme ihtimalim yüksektir )