Özersay kendi çocuğu hak etmesine rağmen örgüt başkanlarının, Bakan yakınlarının, Başbakan hısımlarının ve dahasının hak etmiyor oldukları işlere, makamlara ve mevkilere gelmesinin vatandaşı canından bezdirdiğini ifade etti. Halkın Partisi Genel Başkanı Kudret Özersay “biz Halkın Partisi olarak kimseye menfaat vaadinde bulunmuyoruz. Bizde belirli bir kesimin, belirli bir meslek grubunun ya da zümrenin değil toplumun menfaati, kamunun yararı esastır. Vatandaşların büyük bir bölümünün beklentisi zaten menfaat değil, sadece ve sadece adalettir” dedi. Özersay kendi çocuğu hak etmesine rağmen örgüt başkanlarının, Bakan yakınlarının, Başbakan hısımlarının ve dahasının hak etmiyor oldukları işlere, makamlara ve mevkilere gelmesinin vatandaşı canından bezdirdiğini ifade etti. Bankalardan çok yüksek faizlerle borçlanıp borç altında ezilen insanlar, partizanlık ve adam kayırmacılıkla birilerine geri dönüşü olmayan batık krediler verilmesine tahammül edemiyor haklı olarak. Bu nedenle halkın büyük bir çoğunluğunun talebi aslında kişisel menfaat falan değil sadece ve sadece adalettir. Herkese eşit fırsatlar yaratılmasıdır. Mesela emekliliğine az bir zaman kala bazı yandaş ya da akrabalara kıyak atamayla bu insanların emekli ikramiyesinin ve emekli maaşının katlanarak artmasını kimse içine sindiremiyor. Çünkü herkes biliyor ki bu paralar Halkın cebinden çıkıyor, çocuklarımızın ve torunlarımızın geleceğinden çalınarak ödeniyor. İnsanımızın büyük bir çoğunluğunun istediği, kamunun kaynaklarının artık birilerine kıyak çekilmesine son verilmesi ve adil paylaşılmasıdır” dedi. Halkın Partisi yetkilileri Paşaköy’ü ziyaret ederek vatandaşlarla bir araya geldi ve soruları yanıtlayarak sorunlara nasıl çözüm bulacaklarını anlattı. Ziyaret sırasında parti başkanı Özersay’a Genel Sekreter Tolga Atakan, Gazimağusa İlçe Başkanı Özgür Vehit ve HP yönetiminde yer alan bazı isimlerle gönüllüler eşlik ettiler. “Kimini Mahalleye, Kimini Mahkemeye Yollayacağız” Paşaköy ziyareti sırasında bir yandan Kalkınma Bankası diğer yandansa Kooperatif Merkez Bankası gibi aslında Halkın birikimlerini, kamu kaynaklarını barındıran kurumların içinin boşaltılmak istendiğine dikkat çeken Özersay “bu kurumları yıllarca bilerek ve isteyerek, kasıtlı olarak kötü yönettiler ve zarara uğrattılar. Batık krediler verdiler ve ne ilginç tesadüftür ki hep yakınlarına, akrabalarına ve partililerine bu kıyakları çektiler. Şimdi burada tüm samimiyetimle bir kez daha şunu vurgulamak istiyorum: Kimini mahalleye, kimini de mahkemeye yollayacağız. Bu yapılanlardan sadece istifa ederek veya hükümetten giderek kurtulamazlar, buna müsade etmeyeceğiz. Kimseye minnet borcumuz olmadığı gibi hiçbirinden de ne korkar ne de çekiniriz. Onun için bu konular önce savcılık ve polis süreciyle başlayacak, ardından da mahkemelerin önüne gelecek. Tüm bunları bütünleyecek şekilde nereden buldun yasasını da hayata geçireceğiz. Yönetmeyi beceremeyenleri mahalleye, devleti ve kurumlarını zarara uğratanlarını ise mahkemeye yollayacağız”. Kamu Görevlilerine Çağrı: "Suça Ortak Olmayınız” Özersay son dönemde UBP-DP hükümetinin şahsi menfaate dayalı uygulamalarındaki önemli artışa dikkat çekerek kamu görevlilerine bir kez daha çağrıda bulundu ve anayasa ve yasalara uygun olmayan talimatları yerine getirmemelerini, suça ortak olmaktan kaçınmalarını ve Halkın kurumlarını ve parasını korumalarını istedi. Özersay “açıkça yasa dışı, usulsüz olan uygulamalara müsaade etmeyiniz ve suça ortak olmayınız. Özellikle siyasi atama ile gelenlerin bir bölümünün kamu yararını hiçe sayan uygulamalarını durdurmak, mevzuatımıza aykırı talep ve talimatlara geçit vermemek sorumluluğunuz vardır. Bu yapılanların hepimizin çocuklarının ve torunlarının geleceğini çalmak anlamına geldiğini bilerek hareket edin. Halkın sizlerden beklentisi budur” dedi. Ayrıntılar VATAN'da