“AB’NİN KIBRIS SORUNUNUN ÇÖZÜM ÇABALARINA KATILIMI TÜRKİYE’NİN OLUMLU AJANDA İSTEMESİ NEDENİYLE GEREKLİ” BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in Cenevre’de Kıbrıs müzakere prosedürünü harekete geçirmek ve asgarî bir anlaşma sağlamak için 3 adımlı bir yöntem izlemeyi düşündüğü, Rum Yönetiminin Cenevre’de müzakerelerin yeniden başlama ilanının yapılması beklentisinde olduğu haber verildi. Fileleftheros “Guterres’ten Üç Hareket… BM Genel Sekreteri Kıbrıs Sorununda Prosedürün Kilidini Açmak İçin Nasıl Hareket Etmeyi Düşünüyor” başlıklı haberinde, Genel Sekreter’in 27-29 Nisan’da Cenevre’de yer alacak gayriresmî 5+BM konferansı çerçevesindeki temaslarını üç aşamaya ayırdığını yazdı. AŞAMALAR… Habere göre Guterres, konferansın ilk günü olan 27 Nisan’da konferans çalışmaları için bütün taraflarla ortak bir görüşme yapacak. Bu görüşmede Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis, Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Yunan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias ve İngiltere Dışişleri Bakanı Dominic Raab yer alacak ve Genel Sekreter’in huzurunda tezlerini ortaya koyacaklar. Ertesi gün, 28 Nisan’da Genel Sekreter beş taraf ile ayrı ayrı görüşmeler yapacak; bunun paralelinde Cumhurbaşkanı Tatar ve Rum Yönetimi Başkanı Anastasiadis ile ortak görüşmeler gerçekleştirecek. Bu görüşmelerin, nihai sonucu belirleyecek olması nedeniyle çok önemli addedildiğine dikkat çekildi. Konferansın son günü olan 29 Nisan’da Genel Sekreter’in, nihai görüşmeyi yapmak ve ortak açıklamayı ilan etmek üzere bütün katılımcılar ile ikinci kez toplu halde bir araya gelmeyi planladığı kaydedildi. Rum Dışişleri Bakanı Nikos Hristodulidis, Rum tarafının, Cenevre’den çıkacak sonuç için, “müzakerelerin BM kararlarında belirlenecek çerçeve içerisinde yeniden başlamasının ilan edilmesi” beklentisi içerisinde olduğunu ancak bütün ihtimallere de hazır olduğunu açıkladı. Kıbrıs sorunundaki ön hazırlık son düzlüğe girmiş olmasına karşın Avrupa Birliği’nin rolünün halen belirsiz olduğuna dikkat çeken gazete, Hristodulidis’in dün AB üyesi ülkelerin Güney Kıbrıs’ta akredite büyükelçileri ile çalışma yemeğinde bir araya geldiğini ve bu vesileyle AB’nin Cenevre’ye katılımının önemine bir kez daha vurgu yaptığını belirtti. Gazete edindiği bilgilere dayanarak “AB’nin Kıbrıs sorununun çözüm çabalarına katılması ve özlü müdahil olması gereğinin” de ele alındığı dünkü çalışma yemeğinde, “bu gereğin sadece Kıbrıs Cumhuriyeti’nin AB üyesi olmasından ve bunun devam edeceğinden veya ilk kez çok önemli yakınlaşmalara varılan son müzakere sürecine AB’nin de katılmış olmasından değil, mevcut konjonktürde Türkiye’nin AB ile olumlu ajanda istiyor olmasından kaynaklandığı” savunulduğunu yazdı. HRİSTODULİDİS: “EGEMEN EŞİTLİK KABUL EDİLEMEZ” Habere göre Avrupalı büyükelçilere hitap ederken “Kıbrıs sorununun çözüm müzakereleri çerçevesinde konfederasyon veya iki devletin Rum Yönetimi için görüşme konusu olmadığını, Guterres Çerçevesi’nin bütün maddelerinin müzakerelere tabi olması gerektiğini” söyleyen Hristodulidis şunları ileri sürdü: “BM kararlarında ve raporlarında izah edildiği şekliyle siyasi eşitliği kabul ediyoruz. Egemen eşitlik kabul edilemez çünkü işgal bölgelerinde ayrı devletin tanınmasına gönderme yapar keza iki bölgeli iki toplumlu federasyon çerçevesi dışındadır.” 3 HEYETTE KİMLER VAR Gazete Rum tarafından Cenevre’ye siyasilerden ve teknokratlardan oluşan üç grup ve bir de gazeteciler grubu gideceğini yazdı, şu detayları verdi: Birinci grupta Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis ve yakın çalışma arkadaşları Dışişleri Bakanı Nikos Hristodulidis, Müzakereci Andreas Mavroyannis, Anastasiadis’in diplomatik büro şefi Kiriakos Kuros, Sözcü Kiriakos Kusios, Ulusal Konsey Sekreteri Pandelis Pandelidis, eski Dışişleri Bakanı Yoannis Kasulidis ve Panayotis Dimitriu yer alacak. “Palace of Nations”ta yer alacak görüşmelerde -şu ana kadarki bilgilere göre- Anastasiadis’e Mavroyannis, Kuros ve Kasulidis eşlik edecek. İkinci grup siyasi parti başkanlarından oluşacak. Grupta DİSİ Başkanı Averof Neofitu, AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu, DİKO Başkanı Nikolas Papadopulos, EDEK Başkanı Marinos Sizopulos, Vatandaşlar İttifakı Başkanı Yorgos Lillikas, Ekologlar Başkanı Haralambos Theopemptu, Dayanışma Hareketi Başkanı Eleni Theoharus ve DİPA Başkanı Marios Karoyan olacak. Üçüncü grup ise şu isimlerin yer aldığı hukukçulardan ve müzakere heyeti üyelerinden oluşuyor: Başsavcı Yorgos Savvidis, Tasos Conis, Tumazos Çelebis, Konstantinos Kombos, Kostas Paraskeva, Aris Konstantinidis, Ahillevs Emilianidis ve Hristina Yoannu. Alithia “Hristodulidis: Beşli Konferanstaki Hedef Müzakerelerin Yeniden Başlamasının İlanı… Hükümet Bütün Senaryolara Hazırlanıyor… Türkiye’den Sürprizler İhtimal Dışı Tutulmuyor” başlıklı haberinde, Cenevre öncesi son düzlüğe girilirken Hristodulidis’in dün söylediği üzere Rum tarafının ana hedefinin “müzakerelerin Crans Montana’da kaldığı yerden yeniden başlamasının ilan edileceği bir açıklama yayınlanması” olduğunu yazdı. ÇAVUŞOĞLU DENDİAS’LA GÖRÜŞECEK, KKTC’YE GELECEK Beşli Konferans için ön hazırlıkların da yoğunlaşmakta olduğuna işaret eden gazete Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias’ın bugün İstanbul’a giderek Fener Rum Patriği Bartholomeos’la görüşeceğini, yarın da (Perşembe) Ankara’ya geçerek Türkiye Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu ile görüşeceğini yazdı, Çavuşoğlu’nun aynı gün KKTC’ye geleceğine dikkat çekti. CENEVRE ÖNCESİ GYÖ Politis “GYÖ (güven yaratıcı önlem) Yeniden Perde Önünde… Gayriresmî 5+1 Arifesinde İyi Niyet Hareketleri” başlıklı haberinde, İki Toplumlu Sağlık Teknik Komitesi’nin Mart ayı sonundan beridir görüşme gündeminde, KKTC ile Güney Kıbrıs arasındaki kara kapılarının aşamalı olarak pandemi öncesinde olduğu gibi yeniden işlemesi konusunun bulunduğunu yazdı. Komitenin geçen pazartesi günkü son toplantısında, kapılarla ilgili önlemlerin gevşetilmesinde geçerli olacak kriterlerin net şekilde belirlenmesinin ele alındığını ancak henüz tamamlanmadığını kaydeden gazete son rötuşların önümüzdeki günlerde gerçekleşecek toplantıda atılacağını kaydetti. Gazeteye göre komitenin pazartesi günkü görüşmesinde Rum tarafı Maronitler, Rumların “mahsurlar” diye tanımladığı KKTC’de (Karpaz) yaşayan Rumlar ve Dillirga bölgesi sakinleri (Rumlar) için derhal uygulamaya konulacak somut öneriler ve zaman sınırı içerisinde olmayıp iki taraftaki epidemiyolojik görüntü ile sıkı sıkıya bağlı olacak yatay normalleşme önerileri sundu. Geçişlerdeki bütün kısıtlamaların ise aşamalı olarak kaldırılacağı da kaydedilen haberde “esasen, epidemiyolojik görüntünün ne zaman kırmızı, yeşil veya turuncu olarak nitelendirileceğine ve somut (PCR testi veya testsiz geçiş) kriterlere ona göre karar verileceği kaydedildi. İki Toplumlu Sağlık Teknik Komitesi’nin önünde bulunan bu prosedürün Nisan ayı içerisinde veya Mayıs’ın ilk günlerinde tamamlanabileceği ancak bunun, otomatikman uygulamaya da konulacağı anlamına gelmediğini belirten gazete “bunun için siyasi karar gerekir” ifadesini kullandı. DİLLİRGALILARDAN TEHDİT “KIBRISLI TÜRKLERİN GEÇİŞLERİNİ ENGELLERİZ” Gazete devamla Dillirga bölgesi muhtarlarının, Kıbrıslı Türklerin Astromerit ve Ay. Demet (Metehan) kapılarından geçmelerini engellemek de dahil protesto eylemleri düzenleme fikirlerinden şimdilik vazgeçerek, Dillirga bölgesi Rum sakinlerinin kara kapılarından geçiş sorununa kalıcı bir çözüm bulunması için Kıbrıs Türk tarafı ile istişare etmesi için Rum yönetimine zaman tanımaya karar verdiklerini yazdı. Habere göre Aşağı Pirgo, Yukarı Pirgo, Pigenion ve Mosfilu muhtarları KKTC ile istişare etmesi için Rum yönetimine 29 Nisan’a kadar zaman verdi ve o tarihe kadar sorunlarına sürekli bir çözüm bulunmaması halinde “Kıbrıslı Türklerin Astromerit ve Ay Demet (Metehan karşısı) kapılarından geçişlerini engelleyecekleri” tehdidinde bulundu. (RUM BASIN)